İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810) cilt: 83, sayfa: 350 Hüküm no: 240 Orijinal metin no: [91b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
İstanbul, Karagümrük ve Galata’ya gelen pamuk, kozalı pamuk ve pamuk ipliğinden Penbe (Pamuk) Rüsumu Mukataası için alınacak resmlere dair nizâm
Akzâ kuzâtü’l-Müslimîn, evleyi vülâti’l-muvahhidîn, ma‘âdineyi’l-fazli ve’l-yakīn, râfi‘ayi a‘lâmi’ş-şerî‘ati ve’d-dîn, vâriseyi ulûmü’l-enbiyâi ve’l-mürselîn, el-muhtassaynı bi-mezîd-i inâyeti’l-Meliki’l-mu‘în İstanbul ve Galata kādıları -zîdet fezâilühümâ- ve iftihârü’l-emâcid ve’l-ekârim, câmi‘ü’l-mahâmid ve’l-mekârim, el-muhtassu bi-mezîd-i inâyeti’l-Meliki’d-dâim Dergâh-ı mu‘allâm kapıcıbaşılarından İstanbul Gümrüğü Emîni Hasan -dâme mecduhû- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olucak ma‘lûm ola ki
Memâlik-i mahrûsemin Penbe Rüsûmu Mukāta‘ası mülhakātından İstanbul ve Karagümrük ve Galata’ya etrâf u eknâfdan bilâ-tezkire tevârüd eden penbenin beher vakıyyesinden birer para ve rişte-i penbeden ikişer para ve kozalı penbeden birer akçe resm alınmak ve resm-i mezkûr bâyi‘i tarafından cânib-i mîrî için ahz ve tahsîl olunmak ve iştirâ edenler gerek Müslimân ve gerek kefere emînin tezkiresiyle iştirâ edip emînin edâ tezkiresi olmadıkça iskele ve sâir mahallerden gerek Müslimân ve gerek kefere sefînelerine vaz‘ ve tahmîl olunmamak ve yük bağlanmamak ve penbe ashâbından mücerred resmin vermemek için [92a] birer bahâne ile mu‘ayyen olmayan mahfî mahallerden imrâr edenler ele girdikde ikişer kat resm-i mîrîleri zecren-leh tahsîl olunmak üzere mukaddemâ tanzîm olunmakdan nâşî resm-i mezkûrun edâ ve teslîminde kat‘an tereddüd ve muhâlefet îcâb etmez iken bu esnâda ba‘zı kimesneler hilâf-ı rızâ-yı aliyyem ve mugāyir-i şurût Mukāta‘a-i merkūme rüsûmunun edâsında tereddüd ve muhâlefet ve resm-i mezkûr muhdesâtdan olup bu esnâda ref‘ olunan yapağı ve tiftik ve mazu ve boya resmleri misillü ref‘ olunmuşdur diyerek özür ve illet serdiyle vâridât-ı mukarrere-i mîrîyyenin kesr ve ta‘tîline cesâret eyledikleri tahkīk ve istihbâr olunmakdan nâşî zikrolunan Rüsûm-ı Penbe Mukāta‘ası muhdesâtdan olmayıp vâridât-ı kadîme-i mîrîyyeden olduğuna binâen o makūle beyhûde özür ve illet îrâdıyla rüsûm-ı mezkûrenin bir akçesinin geriye kaldığına rızâ-yı şâhânem olmamağla ba‘d-ezîn her kim o misillü hâlât ve harekâta cesâret edenler olur ise ma‘rifet-i şer‘le men‘ olunarak Gümrük emîni mûmâ-ileyh ma‘rifetiyle ber-mûceb-i şurût îcâb eden rüsûmu yerlü yerinden cem‘ ve tahsîl olunmak üzere bundan akdemce emr-i şerîfim ısdâr olunmuş idi. Dersa‘âdet’ime penbe ve rişte-i penbe getiren ehl-i İslâm tüccârının mübârek Rikâb-ı kamer-tâb-ı mülûkâneme ref‘ ve takdîm eyledikleri iki kıt‘a arzuhâlleri mefhûmunda bunlar öteden beri etrâf u eknâfdan mübâya‘a ile ibâdullâha füruht etmek için Dersa‘âdet’ime getirdikleri penbenin beher kıyyesinden birer akçe ve rişte-i penbenin beher kıyyesinden ikişer akçe resm alınır iken mugāyir-i şurût-ı kadîm penbenin beher kıyyesine ikişer akçe zam ile birer para ve rişte-i penbenin beher kıyyesine dörder akçe zam ile ikişer para ve kozalı penbenin beher kıyyesinden müceddeden birer akçe resm alınmak üzere iki yüz yedi târihinde tanzîm olunup ol vakitden beri nizâm-ı mezkûr üzere ahz ve tahsîl olunageldiğinden bu keyfiyet hem ibâdullâha mazarrâtı mûcib ve hem tüccâr-ı merkūmenin mağdûriyet ve perîşânlıklarını müstevcib olduğunu beyân birle rahmen li-hâlihim Âsitâne-i sa‘âdetime ehl-i İslâm yediyle