|
İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809) cilt: 85, sayfa: 372 Hüküm no: 357 Orijinal metin no: [48b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Vefat eden Ahmed b. Mehmed’in oğlu Mehmed’in İsmail Yazıcı’dan yağhane hissesi talebi
Yağhâne Nizâ‘ı
Ma‘rûz
Vilâyet-i Anadolu’da Nevşehir kazâsına tâbi‘ Zelil karyesi ahâlisinden olup işbu târihden beş sene mukaddem vefât eden Hacı İbrahim Torunu demekle arîf Ahmed b. Mehmed’in sulbî kebîr oğlu sâhib-i arzuhâl Mehmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i münîrde derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism İsmail Yazıcı b. Ali nâm kimesne muvâcehesinde kezâlik derûn-ı arzuhâlde ismi mezkûr Ali Efendi b. el-Hâc Ahmed nâm kimesne hâzır olduğu hâlde İstanbul’da Gümüşkaya kurbünde Tokmak Fırını civârında kâin Çifte Bahçehâne ta‘bîr olunur bir bâb şîrugan ve bezirhâne derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin yüz yirmi sehm i‘tibârıyla yedi buçuk sehmi benim ve kırk iki buçuk sehmi babam müteveffâ-yı mezbûrun hayatında ile’l-vefât yedinde mülkü olup ba‘de vefâtihî âlât-ı lâzıme-i muharrere-i mezkûrenin ber-i‘tibâr-ı merkūm kırk iki buçuk sehmi benimle sulbiye kebîre kızı karye-i merkūmede sâkine Râziye Hatun’a mevrûse olmuş iken mezbûr İsmail Yazıcı gedik-i mezkûrda olan ber-i‘tibâr-ı merkūm elli sehm hisse-i şâyi‘ayı fuzûlî zabt ve vaz‘-ı yed etmekle keff-i yed birle benim ber-i‘tibâr-ı merkūm yedi buçuk sehmimi bi’l-asâle ve kırk iki buçuk sehmden sülüsân hisseme isâbet edeni bi’l-verâse mezbûrdan taleb ederim deyü da‘vâ etdikde, ol dahi cevâbında âlât-ı lâzıme-i muharrere-i mezkûrenin ber-i‘tibâr-ı merkūm yedibuçuk sehmi müdde‘î-i mezbûr Mehmed’in ve kırk iki buçuk sehmi babası müteveffâ-yı mezbûrun yedlerinde mülkleri olduğunu ikrâr, lâkin müdde‘i-i mezbûr Mehmed Âsitâne-i aliyye’den karye-i mezbûreye vürûdunda babası mezbûr Ahmed hayatında baba sağlığında oğlunun malı olmaz diyerek gedik-i mezkûrda olan ber-i‘tibâr merkūm elli sehm hisse-i şâyi‘anın yirmi üç buçuk sehmini bana doksan dört bin akçeye ve yirmi dört sehmini gāib ani’l-meclis Molla Hasan nâm kimesneye doksan altı bin akçeye ve iki buçuk sehmini hâzır-ı merkūm Ali Efendi’ye on bin akçeye bin iki yüz on sekiz senesi Rebî‘ülevveli’nin yirmi birinci günü bey‘ ü temlik ve teslîm ve semeni olan cem‘an iki yüz bin akçeyi vech-i meşrûh üzere yedimizden tamamen ahz ü kabz edip ba‘dehû sene-i mezbûrede gāib-i merkūm Molla Hasan iştirâ eylediği yirmi dört sehm hisse-i şâyi‘anın dört sehmini yedinde ibkā ve yirmi sehmini bana seksen bin akçeye bey‘ ü temlik ve teslîm edip ol-vechile cem‘an kırk üç buçuk sehmi benim ve iki buçuk sehmi hâzır-ı mezbûrun ve dört sehmi gāib-i merkūmun yedimizde şirâen mülk ve hakkımızdır deyü sûret-i def‘de eylediği da‘vâsını makbûlü’ş-şehâde idükleri ihbâr olunan Yusuf b. Mehmed ve Osman b. Hasan ve Ahmed b. Mehmed şehâdetleriyle bi’l-muvâcehe vech-i şer‘î üzere isbât etmeğin mûcebince gedik-i mezkûrun ber-i‘tibâr merkūm kırk iki buçuk sehmi husûsunda şer‘an bey‘-i sahîh ile bey‘ olunduğu sâbit olup mâ‘adâ müdde‘î-i mezbûr Mehmed’in yedi buçuk sehmi husûsunda bey‘-i mezkûr fuzûlî olup bey‘-i sahîh olmadığı mezbûr İsmail Yazıcı ve hâzır-ı merkūma tefhîm olundukda onlar dahi mücâb ve mülzem olup ve zikr olunan yedi buçuk sehmi müdde‘-i mezbûr Mehmed’e redd ü teslîme müte‘ahhid oldukları İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu].
Fî 25 Rebî‘ülâhir sene 1223
|