.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822)
cilt: 86, sayfa: 405
Hüküm no: 391
Orijinal metin no: [81a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ermeni milletinden Tarandafıla, oğlu Yani ve kızları Engerüye ile Marya’nın, Ali Çavuş b. Mehmed ve Mehmed Çavuş b. Mustafa’nın köleleri olduklarını itiraf

Rıklarını arz odasında i‘tirâf

Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki]

İşbu arzuhâle merbût diğer memhûr arzuhâl eden Ermeni tâifesinin Âsitân-i aliyyede mütemekkin patrikleri Begos Rahib tarafından mürsel Papas Serkiz v. Zakar ve kapıoğlanı Kigork v. Karabet ve cema‘atbaşı Nehabet v. Anderyas ve Mıgırdıç v. Papa Ohannes nâm zimmîler Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı hazret-i sadâret-penâhîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i enverde zikri âtî esirlere vaz‘-ı yedleri mütehakkık olan donanma-yı hümâyûn çavuşlarından işbu arzuhâl sâhibleri Ali Çavuş b. Mehmed ve Mehmed Çavuş b. Mustafa nâm kimesneler muvâcehelerinde Sakız cezîresi re‘âyâsı nisvânından olup merkūmân Ali ve Mehmed Çavuşlara ber-vech-i âtî rıkkıyetlerini mu‘terifeler ve her biri orta boylu açık kara kaşlı ve kara gözlü Tarandafıla ve kebîre kızları Engerüye ve Marya Nasrâniyeler ile mürâhik oğlu ela gözlü kumral kaşlı Yani hâzır oldukları hâlde mesfûr Tarandafıla nâmında olan Nasrâniye İzmir re‘âyâsından ve Ermeni tâifesinden bundan akdem hâlik olan kuyumcu Markos nâm zimmînin zevcesi ve mesfûretân Engerüye ve Marya namlarında olan Nasrâniyeler kızları ve Yani nâmında olan mürâhik-ı mersûm oğlu mecmû‘u Ermeni tâifesinden ve zevcesi mersûmenin ismi Gülsaba ve kızları mersûmetânın isimleri Takohi ve Aksabet ve mürâhik-ı mesfûrun ismi Takfor iken hâlik-i mesfûr sağlığında işbu târihden on sene mukaddem zikr olunan Sakız cezîresine nakl ve iskân edüp ba‘dehû hâlik oldukdan sonra zevcesi ve evlâdı mersûmûn cezîre-i merkūmede mütemekkinler iken Rum tâifesinin zuhûr eden fesâdlarında cezîre-i mezbûre re‘âyâsının nakz-ı ahd edüp tuğyân eylediklerine binâen ber-mûceb-i fetvâ-yı şerîfe bâ-fermân-ı âlî kahr ü tenkîl ve evlâd ü ıyâlleri seby ve istirkāk olundukta mesfûrûnu dahi esnâ-yı muhârebede mezbûrân Ali ve Mehmed Çavuşlar bi’l-ma‘iyye seby ve istirkāk edüp mesfûrûnun esîr olduklarını [81b] müş‘ir kapudan-ı deryâ merhûm Ali Paşa hatmiyle ve işbu sene-i mübâreke Ramazani’l-mübârekinin üçüncü günü ile müverrah mezbûrânın yedlerinde olan bir kıt‘a pençik tezkiresi dahi i‘tâ olunup lâkin bundan akdem Diyârbekir ve Musul ve ol havâlîlerde ve Yezidhâne nâm mahalde mütemekkinler Ermeni tâifesinin sıbyân ve nisvânını ba‘zı eşkıyâ hufyeten sirkat edüp âhar mahallerde esîrimdir diyerek bey‘ eder olduklarına mebnî bu makūle re‘âyâ-yı devlet-i aliyyeden Ermeni tâifesi esîr olmamak bâbında târih-i mukaddem ile müverrah men‘i hâvî Patrik-i mersûmun yedinde olan fermân-ı âlî mûcebince mücerred mesfûrûn fi’l-asl Ermeni tâifesinden olup esîr olmaları memnû‘ olduğuna binâen mesfûrûnun sebîlleri tahliye olunmasını Patrik-i mersûm iltimâs ve taleb eder dediklerinde Patrik-i mersûm tarafından mürsel mesfûrûn şer‘an husûs-ı mezkûrda mezbûrân Ali ve Mehmed Çavuşlara hasm-ı şer‘î olamadıkları ve yedlerinde olan emr-i âliye dahi nazar olundukta ancak mahâll-i merkūmeden Ermeni tâifesinin evlâd ve ıyâlleri sirkat olunup bey‘ olunması men‘ini hâvî olup Rum tâifesi ile ma‘an nakz-ı ahid edenlere dâir nesne olmadığı kendilere tefhîm ve husûs-ı mezkûrda bî-vech mu‘ârazaları men‘ olunduktan sonra mesfûrât Tarandafile ve Engerüye ve Marya ve mürâhik-ı mersûm lisân-ı Türkî bilmeleriyle istintak olunduklarında mersûme Tarandafil’e kızları mesfûretânın ve oğlu mürâhik-ı mersûmun tasdîkleriyle cevâbında ben fi’l-asl medîne-i İzmir re‘âyâsından ve Rum tâifesinden kuyumcu Andon zimmînin zevcesi ve mesfûretân Engerüye ve Marya kızlarımız ve mürâhik-ı mersûm Yani oğlumuz Rum tâifesinden olup işbu târihden on sene mukaddem medîne-i mezbûreden Sakız cezîresine nakl ve nefs-i kasaba-i Sakız’da Palatorpa nâm mahalde iştirâ eylediğimiz menzilimizde iskân edüp ba‘dehû zevcim mersûm kuyumcu Andon zimmî hâlik oldukdan sonra işbu sene-i mübârekede cezîre-i merkūme re‘âyâsı olan sâir Rum tâifesi tuğyânlarında biz dahi ma‘iyyet etmemizle cezîre-i mezkûrede Ayayorgi nâm mahalde vukū‘ bulan muhârebemiz esnâsında mezbûrân Ali ve Mehmed Çavuşlar bizi bi’l-ma‘iyye ahz ve esîr edüp kapudan-ı sâbık merhûm Ali Paşa’nın izin tezkiresiyle Âsitâne-i aliyyeye geldiğimizde mezbûrân bizi âhara bey‘ içün işbu hâzır bi’l-meclis Esirci Osman Efendi b. İbrahim nâm kimesneye verüp ol dahi Kumkapı kurbünde menziline getirdikde Ermeni tâifesinden ba‘zı kimesneler zikr olunan Ermeni isimleri ile biz Ermeni tâifesindeniz derseniz biz sizi esirlikden hâlâs ederiz deyü bize ta‘lîm etmeleriyle biz dahi esirlikden hâlâs olmak zu‘muyla ta‘lîmleri üzere Ermeni tâifesindeniz demiş idik deyü mesfûrûnun muvâcehelerinde takrîr ve kemâkân rıkka inkıyâd etmeleriyle takrîrleri mûcebince üserâ-yı mesfûrûnun mezbûrân Ali ve Mehmed Çavuşların esirleri olmak üzere yine yedlerinde ibkā olunmak iktizâ eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî 26 Za sene [1]237