.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697)
cilt: 57, sayfa: 146
Hüküm no: 66
Orijinal metin no: [22a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Çukacı esnafının vergilerini büzmeci esnafıyla beraber ödemeleri taleblerinin reddedildiği

Mahmiye-i İstanbul’da Du‘â meydânı kurbünde vâki‘ cedîd çuka hıyâtat ve bey‘ eden çukacı tâifesinin yiğitbaşıları Palaş v. Kostantin ve Mihal v. Ağyan ve Nikola v. Yani ve Esrani v. Manol ve Mihal v. Mazdola ve Kiryazi v. Komno ve Lazpo v. Dimitri ve Hürmüz v. Yani ve sâirleri meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde mahmiye-i mezbûrede Bitpazarı kurbünde vâki‘ köhne çuka hıyâtat eden büzmeci tâifesinden Anye İnebâli v. Beybâli ve İlya v. Karaca ve Yani v. Dimo ve Dimitri v. Aleksi ve Yani v. Yorgi ve Seryani v. Velisar ve Angil v. Kiryako ve Manol v. Yani ve sâirleri muvâcehesinde üzerlerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûrûn büzmeci tâifesi bizim hıyâtat ve bey‘ eylediğimiz cedîd çuka ve çakşır köhnelendikçe iştirâ ve hıyâtat etmekle beher sene taraf-ı Saltanat-ı aliyye’den üzerimize edâsı lâzım gelen ordu bedeliyesini ve sâir tekâlîfi bizimle ma‘an edâdan imtinâ‘ eder suâl olunup işbu sene-i mübârekede üzerimize ihrâcı fermân olunan ordu bedeliyesini bizimle edâ etmek üzere mezbûrûna tenbîh olunmak matlûbumdur dediklerinde gıbbe’s-suâl mezbûrûn büzmeci tâifesi cevâblarında biz kadîmü’l-eyyâmdan bu âna gelince terzi tâifesine yamak olmağla beher sene taraf-ı Saltanat-ı aliyye’den ihrâcı fermân olunan ordu ve sâir tekâlîfi terzi tâifesine verip onlar dahi kabzına memûr olanlara edâ edegelmeğin hatta bin altmış üç senesi şehr-i Rebî‘ülevvel’i evâilinde cedîd çuka hıyâtat ve bey‘ eden tâife-i mezbûre ile beynimizde nizâ‘ vâki‘ olmağla târih-i mezbûrda İstanbul kadısı olan merhûm Said Efendi huzûrunda edâsına memûra [22b] şehr-i Rebî‘ülâhir’inin onuncu günü mahmiye-i mezbûrede nâibü’ş-şer‘-i şerîf olan Mehmed Efendi b. Hüseyin huzûrunda mürâfa‘a-i şer‘ olduğumuzda kadîmden bizler terzi tâifesine yamak olmağla zikrolunan cedîd çuka ve hıyâtat ve bey‘ eden tâife-i mezbûrenin husûs-ı merkūm için kat‘a bizde alâkası olmayıp bizler beher sene üzerimize edâsı lâzım gelen ordu bedeliyesini ve sâir tekâlîfi terzi tâifesine verip onlar dahi kabzına memûr olanlara edâ ve teslîm edegeldiği sâir erbâb-ı hirefden bî-garaz Müslimîn ihbârlarıyla müte‘ayyen olmağla tâife-i mezbûre bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup yedimize işbu hüccet-i şer‘iye verildikden sonra bin yüz dört senesine gelince kadîmden olageldiği vech üzere beher sene tekâlîf-i mezbûreyi yamağı olduğumuz terzi tâifesine onlar dahi kabzına memûr olanlara edâ edip bu vech üzere nizâ‘ımız münkatı‘a olmuş iken tekrar sene-i mezbûre Şa‘bân’ının üçüncü günü tâife-i mezbûre bî-vech ta‘arruz etmeleriyle huzûr-ı hâkimü’ş-şer‘de vâkı‘a olup husûs-ı mezbûr bâlâda tafsîl olunan vech üzere olduğu zâhir ve müte‘ayyen olmağla tâife-i mezbûre bî-vech mu‘ârazadan men‘ ve işbu hüccet zahrı tahrîr olunmağla biz dahi medîne-i Edirne’de rikâb-ı hümâyûna arzuhâl eylediğimizde bizler ber-vech-i muharrer terzi tâifesine yamak olup beher sene ordu ve sâir tekâlîfi terzilere onlar dahi kabzına memûr olanlara edâ etmekle cedîd çuka hıyâtat ve bey‘ eden tâife-i mezbûrenin bizde kat‘a alâkası olmamağla yedimizde olan işbu hüccetler mûcebince amel olunup bizi tâife-i mezbûreye kat‘a rencîde etdirilmemek bâbında yedimize işbu emr-i şerîf-i âlîşân ihsân olundukdan sonra bin yüz altı senesinde sa‘âdet ü ikbâl ve izzet ü iclâl ile cülûs-ı hümâyûn-ı şevket-makrûn vukū‘unda zikrolunan emr-i şerîfi rikâb-ı hümâyûna arz ve tecdîdin recâ eylediğimizde mazmûn-ı münîfi üzere amel olunup hilâfına rızâ ve cevâz gösterilmemek bâbında tecdîden işbu emr-i şerîf-i âlîşân dahi ihsân olunmuşdur deyü herbirinin maznûn-ı münîfi min-külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhlarına muvâfık iki kıt‘a hüccet-i şer‘iye ve iki kıt‘a emr-i şerîf-i cihân-mutâ‘ ibrâz etmeleriyle gıbbe’l-istintâk müdde‘ûn-ı mezbûrûndan herbiri zikrolunan hüccetlerin mazmûnlarını tâyi‘an ikrâr u i‘tirâf eylediklerinden mâ‘adâ zikrolunan büzmeci tâifesi kadîmü’l-eyyâmdan bu âna değin terzilere yamak olup beher sene tekâlîf-i merkūmeyi terzi tâifesine onlar dahi kabzına memûr olanlara edâ edegeldikleri Bitpazarı’nda olan oturakçı tâifesinden olup zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî olan Müslimîn muvâcehelerinde haber vermeğin mûcebince müdde‘ûn-ı mezbûrûn bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî gurre-i şehri Recebi’l-ferd li-sene seb‘a ve mie ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Ehl-i hibre el-Hâc Mahmud, İbrahim Bey b. Abdullah, Mahmud Bey b. Mehmed, Mehmed Çelebi b. Ali, Abdi Çelebi b. Ahmed, Mahmud Çelebi b. Mehmed, Muharrem Çelebi b. Mustafa, Mustafa Ağa b. Abdullah, Hasan Beşe b. Mustafa, Yusuf b. Abdullah, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Mustafa b. Şaban, Mahmud b. Muharrem, Ahmed b. Abdullah Corlak?