İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 531 Hüküm no: 410 Orijinal metin no: [131b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Solak Ahmed Beşe b. Mehmed’in oğulları valideleri Ayşe bt. Ahmed’i vekil tayin ettikleri
Mahmiye-i İstanbul’da Denizabdal mahallesi sükkânından iken bundan akdem vefât eden Solak Ahmed Beşe b. Mehmed’in sulbî sagīr oğulları İbrahim ve İsmail’in vâlideleri ve tesviye-i emirlerine kıbel-i şer‘den mansûbe vasîleri olan Âişe bt. Ahmed nâm hatun ba‘de’t-ta‘rîfi’ş-şerîf meclis-i şer‘de mahmiye-i mezbûrede bi’l-fi‘il gümrük emîni olan umdetü’l-emâcid ve’l-ekârim Mehmed Ağa b. Mustafa mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip, yedimde olan işbu istiğlâl hücceti nâtıka olduğu üzre bin yüz beş senesi şehr-i Recebi’l-ferdinin on ikinci günü vasîleri olduğum sagīrân-ı mezbûrân mallarından karındaşım gāib ani’l-meclis Mehmed Çelebi b. Ahmed b. Mustafa’ya iki yüz doksan kuruş edâ ve teslîm ol dahi istidâne ve kabz ve mukābelesinde mahmiye-i mezbûrede Sarımusa mahallesinde vâki‘ hâlâ bir tarafdan ba‘zen mûmâ-ileyh Mehmed Ağa mülkü ve ba‘zen Ebezâde Mehmed Çelebi mülkü ve iki tarafdan küllen yine mûmâ-ileyh Mehmed Ağa mülkü ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd fevkānî iki oda ve tahtânî bir sagīr oda ve hammâm ve ahuru müştemil arsası Medîne-i Münevvere şerefehallâhu ta‘âlâ vakfından senede beş yüz on akçe mukāta‘a-i kadîme ile taht-ı tasarrufunda ve ebniyesi silk-i mülkünde münselik olan menzilini bi tarîkı’l-istiğlâl rehin vaz‘ ve teslîm ben dahi irtihân ve tesellüm etdiğimden sonra menzil-i mezbûru ba‘de’t-tahliyeti’ş-şer‘iye ve’t-tekābuzü’l-mer‘î târih-i mezbûrdan bir sene tamamına değin kırküçbuçuk kuruşa yine karındaşım mezbûr Mehmed Çelebi’ye îcâr ve teslîm ol dahi istîcâr ve kabz asl-ı mal-ı mezbûr iki yüz doksan kuruş ile ücret-i mezbûre kırküçbuçuk kuruş ki cem‘an üç yüz otuz üç buçuk kuruşu mezbûr Mehmed Çelebi târih-i mezbûrdan bir sene tamamında bana [edâ] etmese menzil-i mezbûrun ebniyesini semen-i misli ile âhara bey‘ ve kabz-ı semene ve arsasını bâ-izn-i mütevellî bedel-i misli ile âhara ferâğa ve semen ve bedelinden deyn-i mezbûru ahz ve istifâ ve fazlasını kendi için hıfza azl ve inizâlden masûne vekâlet-i devriye ile tarafından beni vekîl nasb ve ta‘yîn edip ben dahi vekâlet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâya ta‘ahhüd eylediğimden sonra merkūm Mehmed Çelebi deyn-i mezbûru bana edâ ile fekk-i rehin etmeyip ve ecel-i mezkûr hulûl etmekle ben dahi menzil-i mezbûru ber-vech-i muharrer bey‘ u ferâğ için hâssa münâdîlerden işbu hazır bi’l-meclis Elhâc Mustafa b. Abdullah yediyle bi’l-izni’ş-şer‘î mahalle-i mezbûrede büyût-ı sultânîde ve mecma‘-ı nâs olan mevâzi‘da kirâren ve mirâren nidâ ve müzâyede etdirip rağebât-ı nâs munkatı‘a oldukda para dörder akçe hesâbı üzre menzil-i mezbûrun arsa ve binâsı mûmâ-ileyh Gümrük Emini Mehmed Ağa üzerinde yetmişbirbin akçede karâr edip ziyâde ile tâlib-i âhar olmayıp [132a] ve meblağ-ı mezbûr menzil-i mezbûrun semen ve bedel-i misilleri idiği sikāt-ı makbûleti’l-kelimât ihbârlarıyla müte‘ayyen olmağın, lâkin menzil-i mezbûr mûmâ ilyh Mehmed Ağa’nın menziline muttasıl olup her vechile kendüye elzem olmakla menzil-i mezbûrun ancak ebniye-i memlûkesini meblağ-ı mezbûr yetmişbirbin akçeye vekâletim hasebiyle bey‘ u temlîk ve arsasını elli yedi bin akçe bedel mukābelesinde bâ-izn-i mütevellî bi’l-vekâle ferâğ ve tefvîz edip mûmâ-ileyh Mehmed Ağa dahi iştirâ ve temellük ve tefevvüz ve kabûl etmekle semen-i mezbûr ile bedel-i merkūm cem‘an yüz yirmi sekiz bin