.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697)
cilt: 57, sayfa: 494
Hüküm no: 378
Orijinal metin no: [119b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mustafa Ağa b. Mehmed Ağa b. Hasan’ın kölesini sahiplenen Süleyman Reis b. Abdullah’a köleyi teslim için tenbihde bulunulması

Vilâyet-i Anadolu’da Boyabad kazâsına tâbi‘ Taşlı nâm karyede sâkin iken bundan akdem vefât eden Çavuşoğlu demekle ma‘rûf Mustafa Ağa b. Mehmed Ağa b. Hasan’ın verâseti zevce-i metrûkesi Fâtıma bt. Bayram nâm hatun ile sulbî sagīr oğulları Hasan ve Hüseyin ve sulbiye sagīre kızı Ümmügülsün/Ümmügülsüm ve kebîre kızı Âlime nâm hatuna münhasıra olup ba‘dehû mezbûre Fâtıma fevt olup verâseti zevci Mehmed b. Mehmed ile mezbûrûn Hasan ve Hüseyin ve kızları Ümmügülsün ve Âlime’ye münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyen oldukdan sonra mezbûr Ahmed asâleten ve sagīrûn-ı mezbûrûnun tesviye-i umûrlarına kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olmağla ve vesâyeten ve mezbûre Âlime’nin tarafından husûs-ı âti’l-beyân vekîl-i şer‘îsi olmağla vekâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde sefîne [120a] reislerinden Süleyman Reis b. Abdullah mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip işbu orta boylu, sarı kaşlı, gök gözlü, Rusiyyü’l-asl İvaz b. Abdullah mevrusûmuz müteveffâ-i mezbûrun abd-i memlûkü olmağla ba‘de vefâtihî terekesinden olmağla bi-hasebi’l-irsi’ş-şer‘î bize isâbet ve intikāl eyledikden sonra abd-i memlûkümüz iken târih-i kitâbdan beş sene mukaddem mülkümüzden ibâk ve firâr etmişidi hâlâ mezbûr Süleyman Reis yedinde buldum bi’l-asâle ve bi’l-vesâye ve bi’l-vekâle taleb eyledim suâl olunup bana teslîmi tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Süleyman Reis cevâbında ben mevkūf-ı mezbûr İvaz’ı târih-i kitâbdan üç sene mukaddem İsmail Efendi nâm kimesneden altmış guruş semen-i medfû‘a iştirâ etmekle mülk-i müşterâm olmak üzere vaz‘-ı yed ederim ber-vech-i muharrer mezbûrûnun mustakil mülkleri olduğu ma‘lûmum değildir deyicek mezbûr Ahmed’den ber-vech-i muharrer müdde‘âsına beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup kazâ-i mezbûr ahâlîsinden İbrahim b. Mustafa ve Mehmed b. Ömer ve el-Hâc Ömer b. Abdurrahman nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘de hâzırûn olup istişhâd olundukduklarında fi’l-hakīka işbu mevsûf-ı mezbûr İvaz b. Abdullah müteveffâ-i mezbûr Mustafa Ağa b. Hasan nâm kimesnenin ile’l-vefât abd-i memlûkü olup ba‘de’l-vefâtihî terekesinden olmağla bi-hasebi’l-irsi’ş-şer‘î mezbûrûna isâbet etdikden sonra mülkleri iken târih-i mezkûrda mülklerinden ibâk ve firâr eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü herbiri edâ-yı şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra mezbûr İvaz’ı bir vechile mülklerinden izâle ve ihrâc etmediklerine mezbûr Ahmed asâletine binâen tahlîf-i şer‘î ile tahlîf eyledikden sonra mezbûrûn Hasan ve Hüseyin ve Âlime ve Ümmügülsüm için mevkūfen ale’l-yemîn mûcebiyle mevsûf-ı mezbûr İvaz’ı mezbûr Ahmed’e teslîme mezbûr Süleyman Reis’e tenbîh-birle mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’l-hâmis min-Zilhicceti’ş-şerîfe sene [1]107.

Şuhûdü’l-hâl: Mübâşir Abdullah Beşe, İbrahim b. Abdullah, İbrahim Çelebi b. Ahmed, İbrahim Çelebi b. Mehmed, Mehmed Çelebi b. Ali, Ahmed b. Ahmed.