İstanbul Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H.1237-1238 / M. 1821-1822) cilt: 87, sayfa: 253 Hüküm no: 225 Orijinal metin no: [52b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Preşkova v. Apostol’un bakkal dükkânını Halil Ağa b. Osman’a sattığı
Küçükmustafapaşa’da bakkāl
Mahmiye-i İstanbul’da kâin bakkāl esnâfından Preşkova v. Apostol nâm zimmî meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde işbu bâ‘isü’l-kitâb el-Hâc Halil Ağa b. Osman mahzarında ikrâr-ı tam ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i İstanbul’da Küçükmustafapaşa kurbünde Molla Hüsrev mahallesinde ekmekçi fırını ittisâlinde vâki‘ Mehmed Efendi dükkânı demekle arîf ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb bakkāl dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin yüz yirmi [sehim] i‘tibâriyle altmış sehmi hâzırân bi’l-meclis Panayot v. Lefter ve otuz sehmi Hıristo v. Lazari nâm zimmîlerin ve mâ‘adâ otuz sehmi akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin benim yedimde mâlım ve mülküm olmağın ben ber-minvâl-i muharrer mâlik olduğum otuz sehm hisse-i şâyi‘a-i mezkûremi tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ve şerîklerim hâzırân-ı mesfûrânın izin ve icâzetleri ve bakkālân << pazarcı pazar >> pazarbaşısı ve bölükbaşı ve bi’l-cümle nizâm ustaları ma‘rifetleriyle sekiz yüz elli guruşa merkūm el-Hâc Halil Ağa’ya bey‘ ve temlik ve vech-i lâyıkı [üzere] teslîm eylediğimde ol dahi iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ü kabûl ve semeni olan meblağ-ı merkūm sekiz yüz elli guruşu bana def‘ ü teslîm eylediğinde ben dahi yedinden tamamen ahz ü kabz edip mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile kabûlü hâvî ibrâ ve iskāt dahi etmemizle fîmâ-ba‘d otuz sehm hisse-i şâyi‘a-i mezkûrede benim kat‘a alâka ve medhalim kalmayup merkūm el-Hâc Halil Ağa’nın mâl-ı müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dedikde gıbbe [’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.]
Fî 16 C sene 1238.
Şühûdü’l-hâl: Eş-şâhidûne’s-sâbıkūn.
|