bilâ-tezkire tevârüd eden penbeden bilâ-zam kadîmi üzere resm alınıp ziyâde mutâlebe olunmamak için bir kıt‘a emr-i şerîfim ısdârı husûsunu inhâ ve istirhâm etmeleriyle memâlik-i mahrûsemde bey‘ u şirâ olunan penbenin şurût-ı cedîde üzere beher kıyyesinden birer para ve rişte-i penbenin beher kıyyesinden ikişer para ve kozalı penbeden birer akçe tahsîl olunmak ve Dersa‘âdet’ime zimmî tâifesinden bilâ-tezkire penbe getiren olur ise yine ol vechile tahsîl ve bilâ-tezkire ehl-i İslâmdan getirdiklerinde kadîmi üzere penbeden bir ve rişte-i penbeden iki akçe resm alınıp ziyâde alınmamak ve ehl-i İslâmdan Dersa‘âdet’ime getirip kadîmi vechile resmini verdikden sonra diyâr-ı âhara götürmek murâd eder ise yine şurût-ı cedîde vechile resm alınmak üzere tanzîm olunmak bâbında sâdır olan fermân-ı âlî-şânım mûcebince Hazîne-i âmirem defterlerine mürâca‘at olundukda; memâlik-i mahrûsemin Penbe Rüsûmu Mukāta‘ası mülhakātından İstanbul ve Karagümrük ve Galata’ya etrâf u eknâfdan bilâ-tezkire tevârüd eden penbe rüsûmu iki yüz yirmi iki ve yirmi üç senelerine mahsûben zabt ve tahsîl olunmak üzere senevî altı bin iki yüz elli guruş bedel-i iltizâm ile Gümrük Emîni mûmâ-ileyhe der-uhde olunduğu ve rüsûm-ı mezkûre muhdesâtdan olmayıp vâridât-ı kadîme-i mîrîyyeden olduğuna binâen rüsûmâtın cem‘ ve tahsîline muhâlefet ederi olur ise ma‘rifet-i şer‘le men‘ u def‘ olunarak Emîn-i mûmâ-ileyh ma‘rifetiyle ber-mûceb-i şurût îcâb ve iktizâ eden rüsûm-ı mîrîyyenin yerlü yerinden cem‘ ve tahsîli için emr-i şerîfim verildiği ba‘de’l-ihrâc muktezâsı suâl olundukda; memâlik-i mahrûsemde bey‘ u şirâ olunan penbe ve rişte-i penbe rüsûmu mukaddemâ tanzîm olunan şurût-ı cedîde üzere tahsîl olunup Âsitâne-i sa‘âdetime zimmî tâifesinden bilâ-tezkire penbe getiren olur ise yine ol vechile tahsîl olunmak ve bilâ-tezkire ehl-i İslâmdan Âsitâne-i sa‘âdetime getirdiklerinden kadîmi üzere resmini verdikden sonra diyâr-ı âhara götürmek murâd ederler ise yine resm-i cedîde üzere penbeden birer para ve rişte-i penbeden ikişer para resm alınmak üzere tanzîmine fermân-ı âlî-şânımla irâde-i seniyyem ta‘alluk etmiş olmağla bu sûretde ancak Âsitâne-i sa‘âdetime ehl-i İslâm yediyle bilâ-tezkire tevârüd eden penbenin beher kıyyesinden bilâ-zam kadîmi üzere birer akçe ve rişte-i penbeden ikişer akçe resm alınıp ziyâde alınmamak ve ehl-i İslâmdan Âsitâne-i sa‘âdetime penbe getirenler kadîmi vechile resmini edâ eylediklerinden sonra penbelerini diyâr-ı âhara götürmek murâd edenlerden yine resm-i cedîde üzere birer para ve rişte-i penbeden ikişer ve kozalı penbeden birer akçe resm-i mîrîlerini edâ ve teslîm eylemeleri şartıyla mukaddem verilen emr-i şerîfim meâli bast olunarak siz ki mevlânâ-yı mûmâ-ileyhimâsız, sizlere hitâben emr-i şerîfim ısdâr ve Darbhâne-i âmirem ve Gümrük defterlerine ilmühaberleri verilmek iktizâ-yı nizâmından idiği Mâlikâne’den derkenâr olunmağla [92b] derkenârı vechile tanzîmi husûsu bâ-takrîr sâdır olan fermân-ı âlî-şânımla mahâlline kayd ile iktizâ eden mahallere ilmühaberleri verilmekle imdi vech-i meşrûh üzere amel olunmak bâbında fermân-ı âlî-şânım sâdır olmuşdur. Buyurdum ki: Hükm-i şerîfim vardıkda bu bâbda vech-i meşrûh üzere şeref-yâfte-i sudûr olan işbu emr-i şerîf-i âlî-şânımın mazmûn-ı münîfi birle âmil olup hilâfına rızâ ve cevâz göstermeyesiz. Şöyle bilesiz alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasız.
Tahrîren fi’l-yevmi’r-râbi‘ ve’l-işrîn [min]-şehri Receb sene isnâ [ve] işrîn ve mieteyn ve elf.
Be-makām-ı Kostantıniyye
|