.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 44 Numaralı sicil (H. 1193-1194 / M. 1779-1780)
cilt: 78, sayfa: 148
Hüküm no: 114
Orijinal metin no: [33b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


İstanbul ulayıcılar esnafı kethudalığına İshak Usta b. Mehmed’in tayin edildiği

Kethudâ-yı ulayıcıyân

Âsitâne-i aliyye’de vâki‘ ulayıcı esnâfının kethudâsı olan el-Hâc Ahmed b. Mustafa nâm kimesne tarafından ferâğ-ı âtiyyü’z-zikrde vekîl olduğu es-Seyyid Ömer b. Osman ve Osman Çelebi b. Halil şehâdetleriyle ihbâr olunan Mehmed b. Ali nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde esnâf-ı mezkûrenin du‘âcıları eş-Şeyh Abdüllatif Efendi b. Lütfullah ve ihtiyâr ustalardan el-Hâc Mustafa b. [34a] Yusuf ve Mustafa Usta b. Ahmed ve Ahmed Usta b. Mustafa ve İsmail Usta b. Mehmed ve Abdi Usta b. Mustafa ve Ali Usta b. Mehmed ve Süleyman Usta b. Hasan ve Ali Usta b. İbrahim ve Mehmed Usta b. Ahmed ve Ahmed Usta b. Mustafa ve diğer Ahmed Usta b. Ali nâm kimesneler hazır oldukları hâlde esnâf-ı mezkûrdan bâ‘isü’l-vesîka İshak Usta b. Mehmed nâm kimesne mahzarında bi’l-vekâle takrîr-i kelâm ve ta‘bîr ani’l-merâm edip müvekkilim mezbûr el-Hâc Ahmed esnâfımızın umûr ve mesâlihini rü’yetde acz ve tekâsülü olduğundan kethudâlıkdan bi’l-külliye keff-i yed ve kethudâlık-ı mezkûru işbu hâzırûn bi’l-meclis olan ustaların kudemâsından örf ve âdetlerine vâkıf ve nizâm [ve] intizâmlarını mûcib olan umûr ve ahvâllerini kemâ-yenbagī ârif ve her vechile kethudâlık uhdesinden gelmeğe kādir ve cümlesinin muhtâr ve mu‘temedi olmağla kethudâlık-ı mezkûru cümlesinin re’y ve ittifâkıyla mezbûr İshak Usta’ya ferâğ ve kasr-ı yed eyledi dedikde esnâf-ı mezkûre dahi vekîl-i mezbûru cemî‘ kelimât-ı meşrûhasında ba‘de’t-tasdîk mezbûr İshak Usta’nın kethudâ nasb ve ta‘yîn olunmasını iltimâs eylediklerinde, hâkim-i muvakki‘-i sadr-ı kitâb bi-tevkī‘ihi’r-refî‘ü’l-müstetâb ‒rafe‘a kadrehû mevlâhü’l-Vehhâb‒ efendi hazretleri dahi mezbûr İshak Usta’yı tâife-i mezbûre üzerlerine kethudâ nasb ve ta‘yîn ve umûrlarını ber-mu‘tâd-ı kadîm rü’yet ve bir ferdi hilâf-ı şer‘-i mutahhar rencîde etmemek üzere tenbîh buyurduklarında, ol dahi kabûl ve hıdemât-i lâzımesini mahâllinde ikāmete ta‘ahhüd etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 27 Rebî‘ülevvel sene [1]194.

Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Ağa b. Ahmed Kethudâ-yı muhzırân, Baltacı el-Hâc Mustafa el-Muhzır, Duhânî Ali Çelebi el-Muhzır.