.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822)
cilt: 86, sayfa: 120
Hüküm no: 85
Orijinal metin no: [19a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Tahtakale’deki Ayasofya-i Kebîr vakfından icâreli fesci dükkânlarının, fesci esnafı tarafından tamir ettirilmesi gerektiği

Fescilerin oda nizâ‘ı

Mukābele şüd

Ma‘rûz dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki

Mübârek rikāb-ı kamer-tâb-ı hüsrevâneye takdîm olunan işbu arzuhâlde zikr olduğu Ayasofya-i Kebîr vakfından cibâyet-i Tahtakale’de vâki‘ tahtında Çiçekçibaşı mahzeni ve dekâkîn-i sâireyi ve fevklerinde iki kat olarak yirmi iki bâb odayı müştemil ve başmuhâsebe kaleminde mukayyed fermân-ı âlîşân mûcebince kadîmden berü fesci esnâfı sâkinler oldukları şehriye doksan akçe icâreli bir bâb kârgîr handa bâ-temessükât-ı mütevellî hisse-i ma‘lûmesine bi’l-icâreteyn mutasarrıf olan ashâb-ı arzuhâlden el-Hâc Mahmud Ağa b. Mahmud ve asâleten ve kezâlik hisse-i ma‘lûmesinin mutasarrıfı Ebûbekir Efendi b. Osman b. Abdullah tarafından husûs-ı âtîde vekâleti merkūm Mahmud Ağa ve es-Seyyid Hasan Ağa b. Hüseyin şehâdetleriyle sâbit olan es-Seyyid Mehmed Efendi b. Ali vekâleten ve kezâlik hisse-i ma‘lûmesinin mutasarrıfı es-Seyyid Hasan b. Hüseyin asâleten kezâlik ve hisse-i ma‘lûmesinin iştirâken mutasarrıfeleri Şerîfe Emine ve Şerîfe Âişe Hanımlar bintey el-Hâc Mehmed Efendi b. Abdullah taraflarından husûs-ı âtîde vekîlleri olduğu bi’l-ma‘rifeti’ş-şer‘iyye zâtlarını ârifân es-Seyyid Mehmed Efendi b. Ali ve merkūm el-Hâc Mahmud Ağa şehâdetleriyle sâbit olan mezbûr es-Seyyid Hasan Ağa vekâleten ve kezâlik hisse-i ma‘lûmesinin mutasarrıfesi Şerîfe Ümmügülsüm Hanım bt. Abdurrahman b. Abdullah tarafından husûs-ı câi’z-zikrde vekâleti es-Seyyid Mehmed Efendi b. Ali ile merkūm el-Hâc Mahmud şehâdetleriyle sâbit olan el-Hâc Ali b. Ali vekâleten ve kezâlik hisse-i ma‘lûmesinin mutasarrıfı Ahmed Ağa b. Ahmed asâleten bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr Haremeyn-i şerîfeyn müfettişi mevâlî-i izâmdan Fazîletlü Hatîbzâde es-Seyyid Mehmed Derviş Efendi hâzır olduğu hâlde evvelâ bi’d-defa‘ât Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı lâmi‘u’n-nûr-ı Hazret-i Sadr-ı azamîde ve ba‘dehû müfettiş-i mûmâ-ileyh tarafından mürsel Kâtib es-Seyyid Mehmed Eşref Efendi ile Ayasofya-i kebîr Vakfı’nın mütevellîsi Mehmed Tahir Efendi tarafından mürsel vekîli Câbî-i vakf Mehmed Râşid Efendi b. Hâfız Ahmed hâzır oldukları hâlde du‘âhânemizde ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde fesci esnâfından olup han-ı mezkûrun hisse-i ma‘lûmesine mutasarrıf olan kethüdâ Kasım Ağa b. el-Hâc Mehmed Said b. Receb ve hisse-i ma‘lûmesinin mutasarrıfı Süleyman Ağa b. el-Hâc Yusuf ile karındaşı Said Ağa ve merkūm Süleyman Ağa’nın ve esnâf-ı merkūmeden Ahmed b. Salih b. Yunus ve el-Hâc Yahya b. el-Hâc Ahmed b. Abdurrahman ve Mehmed b. Salih Hevâmi‘? ve Salih b. el-Hâc Mehmed Ervâmî? ve Süleyman b. Osman b. Nehfât ve Mehmed b. Ramazan ve Said b. Şa‘bân b. Molla İsa ve Salih b. el-Hâc Yahya b. Said ve Ahmed b. Süleyman b. el-Hâc () ve Said b. Süleyman b. Nazleyn? ve Ahmed b. el-Hâc İyad ve Kasım ve Yusuf ibney el-Hâc Mehmed el-Kankûd ve Kasım b. Mehmed Reyhan ve el-Hâc Feyzullah b. Rahume b. Yahlef ve Said b. Mazuz ve Salim b. Ahmed Reyhan ve Ömer b. Mesud b. Nehafat ve Ömer b. Salih b. Tebyat muvâcehelerinde han-ı mezkûrun fevkānî odalarında emr-i âlîşân-ı merkūm mûcebince müddet-i medîdeden berü Zemîn-i Mağrib ahâlîsinden fesci esnâfı zikr olunan odaları mâllarından ta‘mîr etmek şartıyla derûnlarında sâkinler olup kirâ-yı kadîmlerini mutasarrıflarına mâh be-mâh bilâ-ezâ edâ ettikçe mutasarrıfları taraflarından bilâ-mûceb ihrâc teklîfiyle rencîde olunmamaları şürût-ı nizâmlarından ise de bu esnâda han-ı mezkûrun tarîk-i caddeye nâzır dört bâb odasına vehn târi olup bağteten inhidâmı meczûm ve münhedim olduğu takdîrce tahtında olan dekâkîne ve husûsan mârreye mazarrâtı derkâr olup ve esnâf-ı merkūme külliyen ta‘mîr ve tecdîdden imtinâ‘ etmeleriyle kendilerini han-ı mezkûrdan külliyen ihrâc ve