|
İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 147 Hüküm no: 115 Orijinal metin no: [25a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Feyzullah Ağa b. Osman’ın, menzil davasında İsmail Ağa ve Hacı İbrahim Efendi vakfı mütevellileriyle sulh olduğu
Menzil keşfi
Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki]
Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen zikri âtî husûsun mahallinde bi’l-mu‘âyene istimâ‘ ve fasl ü hasmı içün savb-ı şer‘-i enverden irsâl olunan Başkâtib Mevlânâ İbrahim Ârif Efendi ve bi’l-ma‘iyye rü’yete memûrlar Haremeyni’ş-şerîfeyn müfettişi mevâlî-i izâmdan Hatîbzâde fazîletlü es-Seyyid Mehmed Derviş Efendi tarafından mürsel Kâtib İmâmzâde Hâfız İbrahim Efendi ve nezâret-i hazret-i Şeyhülislâm -sellemehü’s-selâmî-de âsûde evkāf müfettişi müderrisîn-i kirâm-ı zevi’l-ihtirâmdan Kütahya[vî] Ömer Efendizâde fazîletlü es-Seyyid Mehmed Ârif Efendi tarafından mürsel Kâtib Abdullah Vahid Efendi hâssa mimarı hulefâsından Selim Sâbit ve Mehmed Tahir halîfeler ile İstanbul’da Ekşikaradut kurbünde Oruçgazi Mahallesi’nde çiçek bostanı karşısında iki aded tarîk-i has beynlerinde kâin birbirine muttasıl ma‘lûmü’l-hudûd biri sagīr ve biri kebîr iki bâb menzile varup huzûr-ı Müslimînde ba‘de akdi’l-meclis menzil-i kebîr-i mezkûrun mahâll-i mu‘ayyeni sa‘âdetlü Bâbüssaâdeti’ş-şerife ağası nezâretlerinde âsûde evkāfdan zikr olunan Oruçgazi Mahallesi Câmi‘-i şerîfinde minber vaz‘ eden merhûm İsmail Ağa vakfı müsakkafâtından olmağla mahâll-i mezkûra şehriye kırk beş akçe icâre-i müeccele ile müstakillen mutasarrıf olan sâhib-i arzuhâl Ser-turnaî Feyzullah Ağa b. Osman ve mahâll-i mu‘ayyeni dahi nezâret-i hazret-i müşârun-ileyhde mahmî evkāfdan İstanbul hısnı ebvâbından Cübbiâli kapısı dâhilinde Seferikoz el-Hâc Mehmed Efendi Mahallesi Câmi‘-i şerîfinde minber ve eczâ-i şerîfe vaz‘ eden ashâb-ı hayrâtdan merhûm el-Hâc İbrahim Efendi Vakfı müsakkafâtından şehriye altmış akçe icâre-i müecceleli mahallinde bi’l-münâsafa mutasarrıflar olup kendi nefsinden asıl ve kayın vâlidesi Emine bt. el-Hâc Mustafa nâm Hatun tarafından husûs-ı âtîde vekîl olduğu zâtını ârifân mahalle-i mezbûre İmâmı es-Seyyid İbrahim Efendi b. Hâfız Ebûbekir Efendi ve bezzâzistân-ı atîk müstahfızlarından Osman Ağa b. Mustafa nâm kimesneler şehâdetleriyle sâbit olan mezbûr Feyzullah Ağa meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda merhûm-ı mezbûr el-Hâc İbrahim Efendi Vakfı müsakkafâtından şehriye otuz akçe icâre-i müecceleli bu menzil-i sagīr-i mezkûra müstakilleten mutasarrıfe olan derûn-ı arzuhâlde mezkûretü’l-ism mu‘arrefetü’z-zât Şerîfe Habibe Hatun bt. es-Seyyid Abdullah muvâcehesinde merhûm-ı mezbûr İsmail Ağa Vakfı’nın mütevellîsi müderrisîn-i kirâm-ı zevi’l-ihtirâmdan fazîletlü Halil Şevki Efendi ve merhûm-ı mezbûr el-Hâc İbrahim Efendi Vakfı’nın mütevellîsi eşrâf-ı kuzât-ı kirâm-ı zevi’l-ihtirâmdan kethüdâ-yı hazret-i veliyyü’n-ni‘amî fazîletlü Mehmed Emin Efendi tarafından mürsel vekîlleri câbî-i vakf es-Seyyid Mehmed Tahir Efendi b. İbrahim hâzır oldukları hâlde işbu derûnunda akd-i meclis-i şer‘-i âlî