İstanbul Mahkemesi 24 Numaralı Sicil (H. 1138-1151/M.1726-1738) cilt: 21, sayfa: 287 Hüküm no: 202 Orijinal metin no: [61a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Yedikule dışındaki debbağcıların ahîbabalığına el-Hâc Abdullah b. Mustafa’nın tayini Mahmiye-i İstanbul hısnı ebvâbından Yedikule hâricinde vâki‘ debbâğ tâifesinin ahîbabaları olan imâm el-Hâc Musa b. el-Hâc kendi hâlinde olmayıp kadîmü’l-eyyâmdan ilâ hâze’l-ân fusûl-i erba‘ada verilen narh-ı cârînin adem-i itâ‘ati ve tebdîl ve tağyîri celebkeşân tâifesinin zararları ve sâir tezvîrât ve fesâdları için menzilinde dâimâ akd-i meclis-i şer‘ ve habâset edip tezvîrât ve fesâd etmeğe icmâ‘ ve ittifâk ve dâimâ ibâdullâhı ızrâr kasdındadır deyû mevsûkun-bih ustaları teşekkî ve tâife-i mezbûrenin ihtiyârlarından olup cümlenin mu‘temedi ve muhtârı olan râfi‘u tevkī‘-i refî‘ü’ş-şân-ı hâkānî Yeni usta oğlu el-Hâc Abdullah b. Mustafa, zikr olunan ahîbabalığın uhdesinden gelmeğe kādir ve her vechile mahall ü müstahık olduğun ihbâr etmeleriyle, mezbûr imâm el-Hâc Musa zikr olunan ahîbabalıkdan azl ve ref‘ olunmağın, fîmâ ba‘d tâife-i mezbûrenin umûruna karışmamak üzre şart ve ta‘lîk ve ber vech-i muharrer hüccet-i şer‘iyye verilmekle, mezbûr el-Hâc Abdullah ber vech-i muharrer ahîbaba nasb ve ta‘yîn olunmak üzre akzâ kuzâtü’l-müslimîn İstanbul kadısı Mevlânâ Mehmed Said -zîdet fezâiluhû- i‘lâm etmekle, i‘lâmı mûcebince ref‘inden tevcîh edip işbu berât-ı sa‘âdet-âyâtı verdim ve buyurdum ki ba‘de’l-yevm mezkûr el-Hâc Abdullah b. Mustafa varıp tâife-i mezbûrenin üzerlerine ahîbaba olup hizmet-i lâzımesin bî-kusûr mer‘î ve müeddâ kıldıkdan sonra ol bâbda ref‘ olunan merkūm imâm el-Hâc Musa ve efrâd-ı âferîdeden hiç ahad mâni‘ ve dâfi‘ ve müzâhim olmayıp dahl ü ta‘arruz kılmaya[lar] şöyle bileler alâmet-i şerîfe i‘timâd kılalar. Tahrîren fi’t-tâsi‘ ve’l-ışrîn min Saferi’l-hayr sene tis‘a ve selâsîn ve mi’e ve elf. Be makām-ı Kostantıniyye el-mahrûse.