.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810)
cilt: 83, sayfa: 93
Hüküm no: 33
Orijinal metin no: [10b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Tekirdağ’da daha önce fermanla kapatılmış olan çeşitli vakıflara ait 16 adet yağhanenin yeniden açılmasına izin verildiği

Tekfurdağı’nda bâ-emr-i âlî sedd ü bend olunan yağhânelerin küşâdı için fermân-ı âlî.

Kıdvetü’n-nüvvâbi’l-müteşerri‘în Tekfurdağı Kazâsı Nâibi Mevlânâ -zîde ilmühû- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olucak ma‘lûm ola ki

Âsitâne-i aliyyemde vâki‘ tahin ve şîrugancı esnâfı Tekfurdağı kasabasında kadîmü’l-eyyâmdan beri ancak beş aded şîruganhâne [var] iken birkaç seneden beri şîruganhâne ve gerek bakkāl dükkânları derûnlarında ihdâs eyledikleri yağhâneler yirmi sekize ve otuza iblâğ olunmağla ol havâlîde hâsıl olan susamın cümlesini i‘mâl ve bir mikdârını Âsitâne-i aliyyeme irsâl, mâ‘adâsını etrâf u eknâf[d]a telef eylemeleri Dârü’s-saltanati’s-seniyye’m sekenesinin tahin ve şîrugan husûsunda muzâyakalarını mûcib bir keyfiyetdir diyerek mücerred kendi menfa‘atleri zımnında hilâf-ı vâki‘ inhâlarına mebnî kasaba-i mezbûrede kâin kadîm olan yağhânelerden ancak on iki bâb yağhâne alâ-hâlihî terk, mâ‘adâsı muhdesdir deyü bundan akdem sedd ü bend olunmuş olmağla zikrolunan yağhâneler cevâmi‘-i şerîfe ve suyolları evkāfı müsakkafâtından olup icâreden mu‘attal ve mürtezika-i vakfın hasârını müstelzimdir deyü küşâdını istirhâm eylediklerine binâen sûret-i keyfiyeti mahâllinden bâ-fermân-ı âlî isti‘lâm olundukda sen ki Mevlânâ-yı mûmâ-ileyh Hâfız Ahmed -zîde ilmühû-sun, Südde-i sa‘âdetime vârid olan i‘lâmın hülâsasına nazar ve esnâfdan bu tarafda olanları ihzâr ve nizâm-ı kavîye rabt ile sûret-i münâsibini i‘lâm eyleyesin deyü sâdır olan <> emr-i âlîye imtisâlen Tekfurdağı şîrugancılarından Âsitâne-i aliyyede bulunan Yanaki v. Anton ve Tanaş v. Arhondi nâm zimmîler meclis-i şer‘a ihzâr olundukda kasaba-i merkūmede kâin sâlifü’z-zikr sedd ü bend olunan yağhânelerden Yahûd Bayırı’nda el-Hâc Hürmüz Câmi‘-i şerîfi imâmına ve müezzinine meşrûta bir bâb yağhâne ve Köprübaşı’nda Baykuş Câmi‘-i şerîfi imâmına ve müezzinine meşrûta Tanaş’ın müste’cir olduğu bir bâb ve müteveffâ Abdüllatif Efendi Vakfı’ndan Kömür Pazarı’nda suyollarına meşrûta Yanaki’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Hamamönü’nde yine müteveffâ-yı merkūmun Vakfı’ndan imâma meşrûta Yorgi’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Sirozî el-Hâc Mustafa Ağa Nakşibendî fukarâsı ta‘âmiyesine meşrûta Çukurçeşme kurbünde Angeli’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Ahmed Efendi’nin Hasan Efendi Câmi‘-i şerîfine ve mahalle tekâlîfine meşrûta Mizo zimmînin müste’cir olduğu Peştemalcioğlu Çeşmesi kurbünde bir bâb ve Sarmısakcı Câmi‘-i şerîfi Vakfı’ndan Araba Pazarı’nda Todori’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Sefer Çavuş Vakfı’ndan yine Araba Pazarı’nda Mihal’in müste’cir olduğu bir bâb ve Kara Ahmedzâde Vakfı’ndan Kömür Pazarı’nda Ali Ağa tasarrufunda bir bâb ve