|
İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 471 Hüküm no: 364 Orijinal metin no: [113b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Vefat eden Mehmed Efendi b. Sefer b. Abdullah’ın sağlığında malının bir kısmının tasarrufu için Ahmed b. Abdullatif’i vekil tayin ettiği
Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye-i Kostantıniyye el-mahmiyede Sarrâc İshak mahallesi sükkânından iken bundan akdem vefât eden ashâb-ı hayrâtdan merhûm Mehmed Efendi b. Sefer b. Abdullah’ın verâseti zevce-i metrûkesi Hanife Hatun bt. Mehmed ile sulbiye kebîre kızları Fâtıma Hatun ve Emetullah Hatun’a münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra mahalle-i mezbûre sükkânından olup merkūm-ı mezbûrun vech-i âtî üzere vasîyy-i muhtârı olduğunu iddi‘â eden el-Hâc Ahmed b. Abdullatif meclis-i şer‘-i şerîf-i Ahmedî ve mahfil-i dîn-i münîf-i Muhammedî’de tereke-i merhûm-i mezbûre vâzı‘âtü’l-yed olan mezbûrât Hanife Hatun ve Fâtıma Hatun ve Emetullah Hatun taraflarında husûs-ı âti’z-zikre vekîl olduğu zât-ı mezbûrât ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Süleyman Bey b. Nasuh ve Ali Çelebi b. Abdullah şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan İbrahim Çelebi b. el-Hâc Ahmed mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi hâl-i hayatında bu dünyâ-yı dûnu tefekkür ve kendi hâlini tezekkür edip küllü nefsin zâ’ikatü’l-mevt ve küllü hayyin yulakīhi’l-fevt ve lâşekke inne’l-emre kezâlik ve inne cemî‘a mâsivâllâhi te‘âlâ fehüve hâlikün mısdâk ve muktezâsınca emr-i Yezdânî ve fermân-ı câvidânî ile melekü’l-mevt girîbân-ı hayatımı çâk ve cism-i nâ-tüvânımın menzilgehin hâk edip sem‘-i rûh-ı revânım yâ eyyetuhe’n-nefsü’l-mutma’inne irci‘î ilâ Rabbiki râziyyeten marzıyetenidâsına gûş ve dest-i sakī-i ecelden câm-ı fenâ encâmını nûş ve kârbâr-ı âlemi bi’l-külliye ferâmûş eylediğimde cemî‘-i mâlımın sülüsünden ancak bin iki yüz doksan guruşu ifrâz ve imtiyâz-ı tâm ile mümtâz kılıp meblağ-ı mezbûrun dört yüz altmış guruşundan dört bin akçesi techîz ve tekfînim ve mesârif-i defnime sarf olunup ve bin bir akçesi ıskāt-ı salâtım için bir sâlih adam ma‘rifetiyle üç nefer fukarâya verile ve yedi bin akçesi ile eyyâm-ı ma‘hûdede tabh-ı ta‘âm ve it‘âm-ı fukarâ ve Müslimîn ve Müslimât oluna ve fevtim günü amel-mânde fukarâdan on nefer sâlihîn ve on nefer sâlihâtdan herbirine birer guruş verile ve mu‘takalarım Aşçı Gülbûy ve Meknun ve Vildan ve Belkıs ve Muazzez’den herbirine yirmişer guruş verile ve mahalle-i mezbûre sâkinlerinden Emine ve Hatice ve Fâtıma kızı Rukiye ve İsmihan ve Sâliha nâm beş nefer bikrlerin herbirine cihâzları için yirmişer guruşluk eşyâ iştirâ ve teslîm oluna ve zevcemin hemşîresi Hatice Hatun’a bin sekiz yüz sağ akçe verile ve oğlu Ali’ye altı yüz akçe ve Mahmud Efendi’ye ve oğlu Abdullah’dan herbirine