İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 59 Hüküm no: 11 Orijinal metin no: [2b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Zübeyde Hatun bt. Abdurrahman’ın, kahve dükkânı ihtilafında Seyyid İsmail Ağa b. Hüseyin ile sulh oldukları Üsküdar’da Bulgurlu’da kahve dükkânı nizâ‘ı Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki] Mübârek rikāb-ı kamer-tâb-ı hüsrevâneye takdîm-i arzuhâl eden zâtı mu‘arrefe Zübeyde Hatun bt. Abdurrahman nefsinden asâleten ve ze[v]ci el-Hâc Ebûbekir Ağa b. el-Hâc Mehmed b. Abdullah tarafından husûs-ı âtîde vekîl-i şer‘îsi olmağla vekâleten bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr nezâret-i hazret-i Şeyhülislâm -sellemehü’s-selâmî-de âsûde evkāf müfettişi müderrisîn-i kirâm-ı zevi’l-ihtirâmdan Kütahyevî Ömer Efendizâde fazîletlü es-Seyyid Mehmed Ârif Efendi tarafından mürsel Kâtib es-Seyyid Mehmed Halim Efendi hâzır olduğu hâlde evvel Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı lâmi‘u’n-nûr Hazret-i Sadr-ı a‘zamîde ve ba‘dehû bi’t-terâzî du‘âhânemizde ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde Tütüncü es-Seyyid İsmail Ağa b. es-Seyyid Hüseyin muvâcehesinde merkūm es-Seyyid İsmail Ağa medîne-i Üsküdar muzâfâtından Bulgurlu nâm mahalde Kısıklıçeşmesi karşısında sebzevâtçı dükkânına muttasıl nezâret-i hazret-i müşârun-ileyhde âsûde evkāfdan merhûm el-Hâc Ahmed Paşa vakfından bâ-temessük-ı mütevellî bi’l-icâreteyn mutasarrıfe olduğum dört kepenk bir bâb kahveci dükkânında şehriye üç guruş kirâ ile müşâhereten müstecirim olup lâkin ben bu esnâda dükkân-ı mezbûru mütevellîsi izniyle menzil binâ etmek murâd eylediğimden merkūm ile işbu târih-i i‘lâm-ı şehri gāyetine muzâfen fesh-i akd-i icâre etmemle dükkân-ı mezkûru gāyet-i şehr-i mezkûrda tahliye ve bana teslîme merkūm es-Seyyid İsmail Ağa’ya tenbîh olunması murâdımdır deyü da‘vâ eylediğimde merkūm es-Seyyid İsmail Ağa cevâbında dükkân-ı mezkûr senin zevcin ve müvekkilin merkūm Ebûbekir Ağa’nın bâ-temessük-ı mütevellî bi’l-icâreteyn taht-ı tasarrufunda olmağla dükkân-ı mezkûru on bir sene mukaddem bana kirâ-yı merkūm mukāvelesinde îcâr ve havâyi gediğini dört yüz semen-i makbûza bey‘ etmekle ben dahi zikr olunan dükkânı tütüncü dükkânı olmak üzere ol târihde kethüdâ defterine [kayd] ettirdüp ve dükkân-ı mezkûru müvekkil-i merkūmun emriyle mâlımdan bin beş yüz guruşdan mütecâviz meblağ sarfıyla küllî ta‘mîr etmişdim deyip dükkân-ı mezkûru bana teslîmden imtinâ‘ ve ol vechile beynimizde ba‘de’l-münâza‘a bâ-tavassut-ı muslihîn beynimiz ıslâh olunup mezbûr es-Seyyid İsmail Ağa meblağ-ı mezkûr dört yüz guruşu zevcim müvekkil-i mezbûrdan geri alıp ve masrûf-ı mezkûr bin beş yüz guruş mutâlebesine müte‘allika âmme-i da‘vâdan zevcim müvekkil-i merkūmun zimmetini kabûlü hâvî ba‘de’l-ibrâ el-yevm dükkân-ı mezkûr derûnunda mevcûde olan bir peştahta ve yedi tütün çubuğu ve bir çubuk teli ve üç kahve ibriği ve bir kürek ve bir kahve kutusu ve on fincan ma‘a tonbak seri? dahi yüz guruş semen-i makbûza bâtten ve sahîhan bi-safka-i vâhide bana bey‘ ve temlîk ve teslîm ben dahi yedinden iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabûl etmemle merkūm İsmail Ağa fîmâ ba‘d zikr olunan husûsda ve işbu târih-i i‘lâma gelince sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allika âmme-i da‘vâdan benim zimmetimi dahi ibrâ-i âm ile kabûlü hâvî ibrâ ve iskāt edüp bu vechile külliyen kat‘-ı nizâ‘ eyledik dediğini merkūm es-Seyyid İsmail Ağa tasdîk ve vekâlet-i mezbûru gāyet-i şehr-i mezkûrda merkūme Zübeyde Hatun’a teslîme ta‘ahhüd eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.] Fî 22 L sene 1236