Halime Hatun Vakfı’ndan Penbe Pazarı’nda Todori’nin müste’cir olduğu bir bâb ve İvazzâde Vakfı’ndan Tuzhâne kurbünde Arabacıoğlu Panayot’un müste’cir olduğu bir bâb ve Şa‘bânzâde Vakfı’ndan suyollarına meşrûta Penbe Pazarı’nda Argiri’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Süleyman Çavuş Vakfı’ndan Kürdler Hanı ittisâlinde Dimitraki’nin müste’cir olduğu bir bâb ve Şadırvan kurbünde Kaludi ve Sarandi tasarruflarında iki bâb ve yine Araba Pazarı’nda Aci Tanaş’ın müste’cir olduğu bir bâb cem‘an on altı bâb yağhâneler muhdes olmayıp ez-kadîm yağhâne olup hâsıl olan tahin ve şîruganın bir dirhemi telef ve zâyi‘ olmayıp kasaba-i merkūmede kifâyet mikdârından ziyâdesi Âsitâne-i aliyyeye irsâl ve icârât-ı hâsılası bâlâda zikrolunan evkāf-ı şerîfenin vezâif ve levâzım-ı sâirelerine sarf olunagelip mesdûd kaldığı sûretde evkāf-ı mezkûre ve mürtezikalarına hasâreti müstelzim olacağı ve Âsitâne-i aliyyede şîrugancı esnâfının îrâd eyledikleri a‘zâr-ı vâhiyeleri mücerred kendi intifâ‘larını mutazammın olduğu beyânıyla sâlifü’z-zikr on altı bâb ve mukaddemâ bâ-emr-i âlî ibkā olunan on iki bâb cem‘an yirmi sekiz bâb yağhânelerden mâ‘adâ fîmâ-ba‘d [11a] yağhâne ihdâs ve küşâd olunmamak üzere mesûllerine müsâ‘ade-i aliyye erzânî buyurulması niyâzında olduklarını mübeyyin olduğundan gayri yağhâne mutasarrıflarından zimmiyân-ı mesfûrân dahi kasaba-i mezbûre ve havâlîsinde hâsıl olan susamın bir senede kifâyet edecek mikdârından ziyâdesini Âsitâne-i aliyyeye irsâl etmek üzere ta‘ahhüd etmeleriyle bu sûret Âsitâne-i aliyyede kâin helvâcı esnâfına ve gerek Dârü’s-saltanati’s-seniyye fukarâsına her vechile enfa‘ ve bâ-husûs men‘-i inhisâr-ı bey‘ u şirâyı mutazammın şeref-yâ[f]te-i sudûr olan hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûna muvâfık olmağla -El-kadîmü yütrakü alâ-kıdemihî- mefhûmu üzere evkāf-ı mezkûreyi sıyâneten zikrolunan on altı bâb yağhânenin ke’l-evvel küşâdı re’ye muvâfık, mesdûdiyet kaydı terkīn birle küşâdı için izni hâvî tuğrâ-yı garrâ ile mu‘anven bir kıt‘a emr-i âlî-şânım i‘tâsını hâlâ İstanbul Kādısı akzâ kuzâtü’l-Müslimîn Mevlânâ İbrahim Selim -zîdet fezâilühû- i‘lâm etmekle i‘lâmı mûcebince mukaddemâ verilen emrin kaydı terkīn ve mesdûd olan dekâkînin küşâdı fermânım olmağın imdi sen ki mevlânâ-yı mûmâ-ileyhsin, mevlânâ-yı mûmâ-ileyhin i‘lâmı mûcebince mukaddemâ verilen emrin kaydı ref‘ ü terkīn ve mesdûd olan dekâkînin küşâdına izin ve ruhsat-ı seniyyem erzânî kılındığı ma‘lûmun oldukda ber-minvâl-i muharrer amel ve hareket ve fîmâ-ba‘d esnâf-ı mezkûrları kaydı murakkan emre mebnî bî-vech müdâhale ve nizâ‘ ettirilmemek bâbında fermân-ı âlî-şânım sâdır olmuşdur. Buyurdum ki: Hükm-i şerîfimle vusûl buldukda bu bâbda vech-i meşrûh üzere şeref-yâfte-i sudûr olan fermân-ı vâcibü’l-ittibâ‘ ve lâzımü’l-imtisâlimin mazmûn-ı itâ‘at-makrûnuyla amel ve hareket ve hilâfından tehâşî ve mücânebet eyleyesin. Şöyle bilesin alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasın.

Tahrîren fi’l-evâhiri şehri Muharrem sene [1]218

Kostantıniyyeti’l-mahrûse