|
İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 457 Hüküm no: 351 Orijinal metin no: [109b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ayasofya-i kebir Medresesi’nde kalan Mehmed b. Osman’ı Mustafa b. Bali’nin bıçakla yaraladığı
Saray-ı Cedîd-i Sultânî dâme merci‘an li’l-e‘âlî’de hâssa fırında habbâz olan işbu râfi‘u’l-kitâb Mehmed b. Osman nâm şâbb-ı emred huzûr-ı kāimmakām-ı hazret-i sadrazamîde ma‘kûd meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde Ayasofya-i kebîr Medresesi’nde sâkin Suhte Mustafa b. Bali nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben târih-i kitâb gecesi halım olup medrese-i mezkûrde sâkin Monla Osman nâm kimesnenin odasına müsâfireten vardığımda işbu mezbûr Mustafa vakt-i fecirde oda-i mezkûrenin kapısını kırıp fi‘l-i şenî‘ kasdıyla üzerime gelip râzı olmadığımdan penyal ta‘bîr olunur âlet-i câriha ile işbu sol uyluğuma amden ve kasden darb ve cerh eyledi hatta mezbûr Mustafa ber-vech-i muharrer darb ve cerhini alâ ruûsi’l-işhâd dahi etmişdir. Hâlâ suâl olunup mûceb-i şer‘îsi icrâ olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsına mutâbıka beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup fi’l-asl vilâyet-i Anadolu’da Boyabad kazâsı muzâfâtından Yortan nâhiyesine tâbi‘ Kılıçlar nâm karyeden olup hâlâ medrese-i mezbûrda sâkin diğer Mustafa b. Abdurrahman ve Kastamonu’da Azdavay kazâsına tâbi‘ Tazalu nâm karyeden olup yine medrese-i merkūmede sâkin Osman b. Abdullah ve Bevvâb Halil b. Mehmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i mezbûra hâzırûn olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka işbu müdde‘î-i mezbûr Mehmed târih-i kitâb günü vakt-i fecirde oda-i mezbûrede ber-vech-i muharrer penyal ile sol uyluğuna darb ve cerh eyledim deyü işbu mezkûr Mustafa bizim huzûrumuzda ikrâr ve i‘tirâf edip bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü herbiri edâ-yı şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâmî min-Zilhicceti’ş-şerîfe li-sene seb‘a ve mie ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Umdetü erbâbü’t-tahrîr ve’l-kalem tezkire-i evvel Yusuf Efendi, umdetü ashâbi’t-tastîr ve’r-rakām tezkire-i sânî Hâfız Efendi, fahrü’l-eşbâh ve’l-a‘yân Mehmed Ağa ser-çavuşân, fahrü’l-akrân Muhzır Mehmed Ağa, fahrü’l-akrân kapıcılar kethudâsı Ali Ağa, Mustafa Efendi nâib-i recül, Ali Ağa b. Mehmed, Receb Efendi nâib-i kapan.
|