İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 407 Hüküm no: 392 Orijinal metin no: [81b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mehmed Kâmil Efendi b. Mehmed Ağa’nın bakırcı esnafının nizamına uyacağını taahhüt ettiği Bakırcı esnâfının nizâmları Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki] Ashâb-ı arzuhâl İstanbul’da Sultan Bâyezid Han-ı Velî Câmi‘-i şerîfi avlusunda vâki‘ beynlerinde haffâf tâ‘bir ettikleri cedîd yapılmış bakır bey‘ u şirâ eden bakırcı esnâfının kethüdâları Mehmed Necib Ağa b. el-Hâc Mustafa ve mütevellî el-Hâc İsmail Ağa b. Hasan ve yiğitbaşı Molla Mehmed ve esnâfdan Mustafa Ağa ve el-Hâc Ahmed Ağa ve Musa Ağa ve el-Hâc Mehmed Emin Ağa ve el-Hâc Ali Ağa ve Osman Ağa ve Mehmed Ağa ve Hâfız Mehmed Tahir Efendi ve Mehmed Ârif Efendi ve Hasan Ağa ve diğer Mustafa Ağa ve diğer Hasan Ağa ve diğer Mehmed Emin Ağa ve sâirleri Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı hazret-i Sadâret-penâhîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i enverde mahrûse-i Galata’ya muzâfe kasaba-i Tophâne’de Kavaklardibi tâ‘bir olunur sûkda vâki‘ bir bâb bakırcı dükkânında kezâlik beynlerinde haffâf tâ‘bir eyledikleri cedîd yapılmış bakır bey‘ u şirâ eden bakırcı esnâfından derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism Mehmed Kâmil Efendi b. Mehmed Ağa muvâcehesinde babası mezbûr Mehmed Ağa hâzır olduğu hâlde mezbûr Mehmed Kâmil Efendi zikr olunan bir bâb bakırcı dükkânında cedîd yapılmış bakır bey‘ u şirâ eder bakırcı haffâfı esnâfımızdan olup ötedenberü kazgancı esnâfının bâ-fermân-ı âlî cebehâne-i âmireye i‘mâl eyledikleri mühimmât-ı seferiyyenin ücret-i amele ve fiyatından terettüb eden noksanı kazgancı ve meremmâtçı ve bakırcı esnâfı ve Tophâne-i âmire ve kıl‘a-ı sultânîyede olan topların fâlyalarına isâğa içün irsâl olunan falyacı tâifesinin cânib-i mîrîden verilen ücretlerinden mâ‘adâ iktizâ eden fazlası sülüsânından sülüsünü cedîd yapılmış bakır bey‘ u şirâ eden bakırcı esnâfımız ve sülüsânını kazgancı esnâfı bâ-fermân-ı âlî ve tersâne-i âmire içün kazgancı esnâfının i‘mâl eyledikleri tahtalar içün cânib-i mîrîden i‘tâ buyrulan ücretlerinden mâ‘adâ fazlasını kezâlik kazgancı ve meremmâtçı ve bakırcı esnâfı bilâ-cevr beynimizde taksîm ve kazgancı esnâfı bi’l-cümle İstanbul ve bilâd-ı selâsede kâin meremmâtçı tâifesi hisselerini edâ edüp ve haffâf tâ‘bir eylediğimiz yapılmış cedîd bakır bey‘ u şirâ eden Sultan Bâyezid bakırcı esnâfı dahi üzerlerimize tarh olunan hissemizi zikr olunan Tophâne’de dükkân dâhil olarak seksen bir dükkân üzerine tevzî‘ edüp her birerlerimiz hisselerimizi îda‘ edegelür iken mezbûr Mehmed Kâmil Efendi esnâfımızdan olup yapılmış cedîd bakır bey‘ u şirâ eder olduğundan sarf-ı nazar edüp benim dükkânım Sultan Bâyezid avlusunda belde-i uhrâdadır deyü bin iki yüz otuz dört senesi şehr-i Recebi’l-ferdinin on birinci gününden işbu sene-i mübâreke Şevvâli’l-mükerreminin yedinci gününe gelince kazgancı esnâfının tersâne-i âmireye i‘mâl eyledikleri tahtalar amelesi ücretlerine cânib-i mîrîden i‘tâ buyrulan mebâliğden fazla iktizâ eden meblağdan bizim hissemize tarh olunan yedi bin altı yüz yetmiş beş guruşdan mezbûr Mehmed Kâmil Efendi’nin hissesine iktizâ eden doksan dört buçuk guruş ve cebehâne-i âmire mühimmâtı noksanından müddet-i mezkûrede kezâlik hissemize tarh olunan bin doksan altı guruşdan merkūmun hissesine iktizâ eden on üç buçuk guruş ve falyacı tâifesinin cânib-i mîrîden verilen ücretlerinden mâ‘adâ fazlası sülüsândan bakırcı esnâfının [82a] sülüs hissemize müddet-i mezkûrede lâzım gelen iki bin dört yüz iki guruşdan merkūmun hissesine iktizâ eden yirmi dokuz guruş ki cem‘an müddet-i mezkûrede hissesine iktizâ eden yüz otuz yedi guruşu mezbûr Mehmed Kâmil Efendi’den taleb eylediğimizde ol dahi cevâbında fi’l-asl benim min-kıbeli’l-üm ceddim el-Hâc Süleyman nâm kimesne Sultan Bâyezid avlusunda bakırcı haffâfı esnâfından iken bin yüz yetmiş iki târihinde esnâf-ı mezkûreden ihrâc eylediklerinde ol dahi bâ-fermân-ı âlî zikr olunan Tophâne kasabasında dükkân-ı mezkûrda yapılmış cedîd bakır bey‘ u şirâsına me’zûn olup ol vechile dükkân-ı mezkûr esnâf-ı mezkûre dükkânlarından hâric-i belde-i uhrâdadır deyü hisse-i mezkûresini edâdan imtinâ‘ ile münâza‘at-ı kesîre vâkı‘a olmuş idi el-hâletü hâzihî beynimiz tevfîk ve ıslâh olundukta mezbûr Mehmed Kâmil Efendi ke’l-evvel esnâfımızdan olduğunu i‘tirâf ve fîmâ ba‘d dükkân-ı mezkûr bakırcı haffâfı esnâfı dükkânlarından ma‘dûd olup esnâf-ı mezkûre üzerlerine tarh olunan mebâliğ her neye bâliğ olur ise nısf hisse vermek üzere ta‘ahhüd eylediğinde biz dahi ba‘de’l-yevm mebâliğ-i mezkûre ve levâzım-ı sâire mesârifımızı seksen buçuk dükkân üzerine tevzî‘ ve mezbûr Mehmed Kâmil Efendi’nin dükkân-ı merkūmundan nısf hisse ahz etmek üzere râzılar olup bu vechile kat‘-ı nizâ‘ eyledik deyü her birinin eyledikleri takrîrini mezbûr Mehmed Kâmil Efendi tasdîk ve kabûl ve müddet-i mezkûrede müctemi‘ olan meblağ-ı mezbûr yüz otuz yedi guruşun dahi nısfı olan altmış sekiz buçuk guruşu rızâsıyla esnâf-ı mezkûre içün kethüdâları merkūma vermeğe müte‘ahhid olduğu İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.] Fî 5 Za sene [1]237