altışar yüz sağ akçe verile ve mahalle-i mezbûrede vâki‘ mu‘allimhânede olan sıbyândan muhtâc olan on aded sıbyânın herbirine üç buçuk guruş olmak üzere on aded Mushaf-ı şerîf alınıp teslîm oluna ve bizim Ahmed Beşe ve Cılız Âişe ve Belkıs’ın zevci Hüseyin ve Abdullah Efendi’den herbirine altı yüz akçe verile ve Emetullah Hatun’a bin sekiz yüz akçe verilip zikrolunan dört yüz altmış guruş bu vech üzere tamamen sarf olundukdan sonra mâ‘dâsı olan sekiz yüz otuz guruşun iki yüz seksen guruşu ba‘de’l-ifrâz hasbeten lillâhi te‘âlâ vakıf ve habsolunup yed-i mütevellî ve senede her onu on bir buçuk hesâbı üzere ale’l-vechi’l-helâli’ş-şer‘î istirbâh ve istiğlâl olunup seksen guruşunun ribhi mahalle-i mezbûre kurbünde vâki‘ [114a] Esirci Kemâl mescid-i şerîfinin revgan ve şem‘ ve hasırına sarf oluna ve iki yüz guruşun ribhi ile beher sene şehr-i Ramazani’l-mübârekde îyd-i şerîfe karîb eyyâmda mescid-i merkūm mukābelesinde mu‘allimhânede ta‘lîm eden sıbyândan on beş nefer sıbyânın herbirine birer kapama ve birer papuç iştirâ ve ilbâs oluna ve fazla kalırsa hasırına sarf oluna ve meblağ-ı mevkūf-ı mezbûr iki yüz seksen guruşu mahalle-i mezbûre sükkânından Tirevî Arık? el-Hâc Mehmed hayatında oldukça hasbî mütevellî ve dâmadım İbrahim Çelebi hasbî nâzır ola ve mütevellî-i mezbûr el-Hâc Mehmed’in vefâtından sonra tevliyet-i mezbûre ahâlî-i mahalle-i mezbûre ma‘rifetleriyle mustakīm ve dîndâr kimesneye tevcîh oluna ve yine sülüs-i mezbûrdan iki yüz guruş dahi ifrâz ve vakf-ı sahîh ile vakıf ve ber-vech-i muharrer istirbâh ve istiğlâl olunup hâsıl olan rub‘ ve nemâsından mahalle-i mezbûre kurbünde İbrahimpaşa mahallesinde vâki‘ Sultân Hatun mu‘allimhânesinde kezâlik ta‘lîm eden sıbyândan yirmi nefer sıbyâna varınca herbirine beher sene birer kapama ve birer kuşak iştirâ ve ilbâs oluna ve mu‘allimhâne-i mezbûreye beher sene kifâyet mikdârı Mihaliç hasırı ve ikişer yüz akçelik kömür iştirâ oluna ve meblağ-ı mevkūf-ı mezbûr iki yüz guruşu dâmadım mezkûr İbrahim Çelebi hayatında oldukça hasbî mütevellî ola ve kezâlik sülüs-i mezkûrdan elli guruş dahi ifrâz ve vakıf ve ber-vech-i mübeyyen istirbâh ve istiğlâl olundukdan sonra hâsıl olan gallesi mahmiye-i mezbûrede Hisarduvarı kurbünde Cerrâhbaşı İshak Bey mescid-i şerîfinin revgan ve şem‘ ve hasırına sarf oluna ve yine sülüs-i mezbûrda iki def‘a ellişer guruş olmak üzere yüz guruş dahi ifrâz ve vakıf ve ber-vech-i meşrûh istirbâh ve istiğlâl olundukdan sonra elli guruşunun ribhi zikrolunan Sarrâc İshak Mescid-i şerîfi mukābelesinde vâki‘ çeşmenin suyollarına sarf oluna ve elli guruşun ribhi mârrü’z-zikr Sarrâc İshak mahallesi avârızına verile ve sülüs-i mezkûrdan bâkī iki yüz guruşu kezâlik vakf-ı sahîh-i şer‘i ile vakf ve yed-i mütevellî ile ber-vech-i muharrer istirbâh ve istiğlâl olunup hâsıl olan gallesinden Yoros kazâsına