|
İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809) cilt: 85, sayfa: 229 Hüküm no: 198 Orijinal metin no: [25b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Gedik Mustafa Ağa’nın Seyyid Ali Ağa’dan alacak iddiası
Kömürcülerin da‘vâsı mazbata kaydı
Ma‘rûz
Âsitâne-i aliyye hısnı ebvâbından Çatladıkapı nâm mahâlde sâkin kömürcü esnâfından derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism Gedik Mustafa Ağa b. Ahmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i münîrde esnâf-ı mezbûreden es-Seyyid Ali Ağa b. es-Seyyid Halil muvâcehesinde esnâf-ı merkūme kethudâsı İsmail Ağa ve esnâfından Davudpaşalı el-Hâc Ömer Ağa ve Ebûbekir Ağa ve Osman Ağa ve Ali Ağa ve Molla İsmail ve Molla Süleyman ve Mehmed Beşe ve Mahmud Beşe ve es-Seyyid Mustafa Ağa ve Ömer Ağa ve diğer Osman ve sâirleri hâzır oldukları hâlde işbu yedimde olup bin iki yüz yirmi senesi Rebî‘ülâhirinin dokuzuncu günü târihiyle müverrah ve ol târihde İstanbul kādısı bulunan sâbıkā sadr-ı vâlâ-yı Anadolu fazîletlü semâhatlü Emin Paşazâde Mehmed Emin Beyefendi hazretlerinin hatmiyle mahtûm bir kıt‘a i‘lâm-ı şer‘î mantûkunca bir çenber hamûlesi beynlerimizde ma‘lûmü’l-vezn kömür semeninden mezbûr es-Seyyid Ali Ağa’nın benden taleb ve da‘vâ eylediği beş bin beş yüz guruş hakīkatde benim mezbûra ol-mikdâr guruş deynim olmayıp ancak dört yüz araba kömür semenlerinden ve navl-ı sefîneden iki bin sekiz yüz guruş deynim olmakla benim dahi üç kıt‘a temessük mantûklarınca cihet-i deyn-i şer‘îden mezbûrun zimmetinde alacağım olan üç bin yüz guruşun ol-mikdârına takas ve mahsûb edip bâkī üç yüz guruşu dahi bana edâ ve teslîm ve zikr olunan temessükleri kendüye teslîme ta‘ahhüd edip husûs-ı merkūma ve sâire müte‘allika âmme-i de‘âvîden her birimiz âharın zimmetini ibrâ ve iskāt ve her birimiz âharın ibrâsını ba‘de’l-kabûl mezbûr es-Seyyid Ali Ağa tekrar benden semen-i mezkûr iki bin sekiz yüz guruş ile makbûzum olan meblağ-ı bâkī-i mezkûr üç yüz guruş ki cem‘an üç bin yüz guruş da‘vâ sadedinde olmağla üzerimden şer‘an te‘addîsi men‘ u def‘ olunmak matlûbumdur dedikde, mezbûr es-Seyyid Ali Ağa istintâk olundukda cevâbında benim müdde‘î-i merkūm Mustafa Ağa’ya târih-i merkūmda aslâ ve kat‘a habbe-i vâhide deynim olmayıp lâkin benim hâlâ Enderûn-ı hümâyûn’da Baltacılar Kethudâsı Ahmed Ağa’ya cihet-i karzdan bin yüz guruş ve el-Hâc Hüseyin Ağa’ya kezâlik cihet-i mezbûreden bin altı yüz guruş ve Yenikapılı Kömürcüoğlu Ahmed Ağa’ya beş yüz guruş ki cem‘an üç bin yüz guruş üç kıt‘a temessük mûceblerince vâcibü’l-edâ deynim olmağla ben merkūm Mustafa Ağa ile târih-i mezbûrda Kādıasker-i müşârün-ileyh Efendi hazretlerinin huzûrunda meclis-i şer‘-i münîrde terâfu‘larımızda işbu esnâf-ı merkūmûn