İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 335 Hüküm no: 314 Orijinal metin no: [63a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ebûbekir Ağa’nın malik olduğu tütüncü gediğini Ali Alemdâr’a sattığı
Tütüncü gediği nakli
Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki]
Âsitâne-i aliyyede vâki‘ tütüncüler kethüdâsı vekîli es-Seyyid Mustafa Ağa b. Ahmed meclis-i şer‘-i enverde Ali Alemdâr b. Ahmed nâm kimesne mahzarında zâtı mu‘arrefe Zîba Kadın bt. Abdullah hâzıra olduğu hâlde mahmiye-i İstanbul’da Laleli Câmi‘-i şerîfi karşısında kâin ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb tütüncü dükkânı derûnunda mevcûde maden kaleminde Ebûbekir Ağa ismine mukayyed ve tedâvül-i eydî ile bey‘ u şirâ olunarak akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin yedimde mâlım ve mülküm olan beyne’l-esnâf gedik tâ‘bir olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmemi tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şürût-ı müfsideden ârî bâtten ve sahîhan bi-safkatin vâhidetin mezbûr Ali Alemdâr’a iki yüz elli guruş semen-i makbûza bey‘ ve temlîk ve teslîm eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl edüp mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile kabûlü hâvî ibrâ ve iskāt etmemizle fîmâ ba‘d sâlifü’l-beyân tütüncü gediği tâ‘bir olunan âlât-ı lâzıme-i mezkûre mezbûr Ali Alemdâr’ın mülk-i müşterâsı olup benim kat‘â alâka ve medhalim kalmamışdır deyü ba‘de’l-ikrâr ve’t-tasdîk mezbûr Ali Alemdâr meclis-i şer‘-i münîrde esnâf-ı merkūme kethüdâsı vekîli merkūm es-Seyyid Mustafa Ağa ve yiğitbaşı es-Seyyid Abdullah ve esnâfından sâirleri hâzır oldukları hâlde bâlâda zikr olunduğu üzere maden kaleminde Ebûbekir Ağa ismine mukayyed şirâen mâlik olduğum tütüncü gediği tâ‘bir olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûme mahmiye-i mezbûrede İbrahim Paşa Hamamı sırasında kâin tarafeyni bıçakçı ve üzengici dükkânları beynlerinde kâin gedikden hâlî hâzıra-i mezbûre Zîba Kadın’ın bâ-temessük-ı mütevellî bi’l-icâreteyn tasarrufunda olup târih-i i‘lâmdan beher şehr onar guruşa bana îcâr ve teslîm ben dahi istîcâr ve tesellüm ve kabz ve kabûl edüp ol vechile taht-ı icâremde olan bir bâb dükkâna mutasarrıfesi hâzıra-ı mezbûrenin rızâsıyla nakl ve mahâll-i evvelin kaleminde kaydı ref‘ ü terkīn ve mahâll-i sâni-i merkūmda kendi ismime tasrîhan kayd-birle yedime bir kıt‘a sûret i‘tâ buyrulmak matlûbumdur deyü istid‘â-yı inâyet ettikte fi’l-hakīka ber-vech-i meşrûh mülk sâhiblerinin rızâlarıyla gedik nakli mer‘î ve mu‘teber şürût-ı nizâmlarından olduğunu esnâf-ı hâzirûn-ı merkūmûndan her biri haber verüp hâzıra-i mezbûre Zîba Kadın dahi râziye olmağın bu sûretde istid‘â olunduğu üzere mârrü’l-beyân Laleli Câmi‘-i şerîfi karşısında Ebûbekir Ağa ismine mukayyed olan gedik-i mezkûr sâlifü’l-beyân İbrahim Paşa Hamamı sırasında bıçakçı ve üzengici dükkânları beynlerinde vâki‘ hâzıra-i mezbûrenin tasarrufunda olan dükkân-ı mezkûra nakl ile mahâll-i evvelin kaydı ref‘ ve terkīn ve mahâll-i sâni-i merkūmda mezbûr Ali Alemdâr ismine tasrîhan kaleminden yedine bir kıt‘a sûret i‘tâ buyrulmak iktizâ eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]
Fî 6 N sene [12]37
|