.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810)
cilt: 83, sayfa: 191
Hüküm no: 98
Orijinal metin no: [43b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Gedik nizamı

Gedik nizâmına dâir.

Âsitâne-i aliyyede ve Bilâd-ı Selâse’de ve ba‘zı bilâd-ı sâirede el-yevm umûm-ı belvâ kabîlinden olup beyne’n-nâs şâyi‘ ve mütedâvil olan gedik maddesi hilâf-ı fetvâ-yı şerîfe gedik ashâbı emlâk-i ibâda bilâ-mûcib müşâreket ile gasb-ı emvâl-i ibâd kabîlinden emr-i gayr-ı müstahsen ise dahi erzâk makūlesi olan nân ve lahm ve bakkāl emti‘ası ve bunlara makīs olan eşyâ bey‘ olunur dekâkînde müste’cirleri âriyetî olup vakitli vakitsiz duhûl ve hurûc ederek eşyâ-yı merkūme ale’d-devam bulunmayıp ol takrîb ibâdullâha mûcib-i ıztırâr olduğu zâhir olduğuna binâen ancak nef‘an li’l-ibâd bu makūle dekâkînde gedik i‘tibârı ve aklâm-ı Pâdişâhîye kaydolunmağı Devlet-i Aliyye ihtiyâr etmiş olup giderek emvâl-i mîrîyyeye müte‘allik olan eşyâ dahi emvâl-i mîrîyye muhâfazasını zerî‘a ittihâz ederek duhancılar ve enfiyeciler ve giderek emsâl olarak berberler ve kumaşcılar ve han odaları [44a] ve sâir aklâm-ı Pâdişâhîye kaydı nâ-revâ katı çok nesneler kaydolunduğundan mâ‘adâ bâ-evâmir-i aliyye kat‘an ihdâsı memnû‘âtdan olan kahvehâne gedikleri dahi kaydolunarak ve mukayyed gediklere kıyâs ederek her tarafda havâyî gedikler ihdâsı ve gâh hüccet ve gâh esnâf kethudâları tezkireleri ile bey‘ u şirâ ve gedik ashâbından biri fevt olsa terekeden addolunarak tevârüs ve vârisi olmayanların cânib-i Beytü’l-mâl’den zabt ve füruht olunarak ve hükkâm dahi gâh, gedik âlât-ı lâzımeden ibâret olup emvâl-i menkūle makūlesinden olmağla bey‘ u şirâsı ve zımnında vâkı‘a olan de‘âvîsi sahîhadır ve gâh, gedik hilâf-ı şer‘dir, deyü adem-i i‘tibâr ile ba‘zı gedik ashâbının iştirâ için verdikleri akçeleri dahi meskûtün-anh kalmağla telef olarak fi’l-hakīka gerek ashâb-ı emlâk ve gerek erbâb-ı gedik gûnâ-gûn mutazarrır olmakda idikleri zâhir ü âşikâr olup bu husûsu bir hüsn-i râbıtaya tevsîk ile ibâdullâhı bu makūle hasâretden vikāye emr-i vâcibü’l-ihtimâm olmağla fîmâ-ba‘d bâlâda tahrîr ve tafsîl olunduğu vechile habbâz fırını ve kasab ve bakkāl ve mumcu ve sâde revgancı ve zeyt ve bezir ve şîrugan yağcıları veyâhûd Vakf-ı hümâyûna ilhâk için irâde-i aliyye ta‘alluk eden mevâddın müceddeden aklâma kaydı için iki sahlı fermân-ı âlî sâdır olmadıkça kaydolunmamak ve mukaddemâ kaydolunmuş olanlara bu târihe gelince ne vechile mu‘âmele olunagelmiş ise yine ol vechile mu‘âmele olunmak ve işbu ta‘dâd olunan mevâddan gayri dükkân ve oda ve sâirinin aklâma kaydı için iki sahlı fermân-ı âlî sâdır olur ise veyâhûd kaydı irâdesiyle i‘lâm ve arzuhâl takdîm olunup emsâli suâl olundukda pençe ve sahh-ı âlî olur ise dahi aklâm emsâl derkenâr etmeyip derkenârdan memnû‘iyetlerini sarâhaten cevâb tahrîr eylemek ve işbu târihden sonra hudûs eden havâyî gediklere kat‘an i‘tibâr etmeyip mahâkimde terâfu‘ları zuhûrunda gedik ashâbının dükkân derûnunda mâl addolunur eşyâsı her ne ise ahz edip ber-mûceb-i fetvâ-yı şerîfe ashâb-ı mülke mülklerini teslîm ile tenbîh ve ashâb-ı gedikden biri fevt oldukda gediği terekeden addolunmayıp kezâlik ancak mâlik olduğu eşyâsı veresesine teslîm ve gedik için mülk sahibine akçe vermiş ise ber-muktezâ-yı şer‘-i şerîf ashâb-ı emlâkden gedik semeni olmak üzere verdiği akçe istirdâd ve mülk sahibine mülkü teslîm ettirilmek, kezâlik târih-i merkūmdan mukaddem olan havâyî gediklere ez-kadîm olunagelen mu‘âmele icrâ olunmak husûsları muvâfık-ı re’y-i âlî ise ol vechile mahâkim ve aklâma hitâben fermân-ı âlî sudûru iktizâ eylediğini hâlâ İstanbul Kādısı Emin Paşazâde fazîletlü Mehmed Emin Beyefendi hazretleri memhûren i‘lâm etmekle i‘lâmı mûcebince Başmuhâsebe’ye kayd ve iktizâ eden mahâkim ve aklâma li-ecli’l-kayd ilmühaber i‘tâ olunmak bâbında fermân-ı âlî sâdır olmağın mûcebince kaydolunup sâir iktizâ eden mahallere ilmühaberleri verilmekle İstanbul Kādısı fazîletlü Efendi hazretleri sicillâtına dahi işbu ilmühaber verildi.

Fî 12 R sene [12]20