hâzır oldukları hâlde mahzar-ı şühûdda dâyinlerim mezbûrûna olan düyûnumu merkūm Mustafa Ağa’nın zimmetinde olan meblağ-ı mezbûr iki bin sekiz yüz guruş ve nakden teslîm eylediğim üç yüz guruş ki cem‘an üç bin yüz guruşu dâyinlerim mezbûrûna tamamen edâ ve zikr olunan üç kıt‘a temessükümü merkūmûn yedinden ahz birle yedime teslîm etmek üzere mezbûr Mustafa Ağa ta‘ahhüd edip el-hâletü hâzihî dâyinlerim merkūmûna kat‘a bir akçe edâ etmemekle dâyinlerim mezbûrûn dahi bu esnâda mebâliğ-i mezkûreyi benden taleb ve da‘vâ etmeleriyle ben dahi binâen-aleyh merkūm Mustafa Ağa’nın zimmetinde olan üç bin yüz guruşu mezbûrdan taleb ederim deyü i‘lâm-ı mezbûrda mezbûr Mustafa Ağa’ya deyni olup ikrâr eylediğini bi’l-külliye ba‘de’l-inkâr merkūm Mustafa Ağa’dan vech-i meşrûh üzere beyyine taleb olundukda ityân-ı beyyineden izhâr-ı acz eyledikde hâzırûn-ı mezbûrûn dahi merkūm es-Seyyid Ali Ağa’nın takrîri üzere târih-i mezbûrda kādıasker-i müşârün-ileyh Efendi hazretlerinin huzûrunda meclis-i şer‘de bizler hâzır olduğumuz hâlde merkūm es-Seyyid Ali Ağa’nın müdde‘î-i merkūm Mustafa Ağa’ya kat‘a deyni olmadığı hâlde dâyinûn-ı merkūmûnun her birlerine merkūm Mustafa Ağa kendi zimmetinde olan iki bin sekiz yüz guruş ve nakden makbûzu olan üç yüz guruş ki cem‘an üç bin yüz guruşu dahi mezbûr Mustafa Ağa edâ etdikde sâlifü’z-zikr üç kıt‘a temessükü dâyinûn-ı merkūmûndan ahz birle merkūm es-Seyyid Ali Ağa’ya teslîm etmek üzere müte‘ahhid olduğuna bizler bu husûsa her birimiz bu vech üzere tevâtüren şehâdet ederiz deyü bi’l-muvâcehe alâ-tarîki’ş-şehâde ba‘de’l-ihbâr merkūm Mustafa Ağa dahi mezbûr es-Seyyid Ali Ağa ile hâzırûn-ı merkūmûnu tasdîk ve meblağ-ı merkūm üç bin yüz guruşu dâyinûn-ı merkūmûna tamamen edâ edip temessüklerini ahz eyledim getürüp mezbûr es-Seyyid Ali Ağa’ya teslîm ederim deyüp ba‘dehû def‘a-i sâniye terâfu‘larında ancak dâyinân-ı mezbûrân Baltacılar Kethudâsı Ahmed Ağa ve Kömürcüoğlu Ahmed Ağa’nın temessüklerini getirip meclis-i şer‘de mübâşir yedine teslîm ve dâyin-i mezbûr el-Hâc Hüseyin Ağa’nın temessükünü zâyi‘ eyledim deyü merkūm Mustafa Ağa’nın beyhûde kelâmına iltifât olunmayıp dâyinûn-ı mezbûrûnun huzûr-ı şer‘de medyûnları merkūm es-Seyyid Ali Ağa muvâcehesinde mebâliğ-i mezkûreyi cümlemiz tamamen kabz eyledik deyü ikrâr ü i‘tirâflarına muhtâc olduğu mezbûr Mustafa Ağa tefhîm olundukda ol dahi mücâb ve mülezzim olup dâyinûn-ı merkūmunu huzûr-ı şer‘a ihzâr esnâsında merkūm Mustafa Ağa kendüyü ihfâ edip tarafeyn bir dahi meclis-i şer‘a gelmemeleriyle henüz da‘vâlarına faysal verilmediği vekāyi‘ kâtibimiz cerîdesinde mazbût olup imtisâlen li’l-emri’l-âlî sûret-i zabtı İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu.]
Fî 21 Muharrem sene 1223.
|