.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809)
cilt: 85, sayfa: 269
Hüküm no: 240
Orijinal metin no: [31a-4]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Serkiz v. Bogos’un Kocamustafapaşa’daki menzil hissesini satması

Kocamustafapaşa’da menzil,

Ma‘rûz

İbrişim bükücü esnâfından Serkiz nâm-ı diğer Agasi zimmî meclis-i şer‘-i hatîrde zikri âtî menzile vaz‘-ı yedleri mütehakkık olan Mardıros v. Ohannes zimmî kendi nefsinden asâleten ve zevcesi Ahsabet bt. Haçador Nasrâniye ve dâmâdı Haçar v. Banos zimmî taraflarından husûs-ı âtîde vekîl-i sâbitü’l-vekâleleri olmağla vekâleten muvâcehelerinde İstanbul’da Abdi Çelebi Câmi‘-i şerîfi kurbünde vâki‘ Sulumanastır kilisesi cemâ‘ati avârızı vakfından beher şehr doksan akçe icâre-i müeccele ile İstanbul’da Kocamustafapaşa kurbünde kâin ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât bir bâb menzil Ohannes v. Delot nâm zimmînin bi’l-icâreteyn bâ-temessük-i mütevellî taht-ı tasarrufunda iken mersûm Ohannes zimmî bin yüz seksen dokuz senesi Recebi’l-ferdi gurresinde mutasarrıf olduğu menzil-i mezkûrun nısfını babam Bogos v. Sahak zimmîye ve nısf-ı âharını işbu hâzıra bi’l-meclis anam Takohi bt. Mıgırdıç Nasrâniyeye bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ ve tefvîz, onlar dahi tefevvüz ve kabûl etdiklerinden sonra anam hâzıra-i mesfûre Takohi Nasrâniye yüz doksan bir senesi Şevvâli’nin yirmi ikinci günü mutasarrıfe olduğu nısf menzil-i mezkûrun nısfını tasarrufunda ibkā ve nısf-ı âharını anası Zümrüd bt. Ohannes Nasrâniye’ye bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ol dahi tefevvüz ve kabûl etdikden sonra ceddem mersûme Zümrüd Nasrâniye iki yüz beş senesi Muharremi gurresinde mutasarrıfe olduğu rub‘ menzil-i mezkûru nısfına mutasarrıf olan babam mesfûr Bogos zimmîye bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ol dahi tefevvüz ve kabûl edip ol-vechile menzil-i mezkûrun üç rub‘u babam mesfûrun ve bir rub‘u anam hâzıra-i mersûmenin taht-ı tasarruflarında iken ebeveynim zevcân-ı mersûmân iki yüz on dokuz senesi şehr-i Rebî‘ülevveli’nin on dokuzuncu günü mutasarrıflar oldukları menzil-i mezkûru Lusik bt. Manav Sagan Nasrâniyeye bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ, ol dahi tefevvüz ve kabûl etdikden sonra babam mersûm hâlik olup ve mesfûre Lusik Nasrâniye dahi iki yüz yirmi iki senesi Cemâziyelâhire’sinin beşinci günü mutasarrıf olduğu mecmû‘ menzil-i mezkûru anam hâzıra-i mersûme Takohi Nasrâniyeye bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ ve tefvîz, ol dahi tefevvüz ve kabûl etdikden sonra anam hâzıra-i Nasrâniye-i mersûme dahi şehr-i mezbûrun yedinci günü mutasarrıfe olduğu menzil-i mezkûrun iki rub‘unu işbu mersûm Mardıros zimmîye ve bir rub‘unu zevcesi müvekkile-i mesfûre Ahsabet Nasrâniyeye ve bir rub‘unu dâmâdı müvekkil-i mersûm Haçar zimmîye bedel-i ma‘lûm ve makbûz mukābelesinde bâ-ma‘rifet-i mütevellî ale’l-iştirâk ferâğ ve tefvîz, onlar dahi tefevvüz ve kabûl [31b] ve ol-vechile menzil-i mezkûru iştirâken zabt ve vaz‘-ı yed edip lâkin babam mersûm Bogos zimmî menzil-i mezkûrda olan üç rub‘ hissesini mesfûre Lusik Nasrâniyeye vefâen fâriğ olmağla ba‘de helâkihî bana intikāl-i âdî ile intikāl etmiş idi deyü da‘vâya tasaddî etmiş idim. El-hâletü hâzihî mersûmûn Mardıros ve Hacar zimmîler ile Ahsabet Nasrâniye bana mâllarından teberru‘an dört yüz guruş def‘ ü teslîm ve umûruma sarfla istihlâke emr eylediklerinde ben dahi yedlerinden tamamen ve kâmilen ahz ü kabz ve emirleri üzere umûruma sarfla istihlâk edip bâlâda mezkûr ferâğların cümlesini gerek ben ve gerek anam hâzıra-i mesfûre Takohi Nasrâniyeden her birimiz mücîz ve râzı olmamızla bi’l-cümle husûs-ı mezkûre ve menzil-i merkūmun ferâğlarında şurût-ı müfside müdde‘âsına ve sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyeye müte‘allika mutlakan âmme-i da‘vâ ve mutâlebât ve kâffe-i eymân ve muhâsabâtdan ben ve anam hâzıra-i mersûmeden her birimiz mesfûrûn Mardıros ve Haçar zimmîler ile Ahsabet Nasrâniyenin zimmetlerini, onlar dahi bana medfû‘ları olan meblağ-ı merkūmun istirdâdına ve sâire müte‘allika âmme-i da‘vâdan bizim zimmetimizi her birimiz şurût-ı müfside ve uhûd-ı mubtıladan ârî ve cebr ve kerhden hâlî ibrâ-yı âmm-ı sahîh-i şer‘î ve iskāt-ı tamm-ı sarîh-i mer‘î ile bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ibrâ ve iskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını kabûl eyledik dedikde mukırr-ı mersûm Serkiz zimmînin bi’l-cümle takrîr-i meşrûhunu asîl ve vekîl-i mersûm Mardıros zimmî ile hâzıra-i mesfûre Takohi Nasrâniyeden her biri tahkīk ve tasdîk ve ber-vech-i meşrûh bi’l-asâle ve bi’l-vekâle kabûlü hâvî ibrâ eylediklerini tâyi‘an ve kat‘iyyen ikrâr ü i‘tirâf edip bu vechile kat‘-ı nizâ‘ eyledikleri İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî 15 S sene 1223.

[Şühûdü’l-hâl:] Ârif Çelebi el-muhzır, Molla Hasan b. Musa muhzır, Ali Molla b. ( ).

Eskici Artin, Eskici Mıgırdıç, Derzi Antranik.