İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 589 Hüküm no: 450 Orijinal metin no: [149b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Süleyman Ağa b. İsmail, cariye alış-verişi meselesinden dolayı Esirci İbrahim b. Ali’den alacak iddiası Mahmiye-i İstanbul’da Suhte Sinan mahallesi sükkânından Süleyman Ağa b. İsmail nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde esirci tâifesinden el-Hâc İbrahim b. Ali nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip bin yüz üç senesinde mezbûr el-Hâc İbrahim açık kaşlı elâ gözlü orta boylu Fatma bt. Mehmed nâm hatun yedinde câriye-i memlûkesi olup rakīka olmak üzere üç yüz on guruşa bana bey‘ ve teslîm ben dahi iştirâ ve tesellüm [150a] ve ben dahî iştirâ ve tesellüm [mükerrer yazılmıştır] semen-i mezbûru kendüye def‘ ve teslîm eylediğimden sonra mevsûfe-i mezbûre Fâtıma yedimde iken mahmiye-i mezbûrede Koca Mustafa Paşa mahallesinde sâkin hürrü’l-asl olan Müezzin Mehmed nâm kimesnenin firâşından hâsıla ve zevce-i menkûhası olup hürretü’l-asl olan Âişe nâm hatundan mütevellide sulbiye kızı olup hürretü’l-asl olduğunu bin yüz beş senesi Şevvali’l-mükerreminin on beşinci günü Davudpaşa Mahkemesi’nde nâibü’ş-şer‘-i şerîf olan Mehmed Emin Efendi’nin mahalle-i mezbûrede benim sâkin olduğum menzilde udûl-i Müslimîn huzûrlarında akd eylediği meclis-i şer‘de benden da‘vâ edip ben dahi inkâr eylediğimde mevsûfe-i mezbûre Fâtıma dahi ber-vech-i muharrer hürriyetini udûl-i Müslimîn’den olup zikrolunan Koca Mustafa Paşa mahallesi imâmı olan Nurullah Efendi b. Abdurrahman Efendi ve Mehmed Çelebi b. Nasuh ve İbrahim Çelebi b. Müstedâm şehâdetleriyle benim muvâcehemede şer‘an isbât etmekle mevsûfe-i mezbûrenin hürriyetine hükm-i hâkimü’ş-şer‘ lâhık ve sebîli tahliye olunup işbu hüccet-i şer‘iye tahrîr olundukdan sonra ben dahi mezbûr el-Hâc İbrahim’e mürâca‘at edip semen deyü medfû‘um olan meblağ-ı mezbûr üç yüz on guruşu taleb ve da‘vâ eylediğimde ol dahi merkūme Şah Sultan Vakfı’ndan icâre-i mu‘accele ve beher mâh yirmi altı akçe ücret-i müeccele ile taht-ı tasarrufunda olup Ağaçkakan mahallesinde vâki‘ bir bâb menzilini bâ-izn-i mütevellî kırk guruş bedel mukābelesinde bana ferâğ ve tefvîz ben dahi tefevvüz ve kabûl edip bedel-i mezkûru semen-i mezbûrun kırk guruşuna takās ben dahi mukāssa ve kabûl ve altmış guruş mukābelesinde Gürciyyetü’l-asl bir re’s câriye ve nakid seksen guruşu bana def‘ ve teslîm ben dahi ahz u kabz ve semen-i mezbûrun yüz seksen guruşunu bu vech üzere istifâ edip yüz otuz guruş hakkım bâkī kalmağın hâlâ suâl olunup meblağ-ı bâkī-yi mezbûr yüz otuz guruşu dahi bana edâya mezbûr el-Hâc İbrahim’e tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde, gıbbe’s-suâl mezbûr el-Hâc İbrahim cevâbında fi’l-hakīka mevsûfe-i mezbûreyi rakīka olmak üzere müdde‘î-i mezbûra üç yüz on guruşa bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen eylediğini ba‘dehû mevsûfe-i mezbûre Fâtıma hüccet-i merkūme nâtık olduğu üzere ber-vech-i meşrûh hürriyetini da‘vâ ve müdde‘âsını şuhûd-ı mezbûrûn şehâdetleriyle nâib-i mûmâ-ileyh huzûrunda müdde‘î-i mezbûr muvâcehesinde şer‘an isbât etmekle mezbûre Fatıma’nın hürriyetine hükm-i hâkimü’ş-şer‘ lâhık olup sebîli tahliye olunduğunu ikrâr lâkin müdde‘î-i mezbûr Süleyman semen-i mezbûrun ber-vech-i mufassal yüz seksen guruşunu yedimden ba‘de’l-istifâ mâ‘adâsı olan yüz otuz guruş da‘vâsından benim zimmetimi ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyeldi deyü da‘vâ-yı def‘ edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr el-Hâc İbrahim’den def‘-i mezbûrunu mübeyyene beyyine taleb olundukda udûl-ı Müslimîn’den olup mahmiye-i mezbûrede Mahmud Paşa mahallesinde sâkinler olan Ali Çelebi b. Mehmed ve Ömer Çelebi b. Mehmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘e hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müdde‘î-i mezbûr Süleyman Ağa zikrolunan vakıf menzili kırk guruş bedel mukābelesinde ba‘de’t-tefevvüz bedel-i mezkûr kırk guruşu mezbûre Fatıma’nın semeni olmak üzere medfû‘u olup ba‘dehû reddi lâzım gelen meblağ-ı mezbûr üç yüz on guruşun kırk guruşuna takās ve altmış guruş mukābelesinde Gürciyyü’l-asl bir re’s câriye ve seksen guruşu mezbûr el-Hâc İbrahim’den ahz u kabz edip semen-i mezbûr üç yüz on guruşun yüz seksen guruşunu bu vech üzere istifâ edip mâ‘adâsı olan yüz otuz guruş da‘vâsından müdde‘î-i mezbûr Süleyman Ağa işbu mezbûr el-Hâc İbrahim’in zimmetini ibrâ-i âmm-ı kātı‘u’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyeldi, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle müdde‘î-i mezbûr Süleyman Ağa bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî 25 mine’l-Muharremi’l-harâm sene [1]108. Şuhûdü’l-hâl: Mustafa Beşe b. Mehmed, el-Hâc Mustafa b. Mehmed, el-Hâc İbrahim b. Mehmed, Ali Beşe b. Mehmed, Ebûbekir Beşe b. Sinan.