İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 620 Hüküm no: 478 Orijinal metin no: [159a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Koyun celeplerinden olan Paroş, Yanaki ve Dimo’nun Boğdan’da koyun satın almak üzere sürücübaşı Yorgaki’ye verdikleri parayı ele geçiren eski Boğdan Voyvodası Kostantin v. Duka’nın sahiblerine ödemesi gerektiği
Koyun celeblerinden olup mahmiye-i İstanbul’da Edirnekapısı kurbünde kendi tarafından asîl ve şerîki Paroş v. Hristo v. Yani nâm zimmî tarafından husûs-ı âti’z-zikre vekîl olduğu medîne-i Üsküdar kazâsına tâbi‘ Kuzguncuk nâm karye sükkânından Aleksandıra ve İsteryo ve Dimo v. Hristo nâm zimmîler şehâdetleriyle şer‘an sâbit olan Yanaki v. Diyako nâm zimmî asâleten ve vekâleten ve âhar şerîkleri olan Dimo v. Hristo asâleten meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde bin yüz altı senesinde Boğdan voyvodası olan Kostantin v. Duka muvâcehesinde her biri üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip târih-i mezbûrda merkūm Kostantin [159b] diyâr-ı Boğdan’da voyvoda iken biz koyun iştirâsı için diyâr-ı mezbûra vardığımızda sürücübaşı olan Yorgaki nâm zimmînin Devlet-i Aliyye’ye hıyâneti olmağla tertîb-i cezâ için emvâl ve erzâkı kabz ve zimem-i nâsda olan hukūku tahsîl olunmak bâbında taraf-ı Saltanat-ı Aliyye[den] voyvoda-i mezbûr Kostantin’e hitâben fermân-ı şerîf sâdır oldukda bizim sermâyemiz üçümüzün müstakillen malı olan nakid üç bin beş yüz guruşu müvekkil-i mezbûr Paroş’un karındaşı işbu mezbûr Dimo yedinde mevcûd bulunmağla meblağ-ı mezbûr üç bin beş yüz guruş mezbûr Yorgaki’nin malı olmak üzere mezbûr Kostantin mezbûr Dimo’yu ahz ü habs ve taraf-ı Saltanat-ı Aliyye’ye hilâf-ı inhâ arz ve i‘lâm etmekle meblağ-ı mezbûr üç bin beş yüz guruşu mezbûr Yorgaki’nin malı olmak üzere mezbûr Dimo’dan tahsîl olunmak bâbında sene-i mezbûre Şevvalil’l-mükerreminin on yedinci günü târihi ile müverraha tekrar fermân-ı âlî sâdır oldukda mezbûr Kostantin dahi ber-vech-i muharrer bizim malımız olan meblağ-ı mezbûr üç bin beş yüz guruşu mezkûr Dimo’dan bi-gayr-ı hakkın ahz u kabz eyledikden sonra cânib-i mîrîye dahi teslîm etmeyip kendi mesârifine sarfla istihlâk eyledikden sonra mârrü’z-zikr voyvodalıkdan azl olunup meblağ-ı mezbûr zimmetinde kalmağla meblağ-ı mezbûrda sürücü-yi mezbûr Yorgaki’nin kat‘an alâkası olmayıp bizim kendi malımız olduğunu müş‘ir yedimize mektûblar verilip meblağ-ı mezbûr henüz cânib-i mîrîye teslîm dahi olunmayıp mezbûr Kostantin zimmetinde bâkī kalmağla bize teslîm olunmak bâbında Rikâb-ı hümâyûnda Sadâret-i uzmâ kāimmakāmı olan vezîr-i mükerrem sa‘âdetlü Hasan Paşa hazretleri tarafından fermân-ı âlî dahi verilmiş iken merkūm Kostantin elân bize edâ ve teslîm etmeyip zimmetinde kalmışdır, meblağ-ı merkūm Kostantin’den bize alıverilmek bâbında yüz yedi senesi Zilka‘detü’ş-şerîfesinin on ikinci günü Edirne sahrâsında Rikâb-ı hümâyûna arzuhâl eylediğimizde ber-vech-i muharrer bizim malımız olan meblağ-ı mezbûr mîrî için teslîm-i hazîne olunmayıp voyvoda-i mesfûrun henüz zimmetinde ise ma‘rifet-i şer‘le görülüp zimmetinde zuhûr eden hakkımız alıverilip ihkāk olunmak bâbında yedimize tuğrâ-yı garrâ-yı sultânî ile mücellâ işbu emr-i şerîf-i cihân-mutâ‘ dahi ihsân olunmuşdur, hâlâ suâl olunup zimmetinde olan meblağ-ı mezbûru bi-tarîkı’d-damân bize red ve teslîme mezbûr Kostantin’e tenbîh olunmak matlûbumdur deyü mazmûnu min-külli’l-vücûh takrîr-i meşrûhlarına muvâfık fermân-ı cihân-mutâ‘ ibrâz etmeleriyle gıbbe’s-suâl mezbûr Kostantin cevâbında fi’l-hakīka kazıyye bâlâda tafsîl ü beyân ve şerh ü ayân olunan vech üzere olup mezbûrûn Paroş ve Yanaki ve Dimo’nun müstakillen kendi malları olan meblağ-ı mezbûr üç bin beş yüz guruşu mezbûr Yorgaki’nin malı olmak üzere işbu mezbûr Dimo yedinden ahz u kabz edip cânib-i mîrîye dahi teslîm etmeyip kendi mesârifine sarfla istihlâk etmişdim, elân meblağ-ı mezbûr üç bin beş yüz guruş müdde‘ûn-ı mezbûrûna edâ olunmayıp ve taraf-ı mîrî için Hazîne-i âmireye dahi teslîm olunmayıp hâlâ mezbûrûna bi-tarîkı’d-damân zimmetimde edâsı lâzım deynimdir deyü bi’t-tav‘i’s-sâf ikrâr ve i‘tirâf etmeğin mûcebiyle meblağ-ı mezbûru müdde‘ûn-ı mezbûrûna edâ ve teslîme mezbûr Kostantin’e tenbîh olunup mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sânî min-Saferü’l-hayr sene [1]108.
Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-kuzât Mustafa Efendi nâib-i recül, Hasan Efendi el-müderris, el-Hâc Hasan b. Mehmed, el-Hâc Halil Efendi b. Mehmed, Mehmed Efendi b. Hasan, el-Hâc Mehmed b. İbrahim.
|