İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809) cilt: 85, sayfa: 395 Hüküm no: 380 Orijinal metin no: [52b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Çavuş Mescidi Fırını ve ona bağlı Zeyrek’teki değirmen gediklerinin mutasarrıfları Küçük Ali oğlu Ahmed ve sairlerinin hisselerini Peksimatçıbaşı Ahmed Ağa’ya satmaları Çavuş mescidi fırını nizâ‘ı Ma‘rûz İstanbul’da Taşkasab kurbünde Çavuş Mescidi fırını demekle ma‘rûf bir bâb habbâz fırını ve ona merbût yine İstanbul’da Zeyrek Yokuşu dibinde câmi‘-i şerîf karşısında kâin dört horoslu bir bâb değirmen derûnunda mevcûde beyne’l-hıref gedik ta‘bîr olunur on altı re’s bârgir ve ona isâbet eden sâir âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin dört re’s bârgir hissesine mutasarrıf olan Küçük Ali oğlu Ahmed asâleten ve iki re’s bârgir hissesine mutasarrıf olan Muslı Beşe b. İlyas kendi nefsinden asâleten ve iki re’s bârgir hissesine mutasarrıf olup Âsitâne-i aliyye’de mütemekkin Marko v. Krayo ve bir re’s bârgir hissesine mutasarrıf olup Âsitâne-i aliyye’de mütemekkin Premço v. Yuvan ve bir re’s bârgir hissesine mutasarrıf olup vilâyet-i Rumeli’de Debre Kazâsı’na tâbi‘ Rika karyesinde mütemekkin Moviso v. Ziko zimmîler taraflarından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu kazâ-i mezbûr ahâlisinden Şa‘bân b. Muslı ve Mehmed Emin b. Abdi şöhretleriyle sâbit olmağla vekâleten ve birer re’s bârgir hisselerine mutasarrıfeler olup kazâ-i mezbûra tâbi‘ İştovriçe Karyesi’nde sâkine Uzun Mehmed kızı Âişe ve Derbend karyesinde sâkine kız karındaşı Havva hatunlar taraflarından kezâlik husûs-ı âtîde vekîl olduğu zâtlarını ârifân Mehmed Ağa b. Abdülkerim ve İsmail Ağa b. Abdullah şehâdetleriyle sâbit olan mezbûre Âişe Hatun’un oğlu merkūm Mehmed Emin ve ikişer re’s bârgir hisselerine mutasarrıfeler olup yine kazâ-i mezbûra tâbi‘ Çoçine? karyesinde mütemekkinler Dâye v. Yuvan ve Borço v. Melenko zimmîler taraflarından kezâlik husûs-ı âtîde vekîl olduğu mezbûrân Muslı Beşe b. İlyas ve İsmail Ağa b. Abdullah şehâdetleriyle sâbit olan mezbûr Mehmed Ağa b. Abdülkerim’den her biri meclis-i şer‘-i münîrde bâ‘isü’l-i‘lâm Peksimâdçıbaşı el-Hâc Ahmed Ağa b. İsmail tarafından husûs-ı âtîde vekîl-i müseccel-i şer‘îsi Uncular Kethudâsı es-Seyyid Mustafa Ağa b. es-Seyyid el-Hâc Mehmed Emin mahzarında Habbâzân Kethudâsı Mustafa Ağa ve bi’l-cümle nizâm ustaları hâzır oldukları hâlde bâlâda mezkûr fırın ve değirmen derûnlarında mevcûd gedik âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmeleri bizimle müvekkillerimiz merkūmûnun yedimizde iştirâken ve şâyi‘an mülk ve hakkımız iken fırın-ı mezkûr bundan akdem vukū‘ bulan harîkde muhterik ve arsasını mutasarrıfı olan gāib ani’l-meclis Rumeli kuzâtı eşrâfından Derviş Ali Efendi bahçe binâ etmekle biz dahi fırın-ı mezkûrun gediğini gāib-i mezbûra üç yüz yirmi guruş semen-i makbûza bâ-hüccet bi’l-asâle ve bi’l-vekâle bey‘ etmiş idik. El-hâletü hâzihî değirmen-i mezkûrun gedik âlât-ı lâzımesini dahi tarafeynden bi’l-îcâb ve’l-kabûl bâtten ve sahîhan bi-safkatin vâhidetin müvekkil-i merkūm el-Hâc Ahmed Ağa’ya iki bin guruşa bi’l-asâle ve bi’l-vekâle bey‘ ve temlik ve teslîm eylediğimizde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabûl edip semen-i mezkûr iki bin guruşun sekiz yüz altmış dokuz guruşunu bize def‘ ü teslîm biz dahi yedinden bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ahz ü kabz edip mâ‘adâsı olan bin yüz otuz bir guruşu bizim ve müvekkillerimiz merkūmûnun cânib-i mîrîye ol-mikdâr guruş deynimiz olmağla meblağ-ı merkūm bin yüz otuz bir guruşu cânib-i mîrîye peşînen edâ etmek üzere müvekkil-i merkūm el-Hâc Ahmed Ağa’ya bi’l-asâle ve bi’l-vekâle emir ve tarafımızdan tevkîl eylediğimizde ol dahi kabûl ve ber-vech-i muharrer edâya müte‘ahhid olmağla ba‘de’l-yevm değirmen-i mezkûr derûnunda mevcûde gedik âlât-ı lâzıme-i ma‘lûme müvekkil-i mezbûr el-Hâc Ahmed Ağa’nın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olup bizim ve müvekkillerimiz merkūmûnun aslâ ve kat‘a alâka ve medhalimiz kalmamağla mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i de‘âvîden her birimiz âharın zimmetini kabûlü hâvî bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ibrâ ve iskāt eyledik deyü ba‘de’l-ikrâr ve’t-tasdîk gedik-i mezkûr müvekkil-i mezbûr el-Hâc Ahmed Ağa’nın mülk-i müşterâsı olmağla zabt ve tasarrufu için kalemine kayd ve yedine sûret i‘tâ buyurulması iktizâ eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fî 21 Rebî‘ülâhir sene 1223.