tâbi‘ Anadolu Hisarı’nda yukarıda vâki‘ Muhaşşî Sinan Efendi Mescid-i şerîfi kurbünde vâki‘ mu‘allimhânede ta‘lîm eden sıbyândan on beş nefer sıbyânın beher sene herbirine birer kapama ve birer kuşak ve birer arakıye ve birer papuç ve mu‘allim-i sıbyân olan kimesneye ancak birer kapama ve birer papuç iştirâ oluna ve kifâyet mikdârı Mihaliç hasırı iştirâ oluna ve vakf-ı mezbûrum dahi dâmadım mezkûr İbrahim Çelebi hasbî mütevellî ola ve bu cümle evkāfıma mahmiye-i mezbûrda bi’l-fi‘il mesned-nişîn-i şer‘î mübîn ola[n] İstanbul kadıları hasbî nâzır olup ayn-ı inâyetleriyle nezâret buyuralar deyü vasiyyet ve ta‘yîn ve vesâyâ-yı mezkûresine tenfîze beni vasîyy-i muhtâr nasb ve ta‘yîn edip ben dahi vesâyet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâya ta‘ahhüd eylediğimden sonra mezbûr Mehmed Efendi musırrân fevt olup sülüs mâlı meblağ-ı mecmû‘-i mezbûr bin iki yüz doksan guruşu müsâ‘ade olmağla meblağ-ı mecmû‘-i mezbûrun bin iki yüz doksan guruşu verese-i mezbûrândan taleb etdiğimde bana teslîmden imtinâ‘ eder hâlâ suâl olunup meblağ-ı mezbûr bin iki yüz doksan guruşu tereke-i müteveffâ-i mezbûrdan bana teslîme vekîl-i mezbûra tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl vekîl-i mezbûr İbrahim Çelebi cevâbında merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi’nin terekesinin sülüsü meblağ-ı mezbûr bin iki yüz doksan guruşu müsâ‘ade olup müvekkileleri mezbûrânın vaz‘-ı yedlerini ikrâr lâkin merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi’nin ber-vech-i meşrûh vasiyyeti inkâr edicek müdde‘i-i mezbûrdan müdde‘âsına mutâbıka beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup mahalle-i mezbûre sükkânından olan İmâm Mehmed Efendi b. Hasan ve el-Hâc İbrahim Ağa b. Hamza ve Mahmud Efendi b. Mehmed ve Mehmed Çelebi b. Davud ve Süleyman Çelebi b. İsmail ve Ali Ağa b. Ahmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘de hâzırûn olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi b. Sefer b. Abdullah hâl-i hayatında bi-emrillâhi te‘âlâ fevt olduğumda cemî‘ mâlımın sülüsünden ancak bin iki yüz doksan guruş ifrâz ve imtiyâz-ı tâm ile mümtâz kılınıp meblağ-ı mezbûr dört yüz altmış guruşundan dört bin akçesi techîz ve tekfînim ve mesârif-i defnime sarf olunup ve bin bir akçesi ıskāt-ı salâtım için bir sâlih adam ma‘rifetiyle üç nefer fukarâya verile ve yedi bin akçesi ile eyyâm-ı ma‘hûdede tabh-ı ta‘âm ve it‘âm-ı fukarâ-i Müslimîn ve Müslimât oluna ve fevtim günü amel-mânde fukarâdan on nefer sâlihîn ve on nefer sâlihâtdan herbirine birer guruş verile ve mu‘takalarım Aşçı Gülbûy ve Meknun ve Vildan ve Belkıs ve Muazzez’den herbirine yirmişer guruş verile ve mahalle-i mezbûre sâkinlerinden Emine ve Hatice ve Fâtıma kızı Rukiye ve İsmihan ve Sâliha nâm beş nefer bikirlerin herbirine cihâzları için yirmişer guruşluk