İstanbul Mahkemesi 44 Numaralı sicil (H. 1193-1194 / M. 1779-1780) cilt: 78, sayfa: 191 Hüküm no: 163 Orijinal metin no: [47a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. İsak v. Paroh’un Balat’daki çörekçi fırını gediği davasında Natan v. David ve Aci Bedros ile sulhen üç yüz guruş alıp ibralaştıkları Çörekçi Mahmiye-i İstanbul’da Balat dâhilinde mütemekkin çörekçi tâifesinden İsak v. Paroh nâm Yahûdî meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde uncu tâifesinden Bedros v. Begos zimmî hazır olduğu hâlde zikri âtî âlâta vaz‘-ı yedi mütehakkık olan işbu bâ‘isü’s-sifr Natan v. David nâm Yahûdî muvâcehesinde ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip Balat dâhilinde Dörtyolağzı nâm mahâlde Senavi? ittisâlinde kâin bir bâb çörekçi fırınında mevcûde beyne’l-hiref gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûme yedimde mülküm olup fırın-ı mezkûrun dahi merbût olduğu Topkapı’da vâki‘ değirmenin sahibi Bedros nâm zimmîye dakīk bahâsından olan beş yüz altmış guruş deynim mukābelesinde âlât-ı mezkûreyi [47b] yetmiş dokuz senesi Ramazan-ı şerîfi gurresinde ustalar ma‘rifetiyle mesfûr Aci Bedros nâm zimmîye bi-tarîkı’l-istiğlâl bey‘ ettikden sonra fırın-ı mezkûr bir müddet kapalı ve mu‘attal kalmağla, mesfûr Natan Yahûdî fırın-ı mezkûrun ta‘mîre muhtâc olan mahallerini ta‘mîr ve âlât-ı mezkûreyi dahi bi-gayr-ı vechin zabtetmekle, suâl olunup kasr-ı yedine tenbîh olunmak murâdımdır deyü da‘vâya tesâddî eylediğimde, mesfûr Natan Yahûdî dahi sâlifü’z-zikr âlâta vaz‘-ı yedini ve âlât-ı merkūme mesfûr Aci Bedros zimmîye istiğlâl olunduğunu ikrâr ve i‘tirâf edip lâkin bin yüz seksen beş senesi Saferü’l-hayr’ının yirmi yedinci günü târihiyle müverrah Balat mahkemesi sicilinden muhrec hüccet nâtıka olduğu üzere mesfûr Aci Bedros zimmî semen-i mezkûrdan müdde‘î-i mesfûr zimmetinde alacağı olan akçeyi ahz ve istifâ ve âlât-ı mezkûreyi rehniyetden fekk ettikden sonra mesfûr ile hâlik olan karındaşı İlya nâm Yahûdiler âlât-ı merkūmeyi târih-i mezkûrda Ligori ve Yani ve Yorgi nâm zimmîlere bey‘ ve temlîk, onlar dahi ba‘de’l-iştirâ bana bey‘ etmeleriyle mülkiyet üzere vaz‘-ı yed ederim deyü def‘a tesâddî ettikde beynimizde münâza‘ât-ı kesîre ve muhâsamât-ı vefîre vâkı‘a olmuşidi. El-hâletü-hâzihî beynimize muslihûn tavassut edip beni zikrolunan gedik da‘vâsından mesfûr Natan Yahûdî ile yüz elli guruş bedel-i makbûza ve uncu mesfûr Aci Bedros zimmî ile kezâlik yüz elli guruş bedel-i makbûza sulh eylediklerinde, her birimiz sulh-i mezkûru ba‘de’l-kabûl zikrolunup gedik ta‘bîr olunan âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmeye ve sâire müte‘allika âmme-i de‘âvî ve mutâlebât ve kâffe-i eymân ve muhâsamâtdan ben mesfûr Natan Yahûdinin zimmetini ibrâ-i âm ile ibrâ ve ıskāt ve mesfûr Aci Bedros zimmî dahi mâ‘adâsına ve gedik husûsuna müte‘allika âmme-i de‘âvî ve kâffe-i mutâlebâtdan ben mesfûr Natan Yahûdinin zimmetini ibrâ-i âm ile ibrâ ve ıskāt ve her birimiz âharın ber-vech-i muharrer ibrâsını kabûl ve fîmâ-ba‘d husûs-ı mezkûra ve sâire müte‘allika her birimiz ile asla ve kat‘â da‘vâ ve nizâ‘ ve husûmetimiz kalmamışdır dedikde mesfûr Aci Bedros zimmî ile Natan Yahûdiden her biri İsak Yahûdiyi tasdîk ettiklerinden sonra mesfûr Natan Yahûdî fırın-ı mezkûrun beher hafta iktizâ eden iki yük dakīki kadîmisi üzere yine değirmen-i mezkûrdan almağa ta‘ahhüd etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî 28 min-Cumâdelâhire sene [1]194. Şuhûdü’l-hâl: Muhzırân Kethudâsı Mehmed Ağa, Molla Mustafa, Mehmed Said Ağa, Kemahî İbrahim Çelebi, İsmail Çelebi.