İstanbul Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H.1237-1238 / M. 1821-1822) cilt: 87, sayfa: 74 Hüküm no: 29 Orijinal metin no: [6b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Vasiliki bt. Aleksi ve Kiryako v. Kostandi’nin bakkal dükkânı gediğini Eyüb Ağa b. Mehmed’e sattıkları Bakkāl Mahmiye-i İstanbul’da kâin bakkāl esnâfından olup kendi nefsinden asıl ve zevcesi Vasiliki bt. Aleksi nâm Nasrâniye tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu şahsını bilir Yorgi v. Sava ve Royil v. Yorofyos nâm zimmîler şehâdetleriyle mahzar-ı hasm-ı câhidde ber-nehc-i şer‘î sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan Kiryako v. Kostandi nâm zimmî yine esnâf-ı merkūmeden mersûm Royil v. Yorofyos nâm zimmî hâzır olduğu hâlde işbu bâ‘isü’l-kitâb el-Hâc Eyüb Ağa b. Mehmed tarafından husûs-ı âti’l-beyânı tasdîka vekîl-i şer‘îsi Ahmed Ağa b. Abdullah nâm kimesne mahzarında ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i mezbûre hısnı ebvâbından Unkapanı kapısı dâhilinde vâki‘ el-Hâc Ali dükkânı demekle ma‘rûf ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb bakkāl dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin yüz yirmi sehm i‘tibâriyle kırk beş sehmi müvekkil-i merkūm el-Hâc Eyüb Ağa’nın [7a] ve mâ‘adâ on beş sehmi zevce-i müvekkile-i mersûme Vasiliki Nasrâniye’nin ve otuz sehmi benim ve otuz sehmi hâzır-ı mersûm Royil zimmînin bâ-hücec-i şer‘iye yedlerimizde mâlımız ve mülkümüz olmağla ben âlât-ı lâzıme-i mezkûreden ber-i‘tibâr-ı merkūm akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin yedimde mâlım ve mülküm olan otuz sehm hisse-i şâyi‘am ile zevcem müvekkile-i mersûme Vasiliki Nasrâniye’nin kezâlik mâlike olduğu on sehm ki cem‘an kırk beş sehm hisse-i şâyi‘amızı iki bin üç yüz elli guruşa ben bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ve hâzır-ı mersûm Royil zimmî dahi kezâlik mâlik olduğu otuz sehm hisse-i şâyi‘asını bi’l-asâle bin üç yüz guruşa tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve bakkālân pazarbaşısı ve bölükbaşı ve bi’l-cümle nizâm ustaları ma‘rifetleriyle müvekkil-i merkūm el-Hâc Eyüb Ağa’ya bey‘ ve temlik ve her birimiz vech-i lâyıkı üzere teslîm eylediğimizde ol dahi yedimizden iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ü kabûl ve semen-i merkūmdan iki bin üç yüz elli guruşu bana ve bin üç yüz guruşu hâzır-ı mersûm Royil zimmîye def‘ ü teslîm eylediğinde biz dahi yedinden her birimiz tamamen ahz ü kabz edip mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i da‘vâdan her birimiz bi’l-asâle ve bi’l-vekâle müvekkil-i merkūm el-Hâc Eyüb Ağa’nın zimmetini ibrâ ve iskāt eylediğimizde ol dahi husûs-ı mezkûra müte‘allika kezâlik âmme-i da‘vâdan bizim ve müvekkile-i mersûmenin zimmetimizi ibrâ ve iskāt ve her birimiz bi’l-asâle ve bi’l-vekâle âharın ibrâsını kabûl etmemizle fîmâ-ba‘d âlât-ı lâzıme-i mezkûrede bizim ve müvekkile-i mersûmenin kat‘a alâka ve medhalimiz kalmayup ber-i‘tibâr-ı merkūm bâlâda tahrîr olunan cem‘an yetmiş beş sehmi müvekkil-i merkūm el-Hâc Eyüb Ağa’nın mâl-ı müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dedikde mersûm Kirkor zimmînin bi’l-asâle ve bi’l-vekâle [ve] bi’l-cümle eylediği takrîr-i meşrûhunu hâzır-ı mersûm Royil zimmî ve vekîl-i mezbûr Ahmed Ağa’dan her biri tahkīk ve tasdîk etmeğin mâ-vaka‘a [bi’t-taleb ketb olundu.] Fî 27 Za sene [1]237. Şühûdü’l-hâl: Pazarbaşı Süleyman Ağa, Bölükbaşı Abdi, Kâtib Ahmed Efendi.