İstanbul Mahkemesi 24 Numaralı Sicil (H. 1138-1151/M.1726-1738) cilt: 21, sayfa: 286 Hüküm no: 201 Orijinal metin no: [60b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. İstanbul’daki kuş kafesi yapan esnafın nizamı ve isimleri Bâ sah İşbu nizâm düstûrü’l-amel kılınıp fîmâ ba‘d hilâfından ihtirâz eyleyeler deyû buyruldu. Defter oldur ki İstanbul’da vâki‘ kuş kafesi yapan hırfetidir ki ale’l-esâmî zikr olunur. Fi’l-yevmi’s-sâdis ve’l-ışrîn min Saferi’l-hayr li sene tis‘a ve selâsîn ve mi’e ve elf. Cağalzâde sarayı kurbunda Kethüdâ Molla Mustafa Şehzâdebaşı’nda usta İbrahim Sîmkeşhâne kurbunda Moço oğlu usta Mehmed Yine Sîmkeşhâne kurbunda usta Ali Yine Sîmkeşhâne kurbunda usta Mustafa Koska’da usta Hüseyin Yine Sîmkeşhâne kurbunda Bıyıklı usta Mehmed Lâleli çeşme kurbunda usta Ahmed Koca Mustafa Paşaşa’da usta Mustafa Ağa câmi‘-i şerîfi kurbunda usta Mustafa Avratpazarı’nda usta Hüseyin Yine Avratpazarı’nda usta Ahmed Süleyman Paşa Hanı kurbunda usta Osman Küçükpazar’da usta Köle Ali Edirnekapısı’nda usta Ali Ve yine Süleyman Paşa Hanı kurbunda usta Karabet Ve yine Süleyman Paşa Hanı kurbunda usta Foti Mahmud Paşa kurbunda usta Panayot Bâlâda tahrîr olunan kafesçi hırfetinin kethüdâları olmamakla nizâmları muhtel ve müşevveş olduğuna binâen içlerinden merkūm Molla Mustafa’nın kethüdâ nasb olunmasını iltimâs etmeleriyle, kıbel-i şer‘den merkūm Molla Mustafa üzerlerine bi’t-terâzî kethüdâ nasb ve ta‘yîn olundukdan sonra ba‘de’l-yevm hâm-dest olanlar bir usta yanında şâkird ve yâhud halîfe olup pîr-i perver olmadıkça başka dükkân ihdâs etmeyip ve ustalardan biri el-yevm yanlarında olan birer şâkirlerinden mâ‘adâ şâkird almayıp ve almak murâd ettikde yâhud başka çıkarıp izin vermek murâd ettikde kethüdâ-yı mezbûr ma‘rifetiyle olup ve’l-hâsıl re’yinden hâric vaz‘ u hareket etmeyip [61a] ve yaptıkları sarı pirinç tel bülbül kafesini üç yüz altmış akçeye ve sedefkârî pirinç tel bülbül kafesi bin akçeye ve çubuk ma‘a tel bülbül kafesi iki yüz kırk akçeye ve demir telli tûtî kafesi dört yüz akçeye ve saf pirinç telli tûtî kafesi yedi yüz yirmi akçeye ve çimşir depeli saf pirinç telli kanarya kafesi üç yüz akçeye ve fildişi depeli pirinç telli kanarya kafesi dört yüz seksen akçeye ve sâfî sedefkârî kanarya kafesi bin akçeye ve pirinç telli kara tavuk kafesi altı yüz akçeye ve sâde hurda ince çubuklu saka kafesi yüz yirmi akçeye ve sâde ardıç kafesi altmış akçeye ve harcı beyaz çubuklu kafes on beş akçeye verip ziyâde talebiyle kimesneye rencîde etmemek üzre cümlesi kavl ü ittifâk ve ahd [ü] mîsâk ettiklerinden sonra hırfet-i mezbûre erbâbı mecmû‘u birbirlerine kefîl ve kethüdâları merkūm Molla Mustafa dahi mecmû‘una kefîl olup işbu nizâm düstûrü’l-amel kılınmak bâbında fermân-ı âlî recâsında oldukları manzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fermân hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fi’t-târihi’l-mezbûr.