.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822)
cilt: 86, sayfa: 201
Hüküm no: 173
Orijinal metin no: [34a-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Gazi Yahya Paşa vakfı hamamının kiracısı Musa Ağa b. İsmail’in evlere giden içme suyuna müdahale etmeyeceğini taahhüt ettiği

Keşf ile mâ’ın cereyânına ta‘ahhüd

Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki]

Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen zikri câ‘î husûsun mahallinde lede’l-mu‘âyene ketb ü tahrîri içün savb-ı şer‘-i enverden irsâl olunan Kâtib Mehmed Hidâyetullah Efendi dâ‘îleri hâlâ Su Nâzırı es-Seyyid Mustafa Hâmid Ağa bendeleri ile İstanbul’da Kadırga limanı kurbünde Bostancıbaşı Ali Ağa Mahallesinde vâki‘ Kadırga limanı hamamı demekle ma‘rûf çifte hamama varup ceridede mazbûtü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i âlî ettikte ashâb-ı arzuhâlden Rumeli kuzâtından Mehmed Said Efendi b. Feyzullah ile câr-ı mülâsıkı es-Seyyid Ahmed Ağa b. Üveys nâm kimesneler meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda zîr-i nezâret-i dâ‘îlerinde olan evkāfdan Vezîriazâm-ı esbak merhûm Gāzi Yahya Paşa Vakfı müsakkafâtından hamam-ı mezkûra [34b] bâ-temessük-ı mütevellî bi’l-icâreteyn mutasarrıf olan derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism el-Hâc Musa Ağa b. İsmail nâm kimesne muvâcehesinde vakf-ı mezbûrun kāimmakām-ı mütevellîsi ricâl-i devlet-i aliyyeden hâlâ tersâne-i âmire emini Sa‘âdetlü Salih Efendi b. Mehmed Said Efendi tarafından mürsel vekîli câbî-i vakf Hasan Efendi b. İsmail hâzır olduğu hâlde işbu derûnunda akd-i meclis-i şer‘-i âlî olunan hamam-ı mezkûrun iki masura acı suyu ve iki masura mâ-i lezîzi olup ol vechile dört masura sudan ancak acı suyun menzilimizde isti‘mâle kifâyet mikdârına ben beher şehr on akçe icâre-i müeccele ile bâ-temessük-ı mütevellî ve mezbûr es-Seyyid Ahmed Ağa dahi şehriye beş akçe icâre-i müeccele ile bâ-temessük-ı mütevellî bi’l-icâreteyn mutasarrıflar olmamızla zikr olunan acı su hamam-ı mezkûrun külhanda menba‘ı olan mahalde n hamam-ı mezkûrun memşâ ve sâir mahallerine cârî oldukda bizim menzil-i mezkûrlarımızda dahi cereyân ile gelmiş iken bundan akdem vukū‘ bulan harîkde menzil-i mezkûrlar muhterik oldukdan sonra menzil-i mezkûrları binâ ve inşâ eylediğimizde mezbûr el-Hâc Musa Ağa kadîmden menzillerinize mâ-i mezkûrun cereyânı yokdur deyü kat‘ edüp ol vechile cereyânına mümâna‘at etmekle ke’l-evvel mâ-i merkūmun cereyânına mümâna‘at etmemek üzere mezbûr el-Hâc Musa Ağa’ya tenbîh olunmak murâdımızdır deyü bundan akdemce Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı hazret-i Sadâret-penâhîde bi’l-muvâcehe da‘vâya tasaddî etmişdik el-hâletü hâzihî muslihûn tavassutuyla beynimiz tevfîk ve ısla[h] olunup zikr olunan acı suya hamam-ı mezkûrun külhanda menba‘ı olan mahalde n metîn ve müstahkem olarak kurşun boru ferşiyle fîmâ ba‘d mâ-i mezbûru menzil-i mezkûrlarımızda cereyân ettirip kat‘ etmemek üzere mezbûr el-Hâc Musa Ağa ta‘ahhüd eylediğinde biz dahi kabûl ve bu vechile kat‘-ı münâza‘a eyledik deyü takrîrlerini mezbûr el-Hâc Musa Ağa ve vekîl-i hâzır-ı merkūm tasdîk eylediklerini kâtib-i merkūm dâ‘îleri mahallinde ketb ve tahrîr ve ma‘an meb‘ûs ümenâ-i şer‘le meclis-i şer‘a gelüp tarafeyn hâzır oldukları hâlde alâ-vukū‘ihi inhâ ve takrîr eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî 22 Ra sene 1237