eşyâ iştirâ ve teslîm oluna ve zevcemin hemşîresi Hatice Hatun’a bin sekiz yüz sağ akçe verile ve oğlu Ali’ye altı yüz akçe verile ve Mahmud Efendi’ye ve oğlu Abdullah’dan herbirine altışar yüz sağ akçe verile ve mahalle-i mezbûrede vâki‘ mu‘allimhânede olan sıbyândan muhtâc [114b] olan on aded sıbyânın herbirine üç buçuk guruş olmak üzere on aded mushaf-ı şerîf alınıp teslîm oluna ve bizim Ahmed Beşe ve Cılız Âişe ve Belkıs’ın zevci Hüseyin ve Abdullah Efendi’den herbirine altışar yüz akçe verile ve Emetullah Hatun’a bin sekiz yüz akçe verilip zikrolunan dört yüz altmış guruş bu vech üzere tamamen sarf olundukdan sonra mâ‘dâsı olan sekiz yüz otuz guruşun iki yüz seksen guruşu ba‘de’l-ifrâz hasbeten lillâhi te‘âlâ vakıf ve habsolunup yed-i mütevellî ve senede her onu on bir buçuk hesâbı üzere ale’l-vechi’l-helâli’ş-şer‘î istirbâh ve istiğlâl olunup seksen guruşunun ribhi mahalle-i mezbûre kurbünde vâki‘ Esirci Kemâl mescid-i şerîfinin revgan ve şem‘ ve hasırına sarf oluna ve iki yüz guruşunun ribhi ile beher sene şehr-i Ramazani’l-mübârekde îyd-i şerîfe karîb eyyâmda mescid-i mezbûr mukābelesinde vâki‘ mu‘allimhânede ta‘lîm eden sıbyândan on beş nefer sıbyânın herbirine birer kapama ve bir[er] papuç iştirâ ve ilbâs oluna ve fazla kalırsa hasırına sarf oluna ve meblağ-ı mevkūf-ı mezbûr iki yüz seksen guruşu mahalle-i mezbûre sükkânından Tirevî Arık el-Hâc Mehmed hayatında oldukça hasbî mütevellî ve dâmadım İbrahim Çelebi hasbî nâzır ola ve mütevellî-i mezbûr el-Hâc Mehmed’in fevtinden sonra tevliyet-i mezbûre ahâlî-i mahalle-i mezbûre ma‘rifetleriyle bir mustakīm ve dîndâr kimesneye tevcîh oluna ve yine sülüs-i mezbûrda iki yüz guruş dahi ifrâz ve vakf-ı sahîh ile vakıf ve ber-vech-i muharrer istirbâh ve istiğlâl olunup hâsıl olan rub‘ ve nemâsından mahalle-i mezbûre kurbünde İbrahimpaşa mahallesinde vâki‘ Sultân Hatun mu‘allimhânesinde kezâlik ta‘lîm eden sıbyândan yirmi nefer sıbyâna varınca herbirine beher sene birer kapama ve birer kuşak iştirâ ve ilbâs oluna ve mu‘allimhâne-i mezbûreye beher sene kifâyet mikdârı Mihaliç hasırı ve ikişer yüz akçelik kömür iştirâ oluna ve meblağ-ı mevkūf-ı mezbûr iki yüz guruşu dâmadım mezkûr İbrahim Çelebi hayatında oldukça hasbî mütevellî ola ve kezâlik sülüs-i mezkûrdan elli guruş dahi ifrâz ve vakıf ve ber-vech-i mübeyyen istirbâh ve istiğlâl olundukdan sonra hâsıl olan gallesi mahmiye-i mezbûrede Hisarduvarı kurbünde Cerrâhbaşı İshak Bey mescid-i şerîfinin revgan ve şem‘ ve hasırına sarf oluna ve yine sülüs-i mezbûrdan iki def‘a ellişer guruş olmak üzere yüz guruş dahi ifrâz ve vakıf ve ber-vech-i meşrûh istirbâh ve istiğlâl olundukdan sonra elli guruşunun ribhi zikrolunan Sarrâc İshak Mescid-i şerîfi mukābelesinde vâki‘ çeşmenin suyollarına sarf oluna <> ve elli guruşunun ribhi mârrü’z-zikr Sarrâc İshak mahallesi