İstanbul Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1201-1203 / M. 1786-1787) cilt: 80, sayfa: 177 Hüküm no: 179 Orijinal metin no: [48a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Tulumba şeridçi esnafının, kethüdaları Mustafa b. Yusuf’tan şikayetçi oldukları için azl edilip yerine Mustafa b. Ali’nin tayin edilmesini talep ettikleri
Âsitâne-i aliyye’de vâki‘ tulumba şeridci esnâfının yiğitbaşıları Ali Ağa ve ustalarından Hayim ve Panto ve Semayil ve Yasef ve Rafael ve Salamon ve Sabetay ve İsak ve diğer Yasef ve Kemal ve diğer Rafael ve Yasef ve Arslan ve Danyal ve diğer İsak ve Kemal ve Avram ve Bünyamin ve Pako ve diğer Rafael ve Kantorta ve Yasef ve Semayil ve David ve Salamon ve Rafael nâm Yahûdîler ve Hacador ve Rasvador ve Karabet ve David ve Menahim ve diğer Karabet ve Serope ve Menacgan ve Sefposi ve Hacador ve Mardiros ve Abram ve Kabril ve Toma ve Samel ve Aleksan ve Rapayil ve diğer Mardiros ve Manas ve Kirkor nâm zimmiler meclis-i şer‘-i şerif-i hatîr-i lâzımü’t-tevkîrde Mustafa Ağa b. Hacı hâzır oldukları hâlde takrîr-i kelâm ve ta‘bîr ani’l-merâm edip hâlâ berât-ı âlîşan kethüdâmız olan gâ’ib ani’l-meclis Mustafa b. Yusuf nam kimesne ile hüsn-ı imtizâcımız olmayıp cümlemiz kendiden dil-gîr ve her birimizi bir gûne tekdîr ve bi-gayr-i hakkin tecrîm ve umûrumuzu rü’yetde taksîr ve şurût-ı nizâmımıza muğâyir ve evâmir-i aliyyelere muhâlif hareketden hâlî olmadığından mâ‘adâ bu esnâda sîmkeş esnâfına mahsûs olan kılabdânı hufyeten kendi menzilinde destgâh peydâ edip işlediği ma‘lûm ve zâhir ve simkeşhâne emîni tarafından ahz ve te’dîbi içün tefahhus olunmağın firâr ve gaybet etmekle kethüdâmız gâ’ib-i mezbûr Mustafa b. Yusuf azl ve yerine cümlemizin muhtârı olup şurût ve nizâmımız üzere her vecihle umûrumuzu rü’yete kādir işbu hâzır-ı mezbûr Mustafa Ağa b. Ali üzerimize kethüdâ nasb olunmak murâdımızdır deyü gâ’ib-i mezbûr Mustafa b. Yusuf’un azl ve yerine merkûm Mustafa b. Ali’nin kethüdâ nasb ve yedine müceddeden berât-ı âlîşân inâyet ve ihsân buyurulmak ricâsında oldukları İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı âlîlerine i‘lam olundu.
Fî 11 min L. sene 1202.
|