İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 598 Hüküm no: 458 Orijinal metin no: [152b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Süleyman b. Mustafa, Mustafa Efendi b. Mehmed’de alacağı olduğunu iddia etmişse de bunu ıspatlayamadığı Dergâh-ı âlî -dâme mahfûfen bi’l-ma‘âlî- yeniçerilerinin otuzuncu bölüğüne mahsûs oda ahâlîsinin odabaşıları olup mahmiye-i İstanbul’da Defterdâr Ahmed Çelebi mahallesinde sâkin el-Hâc Süleyman b. Mustafa nâm kimesne Dîvân-ı kāimmakām-ı hazret-i sadrazamîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i şerîf-i âlîde mahmiye-i mezbûrede Koca Mustafa Paşa mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Mehribanzâde demekle şehîr Osman Ağa b. Mehmed b. Abdullah’ın vâlidesinin kız karındaşı ve hasran vârisesi olmağla tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘atü’l-yed olan Hamide Hatun bt. Ömer b. Mehmed tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl olduğu zât-ı mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Sunullah Efendi b. Mustafa ve Hüseyin Bey b. İsmail şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan bâ‘is-i hâze’l-kitâb Mustafa Efendi b. Mehmed nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip gāib ani’l-meclis İbrahim Hanzâde kethudâsı Osman Ağa b. Ahmed’in oğlu Mehmed Ağa zimmetinde mumzâ ve mahtûm iki kıt‘a temessük nâtık olduğu üzere yedimde müşterâ ve makbûz eşyâ-i ma‘lûme bahâlarından cem‘an sekiz yüz elli guruş hakkım olup meblağ-ı mezbûra Kaliçeci Abdullah demekle ma‘rûf Abdullah Çelebi b. el-Hâc Piyale b. Abdullah bi’l-emr ve’l-kabûl kefâlet-i sahîha-i şer‘iye ile kefîl oldukdan sonra asîl-i mezbûr Mehmed Ağa ile kefîl-i merkūm Abdullah Çelebi zimmetlerinde meblağ-ı mezbûrdan mâ‘adâ bir akçe ve bir habbe hakkım olmayıp mezbûr Mehmed Ağa târih-i kitâbdan dört sene mukaddem ki bin yüz dört senesi Muharremi’l-harâmında üçümüz bir meclisde iken meblağ-ı mezbûr sekiz yüz elli guruş ile müteveffâ-yı mezbûr Mihribanzâde Osman Ağa üzerine havâle edip ben dahi ba‘de’l-kabûl mezbûr Osman Ağa meblağ-ı mezbûru bana kable’l-edâ zimmetinde iken fevt olup tereke-i vâkıyesine müvekkile-i mezbûre Hamide Hatun vâzı‘atü’l-yed olmağın hâlâ suâl olunup meblağ-ı mezbûru müvekkile-i mezbûre Hamide Hatun tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan bana edâ etmek üzere vekîl-i mezbûra tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde [153a] gıbbe’s-suâl vekîl-i merkūm Mustafa Efendi cevâbında havâle-i mezbûreyi bi’l-külliye inkâr eylediğinden mâ‘adâ müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Süleyman’ın iddi‘â eylediği havâle târihinden on altı ay mukaddem ki bin yüz iki senesi şehr-i Ramazanü’l-mübârekinin on dokuzuncu günü müdde‘î-i mezbûrun cihet-i merkūmeden mezkûr Mehmed Ağa zimmetinde iki kıt‘a temessük nâtık olduğu üzere hakkı olup merkūm Kaliçeci Abdullah Çelebi’nin ber-vech-i muharrer kefîl olduğu meblağ-ı mezbûr sekiz yüz elli guruşu mezbûr Abdullah Çelebi bi-hükmi’l-kefâlet müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Süleyman’a tamamen edâ vü teslîm ol dahi ahz u kabz ve istifâ edip meblağ-ı mezbûrdan kat‘a bir habbe hakkı bâkī kalmayıp hatta zikrolunan bin yüz iki senesi şehr-i Ramazanü’l-mübârekinin on dokuzuncu günü mahmiye-i mezbûrede nâibü’ş-şer‘-i şerîf olup hâlâ Medîne-i münevvere -şerrefehullâhu te‘âlâ- kazâsından munfasıl olan umdetü’l-mevâli’l-izâm Hıfzı İbrahim Efendi kıbelinden husûs-ı mezbûru tahrîre me’zûnen irsâl olunan Ali Efendi b. Hüseyin’in mahmiye-i mezbûrede Sarı Nasuh mahallesinde mezbûr Abdullah Çelebi’nin menzilinde udûl-i Müslimîn huzûrlarında akd eylediği meclis-i şer‘de müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Süleyman meblağ-ı mezkûr sekiz yüz elli guruşu kefîl-i mezbûr Abdullah Çelebi yedinden bi’t-tamam ahz u kabz eyledim, meblağ-ı mezbûrdan bir akçe ve bir habbe hakkım bâkī kalmadı deyü ikrâr ve i‘tirâf edip işbu hüccet-i şer‘iye dahi tahrîr olunmuşdur deyü da‘vâyı def‘ ve müdde‘â-aleyh Hıfzı İbrahim Efendi’nin imzâsıyla mümzât ve hatmiyle mahtûm ve târih-i mezbûr ile bir kıt‘a hüccet-i şer‘iye ibrâz edip feth ve kırâet olundukda mazmûn-ı meşrûhu min-külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhuna muvâfık bulunmayıp gıbbe’l-istintâk el-Hâc Süleyman mazmûn-ı hüccet-i mezbûreyi bi’t-tav‘i’s-sâf ikrâr ve i‘tirâf etmeğin alâ mûceb-i i‘tirâfihî müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Süleyman bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî 23 mine’l-Muharremi’l-harâm sene [1]108. Şuhûdü’l-hâl: Tezkire-i evvel Yusuf Efendi, Tezkire-i sânî Hâfız Efendi, Mehmed Ağa ser-çavuşân, Muhzır Mehmed Ağa.