İstanbul Mahkemesi 24 Numaralı Sicil (H. 1138-1151/M.1726-1738) cilt: 21, sayfa: 292 Hüküm no: 209 Orijinal metin no: [62b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kadırga Limanı ve Cündî Meydanı yakınındaki çörekçi fırınlarının ekmek pişirmemesi
Akzâ kuzâtü’l-müslimîn evlâ vülâtü’l-muvahhidîn ma‘denü’l-fazli ve’l-yakīn râfi‘ü’l-a‘lâmü’ş-şerî‘ati ve’d-dîn vârisü ulûmü’l-enbiyâ’i ve’l-mürselîn el-muhtas bi mezîdi inâyeti’l-meliki’l-Mu‘în, Mevlânâ İstanbul kadısı -zîdet fezâiluhû- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olıcak ma‘lûm ola ki kıdvetü’l-emâcid ve’l-ekârim ( ) -zîde mecduhû- südde-i sa‘âdetime arzuhâl edip mahmiye-i İstanbul’da Cündî meydanı ve Kadırga limanı kurblarında zîr-i tasarrufunda olan Çardaklı ve Çatal fırın demekle ma‘rûf iki bâb kebîr ekmekçi fırınlarının tarafeyninde vâki‘ çörekçi fırınlarında çörek işlediklerinden mâ‘adâ nân dahi tabh olunup lâkin zararları kalîl olmağla müsâ‘ade olunduğundan zikr olunan fırınlarının karşısında Çinili fırın demekle ma‘rûf bir bâb çörekçi, bundan akdem verilen nizâm-ı cedîd defterinde kayd olunmuş değil iken, bilâ-izin ve mugāyir-i nizâm nân tabh etmekle, bunun ekmekçi fırınına yevmen fe-yevmen zararı mütezâyid ve müste’cirleri icârelerin verecek hâlleri kalmayıp kebîr fırının ibtâline bâ‘is olduğun bildirip, fırın-ı mezbûrda verilen nizâma mugāyir nân tabh olunmayıp zararı def‘ olunmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ ve Kadırga limanında cebeci kolluğu kurbunda bakkal dükkânı karşısında Bostan câmi‘i’ne muttasıl Çinili fırın demekle ma‘rûf fırında kadîmden yağlı çörek ve börek işlenip, nân tabh olunagelmediğinden mâ‘adâ fırın-ı mezbûrun nizâm-ı cedîd defterinde nân tabh olunmak üzre izin verilmeyip ve sicill-i mahfûza dahi kaydı olmadığından mâ‘adâ mahall-i mezbûra karîb müte‘addid fırınlar olup müstağnî-anh olmağla fîmâ ba‘d fırın-ı mezbûrda nân tabh olunmayıp kadîmî üzre terk olunmak için sen ki Mevlânâ-yı mûmâ-ileyh Ebû Said Mehmed -zîde fezâiluhû- sun, i‘lâm etmekle i‘lâmın mûcebince amel olunmak emrim olmuşdur. Buyurdum ki ( ) vusûl buldukda bu bâbda sâdır olan emrim üzre amel, dahi fırın-ı mezbûrun nizâm-ı cedîd defterinde nân tabh olunmak üzre izin verilmeyip ve sicill-i mahfûzda dahi kaydı olmamakla, i‘lâmın mûcebince kadîmî üzre terk ettirip mazmûn-ı emr-i şerîfimle âmil olasın. Şöyle bilesin, alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasın. Tahrîren [fî] evâsıtı Rebî‘ilevvel li sene tis‘a ve selâsîn ve mi’e ve elf. Be makām-ı Kostantıniyye el-mahrûse.
|