İstanbul Mahkemesi 147 Numaralı Sicil (H. 1241-1242 / M. 1826) cilt: 89, sayfa: 164 Hüküm no: 140 Orijinal metin no: [41a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Balmumcu esnafından İbrahim Ağa b. Hüseyin ile ortağı Seyyid Mehmed Şakir Ağa b. es-Seyyid el-Hâc Ahmed’in ortaklık akdini feshettikleri 300 guruşa sulh ve balmumculuk şirketine ibrâ Ma‘rûz İstanbul’da Koska kurbünde Mi‘mâr Kemâl mahallesinde sâkin İbrahim Ağa b. Hüseyin nâm kimesne meclis-i şer‘-i münîrde mukaddemâ şerîki balmumcu esnâfından es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa b. es-Seyyid el-Hâc Ahmed nâm kimesne muvâcehesinde ben târih-i i‘lâmdan iki sene mukkaddem malımdan yedi bin beş yüz guruş ve mezbûr es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa dahi malından ma‘lûmu’l-kıyye şem‘-i asel ifrâz ve birbirine halt ile fâide-i hâsıla beynimizde beraber iktisâm olunmak üzere İstanbul’da Zindankapısı hâricinde Balmumcular sûkunda vâkı‘ mezbûrun gediğine mâlik olduğu bir bâb balmumcu dükkânında balmumculuk ticâretinde üç buçuk ay şerîkler olup ba‘dehû fesh-i akd-i şirket-birle ancak dükkân-ı mezkûr derûnunda mevcûd balmumuların hesâbını sehv ve galatdan ârî yegân yegân sahîhan rü’yet eylediğimizde dört yüz yirmi guruş fâide-i hâsılı olup merkūm es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa kâbız-ı mal olmak takrîbiyle fâide-i mezkûrdan benim nısf hisseme isâbet eden iki yüz on guruş ve re’s-i mal-ı mezkûrum olan yedi bin beş yüz guruş ki cem‘an yedi bin yedi yüz on guruşu bana def‘ ve teslîm ben dahi yedinden tamâmen ahz ve kabz edip lâkin merkūm es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa benim re’s-i mâl-ı mezkûrumla âhardan yedişer buçuk guruşa iştirâ ve kabz ve İstanbul’da Eğrikapı dâhilinde vâkı‘ kârhânesine vaz‘ eylediği bin vukıyye i‘mâl olunmamış şem‘-i aseli hîn-i muhâsebede hesâbımıza idhâl etmeyip zikr olunan bin vukıyye şem‘-i asel rü’yet-i hesâbımız vaktinde sekiz buçuk guruşa râyic olmağla bu sûretde bin vukıyye şem‘-i aselin beher vukıyyesinde birer guruş fâidesinden hâsıl olan cem‘an bin guruşun nısfı olup benim hisseme isâbet eden beş yüz guruş ile akd-i şirket eylediğimiz hengâmda esnâf-ı merkūme kethüdâ ve yiğitbaşısına avâid nâmıyla vereceğim deyu mal-ı şirketden olmayıp diğer kendi malımdan bi-gayrı hakkın mezbûrun ahz ve istihlâk edip zimmetinde zamânen alacak hakkım olan yüz yirmi guruş ki cem‘an altı yüz yirmi guruşu merkūm es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa’dan hâlâ taleb ederim deyu tasaddî eylediğim da‘vâmdan bâ-tavassut-ı muslihîn merkūm es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa ile bi’t-tav‘ ve’r-rızâ üç yüz guruş üzerine ba‘de akdi’l-müsâlaha ve’l-kabûl bedel-i sulh-i mezkûr üç yüz guruşdan mâ‘adâ meblağ-ı merkūm altı yüz yirmi guruşa varınca ziyâdesi olan üç yüz yirmi guruşa ve bi’l-cümle husûs-ı şirkete ve hesâbda galat vukû‘una ve işbu târih-i i‘lâma gelince sâir beynimizde cereyân eden cemî‘-i hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allıka âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile ibrâ ve ıskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını kabûl eyledik dediğini mezbûr es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa tasdîk ve ibrâdan müstesnâ bedel-i sulh-i mezkûr üç yüz guruş zimmetinde müdde‘î-i mezbûra sahîhan deyni olduğunu tâyi‘an ve kat‘iyyen ikrâr ve i‘tirâf etmeğin alâ-mûcebi i‘tirâfihî bedel-i sulh-i mezkûr üç yüz guruşun müdde‘î-i merkūm İbrahim Ağa’ya edâ ve teslîmiyle mezbûr es-Seyyid Mehmed Şakir Ağa ilzâm olunduğu İstanbul Mahkemesi’nden huzûr. Fî Selh-i Zilhicce sene 1241