olunan menzil-i kebîrin mezbûr el-Hâc İbrahim Efendi vakfından olup benimle kayınvâlidem müvekkilem mezbûrenin iştirâken taht-ı tasarrufumuzda olan mahallin hâriciyede ulyâda kâin tarîk-i âmma nâzır bir bâb odasının köşe penceresinin bir mikdâr mahallinden vakf-ı mezbûr müsakkafâtından mezbûre Şerîfe Habibe Hatun’un tasarrufunda olan menzilin fevkānî iki bâb odasının pencerelerinden makarr-ı nisvân olan mahallerine nezâreti olduğundan kadîmden berü bir aded kebîr tahta vaz‘ıyla nezâret ve havâlesi kat‘ olunmuşken eyyâm-ı şitâda havâle-i mezkûre ref‘ olunup ben dahi kadîmi üzere inşâ esnâsında bâ-fermân-ı âlî me’mûren Aydın cânibine azîmet eylediğimde mezbûre Şerîfe Habibe Hatun bilâ-izn-i mütevellî çend aded köhne tahtalar vaz‘ıyla pencere-i mezkûrenin kadîm olan havâlesinden zâid kendüye zarâr-bîni olamayan mahallin dahi tarîk-i âmma nezâretini kat‘ eylediğinden mâ‘adâ menzilinin verâsında tahta-pûş tahtında matbah ocağıyla açıklık mahallerinde kâin bundan akdemce kendi mâlımla kezâlik bilâ-izn-i mütevellî müceddeden inşâ eylediğim tûlen dokuz zirâ‘ ve arzen bir zirâ‘ ve kadden altı zirâ‘ taş duvarın arzı üzerine hilâf-ı kadîm tahta perde uzatıp rüzgâr sebebiyle duvar-ı mezkûr inhidâma mâil olmağla ben dahi mârrü’l-beyân tahta perdeyi ref‘ ve duvar-ı mezkûr üzerine tuğladan havâle duvarı inşâ ve nezâretlerimizi kat‘â mübâşeret üzere iken mezbûre Şerîfe Habibe Hatun duvar-ı mezkûrun üzerinden bir miktar mahallini dahi hedm ve tahta puşundan makarr-ı nisvân olan mahallerime nezâret ve havâlesi olmağla nezâret kat‘ oluncaya kadar duvar-ı mezkûru terfî‘ime ve mârrü’l-beyân köşe penceresine muttasıl olan tahtaları ref‘ ve yerine kadîmi vechile tarafeynin nezâreti kat‘ oluncaya kadar verâsı takoslu doğramacı kârı yerli kanad vaz‘ıma mümâna‘at etmemek üzere mezbûre Şerîfe Habibe Hatun’a tenbîh olunmak murâdımdır deyü da‘vâ ettikte ol dahi cevâbında müdde‘î-i mezbûr mevcûd olan duvarı mukaddemâ hedm-birle benim mutasarrıfe olduğum menzilim arsasına matbah ocağı temeli üzerinden on sekiz parmak arzından ve dokuz zirâ‘ tûlünde olan mahalle tecâvüz ederek müceddeden inşâ etmekle duvar-ı mezkûr mütevellîsi re’yiyle ref‘ ve kendi tasarrufunda olup mezbûr İsmail Ağa vakfından olan mahalle enkāz-ı mevcûdesiyle noksanını mâlından tekmîl ederek müceddeden inşâya ve köşe penceresine muttasıl olan havâleyi kadîmi vechile nezâret kat‘ oluncaya kadar yerli kanad vaz‘ etmek üzere mezbûr Feyzullah Ağa’ya tenbîh olunup ben dahi müdde‘î-i mezbûrun duvarını isti‘mâl etmemek içün mutasarrıfe olduğum menzilimin duvarını kezâlik enkāz-ı kadîmesiyle mâlıma müceddeden teberru‘an li’l-vakf inşâ ederim dediğini müdde‘î-i mezbûr Feyzullah Ağa tasdîk ve ber-vech-i muharrer ol mikdâr mahalle tecâvüz eylediği mütevellîleri muvâcehelerinde ihbâr olunmağla tarafeyn vech-i meşrûh üzere duvarlarını tasarruflarında olan arsaları üzerlerine mütevellîleri re’yiyle inşâya ta‘ahhüd eylediklerini mevlânâ-yı mûmâ-ileyhim mahallinde tahrîr ve ma‘an meb‘ûs ümenâ-i şer‘le meclis-i şer‘a inhâ eyledikleri İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]
Fî 18 M sene 1237
|