avârızına verile ve sülüs-i mezbûrdan bâkī iki yüz guruşu kezâlik vakf-ı sahîh-i şer‘i ile vakıf ve yed-i mütevellî ile ber-vech-i mübeyyen istirbâh ve istiğlâl olunup hâsıl olan gallesinden Yoros kazâsına tâbi‘ Anadolu Hisarı’nda yukarıda vâki‘ Muhaşşî Sinan Efendi Mescid-i şerîfi kurbünde vâki‘ mu‘allimhânede ta‘lîm eden sıbyândan on beş nefer sıbyânın beher sene herbirine birer kapama ve birer kuşak ve birer arakıye ve bir[er] Papuç ve mu‘allim olan kimesneye ancak birer kapama ve birer papuç iştirâ oluna ve kifâyet mikdârı Mihaliç hasırı iştirâ oluna ve vakf-ı mezbûruma dahi dâmadım mezbûr İbrahim Çelebi hasbî mütevellî ola ve bu cümle evkāfıma mahmiye-i mezbûrede bi’l-fi‘il mesned-nişîn-i şerî‘at-ı garrâ olan İstanbul kadıları hazerâtı hasbî nâzır olup ayn-ı inâyetleriyle nezâret buyuralar deyü bizim huzûrumuzda vasiyyet ve ta‘yîn ve vesâyâ-yı mezkûresini tenfîze işbu müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Ahmed’i vasîyy-i muhtâr nasb ve ta‘yîn edip mezbûr el-Hâc Ahmed dahi vesâyet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâyı ta‘ahhüd ve iltizâm eyledikden sonra merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi b. Sefer b. Abdullah musırrân fevt olmuşidi merhûm-i mezbûr Mehmed Efendi’nin olup sülüs mâlı meblağ-ı mezbûr bin iki yüz doksan guruşu mâ‘ada/müsâ‘ade olmağla meblağ-ı mezbûrun dört yüz altmış guruşunu mesârif-i mezkûreye sarf ve sekiz yüz otuz guruşu şürût-ı mezkûre üzere vakf-ı sahîh ile vakıf olmağı’çün verese-i mezbûrâtdan müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Ahmed için bi’l-vesâye hakk-ı taleb ve ahz vardır biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü herbiri edâ-yı şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde şuhûd-ı mezkûrûn mahalleleri ahâlîlerinden sırren ve alenen ta‘dîl ve tezkiye olunduklarında şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle meblağ-ı mezbûrun ber-vech-i muharrer dört yüz altmış guruşunu mesârif-i mezbûreye sarf ve sekiz yüz otuz guruşunu şürût-ı mezbûr ile vakıf olmak üzere müteveffâ-i mezbûrun vasiyyet-i mezkûresini tenfîze ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min-Şa‘bâni’l-mu‘azzam li-sene seb‘a ve mie ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Abdullah Efendi b. Ahmed imâm-ı Kürkçübaşı, Mehmed Efendi b. Receb el-hoca, es-Seyyid İsmail Efendi b. ( ) imâm-ı İbrahim Paşa, Hasan Efendi b. Abdurrahman, Abdülkadir Ağa b. Abdurrahim, Mustafa Çelebi b. Nebi, Mustafa Çelebi b. el-Hâc Ahmed, Mustafa Çelebi b. Abdullah müezzin-i Nişancı, es-Seyyid Mehmed Çelebi b. ( ) müezzin-i İbrahim Paşa, Ahmed Çelebi b. Ömer el-müezzin, Mehmed Efendi halîfe-i muhâsebe, Abdurrahman Efendi halîfe-i muhâsebe, [115a] Mustafa Çelebi b. Hasan, el-Hâc İsmail b. Murad, el-Hâc Salih b. Receb, Mustafa Çelebi b. el-Hâc İsmail.
|