sâlifü’l-beyân odaları hedm ile müceddeden heyet-i asliyesi üzere binâ murâd eylediğimizde onlar dahi emr-i âlîşân-ı mezkûra ibtinâen külliyen hurûcdan ibâ etmeleriyle ol vechile beynimizde münâza‘a vâkı‘a olmuşdu el-hâletü hâzihî beynimiz ıslâh olunup her birimiz bâlâda tafsîl ve beyân olunduğu vech üzere şehriye doksan akçe icâreli han-ı mezkûrun zirinde vâki‘ sâlifü’l-beyân çiçekçibaşı mahzeni ve dekâkîn-i sâiresini bâ-re’y-i mütevellî şehriye kırk beş akçe icâre ile bizim ve müvekkilûn-ı merkūmûnun uhdelerinde ba‘de’l-ibkā fevkinde kâin şehriye kırk beş akçe icâre tahsîs olunan mârrü’l-beyân odalardan bizim ve müvekkilûn-ı merkūmûnun hisse-i ma‘lûme-i mezkûremizi nef‘an li’l-vakf şehriye kırk bir buçuk akçe icâre i‘tibâriyle iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde müşterikimiz merkūm [19b] Kethüdâ Kasım Ağa’ya ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūmân Süleyman Ağa ve Said Ağa’ya ve yirmi akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Ahmed b. Salih’e ve bir buçuk akçe icâreli hissesini üç yüz doksan bir buçuk guruş bedel mukābelesinde merkūm el-Hâc Yahya’ya ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde mezbûr Mehmed b. Salih’e ve dört buçuk akçe icâreli hissesini bin üç yüz beş guruş bedel mukābelesinde mezbûr Salih b. el-Hâc Mehmed’e ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde mezbûr Süleyman b. Osman’a ve iki akçe icâreli hissesini altı yüz elli iki buçuk guruş bedel mukābelesinde merkūmân Mehmed b. Ramazan ve Said b. Şa‘ban’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Salih b. el-Hâc Yahya’ya ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Ahmed b. Süleyman’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde mezbûr Said b. Süleyman’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde Ahmed b. el-Hâc İbad’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūmân Kasım ve Yusuf’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Kasım b. Mehmed Reyhan’a ve iki akçe icâreli hissesini altı yüz elli iki buçuk guruş bedel mukābelesinde merkūm el-Hâc Feyzullah’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi guruş bedel mukābelesinde mezbûr Said b. Mağzud’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Salih b. Ahmed ve üç buçuk akçe icâreli hissesini bin kırk dört guruş bedel mukābelesinde mezbûr Ömer b. Mesud’a ve iki akçe icâreli hissesini beş yüz yirmi iki guruş bedel mukābelesinde merkūm Ömer b. Salih’e her birimiz asâleten ve vekâleten mütevellî vekîli hâzır-ı merkūm re’y ve ferağ-ı mu‘teber-i kat‘î ile ferağ ve tefvîz eylediğimizde onlar dahi tefevvüz ve kabûl ve bedelleri olan cem‘an on bir bin üç yüz elli üç buçuk guruşu bize def‘ ve teslîm eylediklerinde biz dahi asâleten ve vekâleten bi-kadri’l-hısas yedlerinden tesellüm ve ahz ü kabz-birle bizim ve müvekkilûn-ı merkūmûnun umûrumuza sarfla istihlâk etmiş olmamızla ba‘de’l-yevm han-ı mezkûrdan ancak zikr olunan fevkānî iki kat odalarında bizimle müvekkilûn-ı merkūmûnun alâka ve medhalimiz kalmayup merkūmûnun dâhil-i havza-i tasarrufları olmağla ferağ-ı mezkûrda şürût-ı müfside da‘vâsına ve bedel-i müstehlek-i mezbûrun adem-i istîfâsına ve gayrı müte‘allika âmme-i da‘vâdan her birimiz âharın zimmetini asâleten ve vekâleten kabûlü hâvî ibrâ ve iskāt eyledik dediklerini esnâf-ı merkūme ile mütevellî vekîli hâzır-ı merkūmdan her biri ba‘de’t-tasdîk sâbıku’l-beyân dört bâb oda alâ-hâlihî terk ile münhedim olduğu sûretde tahtında kâin dekâkîn ve mârreye zarâr isâbeti mütehakkık olup ve sâbıku’z-zikr han bâ-fermân-ı âlî i‘mârı memnû‘âtdan olan hanlardan olmadığı hâssa mimarbaşısı ağa bendelerinin hâmiş-i arzuhâlde mastûr i‘lâmından müstebân olup ve zikr olunan harâb odaları tecdîde mütevellî vekîli hâzır-ı merkūm ile tahtında kâin mahzen ve dekâkîn mutasarrıfları hâzirûn asıl ve vekîl-i merkūmûn asâleten ve vekâleten râzılar olmalarıyla zikr olunan odaları tecdîde ruhsatı hâvî fermân-ı âlîşân ısdârı bâbında her biri istid‘â-yı inâyet eyledikde İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî 29 Z sene 1236