|
İstanbul Mahkemesi 33 Numaralı Sicil (H. 1183-1185 / M. 1769-1770) cilt: 77, sayfa: 268 Hüküm no: 232 Orijinal metin no: [74b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Nazar ve ortağı Serkiz’in kiracısı oldukları yanmış uncu değirmenini sahiplerinin izniyle yeniden yapmaya söz verdikleri
Mahmiye-i İslambol’da Hocapaşa Câmi‘-i şerîfi kurbünde vâki‘ dört horos uncu değirmeni otuz hisse i‘tibârıyla on iki hissesi müderrisîn-i kirâmdan fazîletli Mehmed Fethi Efendi b. Yusuf’un ve altı hissesi el-Hâc Ahmed b. el-Hâc Mehmed’in ve yedi hissesi el-Hâc Ebûbekir b. el-Hâc Musa’nın ve iki hissesi Ahmed Çelebi b. el-Hâc Mustafa’nın ve iki buçuk hissesi Âişe bt. el-Hâc Mustafa’nın şâyi‘an tasarruflarında olduğu lede’ş-şer‘i’l-enver zâhir oldukdan sonra değirmen-i mezkûrun müste’cirleri ve gediğine mutasarrıf olan Nazar v. İsayi ve şerîki Serkiz v. Avanis nâm zimmîler meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde işbu râfi‘û’l-kitâb mûmâ-ileyh Fethi Mehmed Efendi b. Yusuf’un vekîl-i müseccel-i şer‘îsi İbrahim Efendi b. Hüseyin ve kendi nefsinden asîl ve mezbûr Ahmed Çelebi tarafından Ali Ağa b. el-Hâc Mehmed ve Seyyid Süleyman b. el-Hâc İsmail şehâdetleriyle sâbitü’l-vekâle vekîl olan mezbûr el-Hâc Ahmed ve mezbûr el-Hâc Ebûbekir ve mezbûre Âişe tarafından Mehmed b. Abdullah ve Hüseyin b. Abdullah şehâdetleriyle sâbitü’l-vekâle vekîl olan Hasan Ağa b. Mehmed nâm kimesneler mahzarlarında herbiri ikrâr ve takrîr-i kelâm edip değirmen-i mezkûr bundan akdem vukū‘ bulan harîkde bi’l-külliye muhterik olup müceddeden binâya muhtâc olmağla müceddeden kemâ-fi’l-evvel binâsına herbiri taraflarından bizi tevkîl ve mallarından bize iki bin yedi yüz guruş def‘ u teslîm biz dahi ahz u kabz edip emr-i tevkîlleri üzere değirmen-i [75a] mezkûru kemâ-fi’l-evvel dört horos olmak üzere müceddeden binâ edip meblağ-ı mezkûr iki bin yedi yüz guruşdan ziyâde her ne masrûfumuz olur ise mallarımızdan teberru‘an harc u sarf edip ve bundan böyle tecdîd ve ahırdan mâ‘adâ cüz’î ve küllî vâki‘ olan ta‘mîr ve termîmi dahi kendi malımızdan edip mezbûrûndan bir akçe ve bir habbe mutâlebe etmemek üzere kavl ü ittifâk ve ahd [ü] mîsâk edip meblağ-ı mezkûrdan ziyâde masrûfumuza müte‘allika âmme-i da‘vâdan mezbûrûnun zimmetlerini ibrâ ve ıskāt eylediğimizde onlar dahi değirmen-i mezkûru beher mâh otuzar guruşa bize îcâr ve teslîm biz dahi istîcâr ve kabûl eyledik dediklerinde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu
Fî-gurret-i Recebi’l-ferd sene 1185.
Şuhûdu’l-hâl: İsmail Çelebi b. Ali, Ali Çelebi b. Abdullah, Muhzırân Kethudâsı Mehmed Ağa b. Ahmed, Ali Ağa b. el-Hâc Mehmed, Seyyid Süleyman b. el-Hâc İsmail.
|