İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810) cilt: 83, sayfa: 82 Hüküm no: 23 Orijinal metin no: [6b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kadınların kılık kıyafet ve halleriyle ilgili ferman kaydı
İstanbul Kādısı Fazîletlü Efendi
Cemî‘ zamanda tâife-i nisânın şer‘an ve kānûnen memnû‘ olan heyet ve etvâr-ı müştehiye ile esvâk ve pazarda geşt ü güzâr ve ba‘zı cevâmi‘ ve türbelerde tecemmu‘ ve tahaşşüde ibtidârları bi’l-vücûh mugāyir-i rızâ olup ale’l-husûs kudûmü takarrub eden Ramazan-ı gufrân-nişânda tâife-i nisânın etvâr-ı müşteheye ile mecma‘-ı zükûr ve ricâl olan esvâk ve cevâmi‘ ve mahâlde geşt ü güzâr ve karârları hilâf-ı rızâu’llâh envâ‘-ı fuhşiyât ve fezâhat vukū‘ ve hudûsunu mûcib ve ümmet-i Muhammed’in sıyâm hâlinde nice irtikâba mecbûriyetle böyle eyyâm-ı mübârekede mazhar-ı ecr u gufrân olmakdan men‘ ve mehcûriyetlerini müstevcib olacağına binâen tâife-i merkūmenin şer‘an ve kānûnen memnû‘ olan elbise ve kıyâfet ve etvâr-ı müşteheye ile gezdirilmemesi husûsunun men‘-i küllî ile men‘ u def‘ olunması husûsuna irâde-i seniyye müte‘allik olup ol bâbda [7a] Üsküdar ve Galata ve Eyüp kādıları efendilere hitâben beyâz üzerine başka başka fermânlar ısdâr ve tisyâr olunmuş olmağla imdi bi-mennihî te‘âlâ işbu fermân-ı âlînin vusûlünde bi’l-cümle mahallât imâmlarını huzûrunuza celb ve ihzâr edip karîbü’l-hulûl olan Ramazan-ı şerîfde tâife-i nisânın heyet-i İslâma yakışmayan kıyâfet-i müştehiye ile esvâk ve pazara çıkıp geşt ü güzâr ve cevâmi‘ ve türbelerde tecemmu‘ ve tahaşşüde ibtidâr etmemeleri ve araba ile mahall[e]lerde ve şey almak bahânesiyle bilâ-mûcib dükkânlar önünde tevakkuf ve karâr etmemeleri ve maslahatı için sokak ve çarşıya çıkmağa mecbûr olanların dahi ırz u edebiyle çıkıp beyhûde gezmeyerek işi her ne ise rü’yet ve avdet eylemeleri husûsunu mahalleleri ahâlîsine gereği gibi tefhîm ve tebyîn ve hilâf-ı irâde ve rızâ esvâk ve pazarda ve sâir memnû‘ olan mahâlde tâife-i merkūmeden etvâr-ı müştehiye ile beyhûde geşt ü güzâr ve tecemmu‘ ve karâr ederi olur ise hem kendisi ve hem zevc ve müte‘allikātının tedîbât-ı lâzımelerini icrâda iğmâz olunmayacağı mukarrer idiğini gûş-ı hûşlarına telkīn eylemelerini ifâde ve te’kîde mübâderet ve arabacı esnâfının dahi arabasına aldığı müşterisini o makūle etvâr-ı müştehiye ile beyhûde çarşı ve pazarda gezdirmemeleri ve bilâ-mûcib mecmâ‘ olan mahallerde ve dükkân önlerinde eğlendirmemeleri husûsunu zâbitlerine etrâfıyla tenbîhe mübâderet ve siz dahi ale’d-devam nezâret birle işbu irâdenin emr-i istikrârına himmet eyleyesiz deyü buyruldu.
Fî 22 Ş sene [1]217
|