.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697)
cilt: 57, sayfa: 501
Hüküm no: 385
Orijinal metin no: [122a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Gümrük Emini Ali Ağa’nın Gümrük Emaneti’nden azledilmesiyle mültezim Ahmed Çelebi’nin borcundan ibrası

Husûs-ı âti’z-zikrin mahâllinde ketb ve tahrîri için savb-ı şer‘den bi’t-taleb irsâl olunan Ebûbekir Efendi b. el-Hâc Abdülkerim sâbıkâ Gümrük Emîni olup hâlâ mahrûse-i Halebü’ş-şehbâ Muhassılı olan umdetü’l-eşbâh ve’l-a‘yân Ali Ağa b. Abdullah’ın mahmiye-i İstanbul’da Molla Zeyrek mahallesinde vâki‘ menziline varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf eyledikte mahmiye-i mezbûrede İsmail Ağa Mahallesi ahâlîsinden olup hâlâ ordu-yı hümâyûnda olan Ahmed Çelebi b. Mustafa b. Mehmed tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl olduğu Ali Çelebi b. Mehmed ve Mustafa Çelebi b. Hasan şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan Süleyman Çelebi b. Abdi meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda mûmâ-ileyh Ali Ağa tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl-i müsecceli olan Mustafa Ağa b. Hüseyin mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip zikrolunan Gümrük Emâneti müvekkil-i mezbûr Ali Ağa Gümrük-i mezbûr emîni iken târih-i kitâb senesine mahsûben bir sene tamamına değin zabtetmek üzere müvekkilim mezbûr Ahmed Çelebi’ye on iki yük akçeye der-uhde ve iltizâm ol dahi ta‘ahhüd ve iltizâm ve bu iltizâm-ı mezbûrun dört yük yirmi bin akçesine ber-vech-i peşîn mûmâ-ileyh Ali Ağa’ya def‘ u teslîm ol dahi ba‘de’l-kabz müvekkilim mezbûr Ahmed Çelebi mukāta‘a-i mezbûre ile emânet-i merkūmeyi doksan yedi gün zabt ve mahsûlâtından ancak iki yük altmış beş bin dokuz yüz yirmi akçesin ahz u kabz ve istifâ edip mâ‘adâsı olan yüz elli dört bin akçemi kable’l-ahz mûmâ-ileyh Ali Ağa Gümrük Emaneti’nden azl olunup mukāta‘a-i mezbûre âhara tevcîh olunmağla medfû‘u olan meblağ-ı mezbûr dört yük yirmi bin akçeden istifâsı olan iki yük altmış beş bin dokuz yüz yirmi akçeden bâkī meblağ-ı mezbûr yüz elli dört bin seksen akçeyi vekîl-i mezbûr Mustafa Ağa’dan bi’l-vekâle taleb ve da‘vâ eylediğimde ol dahi cevâbında müvekkil-i mûmâ-ileyh Ali Ağa’nın ber-vech-i peşîn mukāta‘a-i mezbûre ile emânet-i merkūme içün dört yük yirmi bin akçe kabzını ikrâr lâkin meblağ-ı mezbûrun kıste’l-yevm hesâbı üzere üç yük yirmi sekiz bin sekiz yüz otuz akçesine zikrolunan doksan yedi günde mahsûlât-ı mezbûreden ahz u kabz edip doksan bir bin yüz yetmiş akçe kalmıştır demekle beynimizde münâza‘ât-ı kesîre cereyân etmişidi. El-hâletü-hâzihî beynimize muslihûn tavassut edip da‘vâ-yı mezkûremden merkūm Mustafa Ağa ile beş yüz otuz beş kuruş üzerine beynimizde akd-i musâlaha olundukta ben dahi sulh-i mezbûru kabûl ve bedel-i sulh-i mezbûr ki beş yüz otuz beş kuruş ile beni işbu hazır bi’l-meclis Ali Ağa b. Mehmed üzerine cümlemiz bir mecliste iken havâle-i sahîha-i şer‘iyye ile havâle ben dahi [122b] merkūmeyi kabûl ve otuz beş kuruşu yedinden tamamen alıp kabz edip husûs-ı mezbûra ve bi’l-cümle târih-i kitâba gelince beynimizde cereyân eden ahz ve i‘tâ ve mu‘âmelât-ı şettâ ve hukūk-ı ma‘lûme ve mechûleye müte‘allika âmme-i da‘vâdan beni müvekkil-i mezbûr Ali Ağa ile vekîl-i merkūm Mustafa Ağa’nın zimmetlerini ol dahi müvekkil-i mezbûr Ahmed Çelebi’nin ve benim zimmetimi ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyledik dedikte gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr Ebûbekir Efendi mahâllinde ketb ve tahrîr edip ba‘dehû ma‘an ba‘s olunan Mehmed b. Ali ve Receb b. Mahmud ile meclis-i şer‘a gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fi’l-yevmi’s-sâlis aşer min-Zilhicceti’ş-şerîfe li-sene seb‘a ve mie ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Hasan Ağa b. Abdullah, Ali Ağa b. Ahmed, Murad Ağa b. Hüseyin, Hamza Ağa b. Mehmed, Mustafa Efendi b. Receb, İbrahim Çelebi b. Abdullah, Ali Ağa Kethudâ-i Bevvâbîn.