İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 486 Hüküm no: 469 Orijinal metin no: [100a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Firâri Tanaş v. Nikola’nın, bakkāl dükkânının yarım hissesinin dönünceye kadar eşi Katanko bt. Panayot’a teslimi Firârî bakkālın gelmesine adem-i müsâ‘adeleri reylerine menût olduğu Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki] Mübârek rikāb-ı kamer-tâb-ı hüsrevâneye arzuhâl takdîm eden işbu takrîrde mastûrü’l-ism Rum milletinden ve bakkāl tâifesinden firâri Tanaş v. Nikola zimmînin zevcesi ve evlâd-ı sıgārı Eleniko ve Dimitri ve Yanko ve Panayot’un anaları Katanko bt. Panayot nâm Nasrâniye meclis-i şer‘a celb olunup İstanbul bal kapanı nâzırı es-Seyyid el-Hâc Ahmed Alemdâr ve Galata yağkapanı nâzırı vekîli Süleyman Ağa ve tüccârdan ma‘lûmü’l-esâmî kimesneler ile bakkāllar pazarbaşısı diğer Süleyman Ağa ve bölükbaşıları Molla Abdi ve esnâf-ı mezkûre nizâm ustaları zimmîler hâzır oldukları hâlde istintak olundukta zevcim mersûmun nısfiyet üzere gediklerine mâlik olduğu İstanbul’da Tahtakale’de vâki‘ Hacı Ali dükkânı ve yine mahâll-i merkūmda Handan Ağa dükkânı ve Hasanpaşa Hanı civârında gümrükçü dükkânı demekle ma‘rûf dükkânlardan birinde destgâhdârı olan zimmî dükkân-ı merkūmda bâzergân mâlını itlâf ve mukaddemâ Bursa’ya firâr eylediğinden zevcim mersûm dahi firâri-i mesfûru ele getirmek içün Bursa’ya gitmiş iken mersûm Manisalı olup büyük babaları Moralı olduğundan şöhretleri Moralı olmak takrîbiyle zikr olunan dükkânları cânib-i mîrîden temhîr ve ba‘dehû sâir firâri bakkāl tâifesinin ve mesfûrun tüccâra olan deynleri mukābili cânib-i mîrîden tüccâra terk olunup lâkin zevcim mersûmun tüccâra düyûnu olmamağla dekâkîn-i mezkûre hisseleri bana teslîm yâhud benimle sıgār-ı mesfûrûnu ittifâk etmek üzere tüccâr ve esnâfına tenbîh olunmak matlûbumdur dediğinde husûs-ı mezkûrda zevc-i mersûm tarafından vekâleti yok iken şer‘an hasım olamayıp ol vechile tüccâr ve esnâflarından nesne lâzım gelmediği kendüye tefhîm olundukta ancak zikr olunan dükkânlar Moralı tâifesinden firâri bakkālların tüccâra olan deynleri mukābilinde derûn-ı takrîrde zikr olunduğu üzere cânib-i mîrîden tüccâra terk olunan dekâkînden idüğü vârid olan bir kıt‘a ilmühaber kāimesinde mezkûr ve tüccâr-ı merkūmûn bi’l-cümle dekâkîn-i mezkûre ve zahâyir-i mevcûdelerini şürût-ı nizâmları üzere âhara bey‘le alacaklarını istîfâ edecekler ise dahi Nasrâniye-i mersûme ile sıgār-ı mesfûrûnun hallerine merhameten mesfûr Tanaş zimmî Bursa’da [100b] yâhud Manisa’da olduğu sûretde zevcesi mersûme Kataniko Nasrâniye mektûb yazıp zevc-i mesfûr Âsitâne-i aliyyeye gelinceye değin zikr olunan üç bâb dükkândan nısf hisselerini kimesneye bey‘ etmeyüp mesfûrun gelmesine tüccâr ve esnâf-ı merkūmûn tevkīf ve ol vechile ta‘ahhüd eylediklerinde mesfûre Kataniko Nasrâniye dahi zevci mersûma mektûb yazıp götürmek üzere tevkīfe râzıye olmağla bu takdîrce Nasrâniye-i mersûmenin haline merhameten zevc-i mersûmu getürmesine müsâ‘ade ve adem-i müsâ‘ade husûsları re’y-i âlîlerine menût olan mevâddan idüğü imtisâlen li’l-emri’l-âlî İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.] Fî 15 S sene [1]238