akçe ki bi-hisâb-ı esedî sekiz yüz kuruşu yedinden ahz u kabz edip lâkin mezbûru teslîm murâd etdiğimde kabzından imtinâ‘ eder hâlâ suâl olunup menzil-i mezbûru yedimden kabz etmek üzre tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mûmâ-ileyh Mehmed Ağa cevâbında fi’l-hakīka menzil-i mezbûrun ebniye-i memlûkesini müdde‘iyye-i mezbûreden yetmişbirbin akçeye iştirâ ve temellük ve arsasını elli yedi akçe mukābelesinde bâ-izn-i mütevellî tefevvüz ve kabûl edip semen-i mezbûr ile menzil-i merkūm cem‘an yüz yirmi sekiz bin akçe ki bi-hesâb-ı esedî sekiz yüz kuruşu müdde‘iyye-i mezbûre ye def‘ u teslîm etmişidim lâkin havf ederim ki mezbûr Mehmed Çelebi tevkîlini münkir olup ben isbâta kādir olmamakla ba‘de’t-tahlîf menzil-i mezbûr yedimde iken münhedim olup yâhud bir tarîk ile kıymet ve bedeline noksan terettüb etmekle benden tazmîn ve ahz etmemek için müdde‘iyye-i mezbûre evvelâ vekâletini vech-i şer‘î üzere isbât eylesin ba‘dehû menzil-i mezbûru kabz edeyim deyücek müdde‘iyye-i mezbûreden ber-vech-i muharrer vekâletini mübeyyene beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden ve müdde‘iyye-i mezbûrenin zâtını ârifân olup mahmiye-i mezbûrede Aydın Kethudâ mahallesi sükkânından İbrahim Çelebi b. Abdurrahman ve İsmail Çelebi b. İbrahim nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ bin yüz beş senesi şehr-i Recebi’l-ferdinin on ikinci günü işbu istiğlâl hücceti nâtık olduğu üzere müdde‘iyye-i mezbûre Âişe Hatun vasîleri olduğu sagīrân-ı mezbûrân mallarından karındaşı mezbûr Mehmed Çelebi b. Mustafa’ya iki yüz doksan kuruş idâne ve teslîm ol dahi istidâne ve kabz ve mukābelesinde zikrolunan Sarımusa mahallesinde vâki‘ bir tarafdan ba‘zen mûmâ-ileyh Mehmed Ağa mülkü ve ba‘zen Ebezâde Mehmed Çelebi mülkleri ve iki tarafdan küllen mûmâ-ileyh Mehmed Ağa mülkü ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd fevkānî iki oda ve tahtânî bir sagīr oda ve bir hammâm ve ahuru müştemil arsası Medîne-i Münevvere Vakfı’ndan senede beş yüz akçe mukāta‘a-i kadîme ile taht-ı tasarrufunda ve ebniyesi yedinde mülk ve hakkı olan menzil-i mezbûru bi tarîkı’l-istiğlâl rehin vaz‘ ve teslîm edip mezbûre Âişe dahi ba‘de’l-irtihân menzil-i mezbûru gıbbe’t-tahliye ve’t-takābuz târih-i mezbûrdan bir sene tamamına değin kırküçbuçuk kuruşa mezbûr Mehmed Çelebi’ye îcâr ve teslîm ol dahi ba‘de’l-istîcâr asl-ı mal-ı mezbûr iki yüz doksan kuruş ile ücret-i merkūma kırküçbuçuk kuruşa târih-i mezbûrdan bir sene tamamına değin edâ etmezse menzil-i mezbûrun ebniyesini semen-i misli ile âhara bey‘ ve kabz-ı semene ve arsasını izn-i mütevellî ve bedel-i misli ile ferâğ ve kabz birle ve semen ve bedelinden deyn-i mezbûru ahz ve istifâya ve fazlasına kendi için hıfza azl ve ‘izâlden masûne vekâlet-i devriye ile mezbûr Mehmed Çelebi b. Ahmed b. Mustafa işbu müdde‘iyye-i mezbûre Âişe Hatun’u bizim huzûrumuzda vekîl nasb ve ta‘yîn edip mezbûre Âişe Hatun vasî-i vekâlet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâya ta‘ahhüd etmişidi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın, mûcebiyle ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fî 28 min-Zilhicce sene [1]107
Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-akrân Elhâc Halil Ağa Bezzâzistan, Mehmed Efendi b. Ahmed el-imâm, Süleyman Çelebi b. Mustafa Çelebi, Mustafa Çelebi b. Süleyman, Ahmed Çelebi b. Mustafa, Elhâc Rasûl b. Mahmud, Mehmed Çelebi b. Hasan, Mehmed Çelebi b. Fazlı, Mehmed Çelebi b. Abdullah, Hasan Çelebi b. Mustafa, Mehmed Ağa b. Mahmud, Ahmed Efendi b. Hamza, Elhâc Mehmed Çelebi b. İbrahim.
Beyaz Beyaz Beyaz
|