İstanbul Mahkemesi 148 Numaralı Sicil (H. 1241-1242 / M. 1826-1827) cilt: 90, sayfa: 101 Hüküm no: 53 Orijinal metin no: [11a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Arapgirî Ebubekir ile Anadolu kuzatından Ahmed Necib’in niyabet ücretinden kırk guruşa sulh oldukları Kırk guruş teslîm ile ibrâ Ma‘rûz Bâ-işâret-i aliyye sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen İstanbul’da Dikilitaş kurbünde Atîk Ali Paşa Medresesi’nde sâkin talebe-i ulûmdan sahib-i arzuhâl Arapgirî es-Seyyid Ebûbekir Efendi b. es-Seyyid İsmail nâm kimesne meclis-i şer‘-i münîrde sâbıkā medîne-i Tokat nâibi Anadolu kuzâtı eşrâfından derûn-ı arzuhâlde mezkûru’l-ism es-Seyyid el-Hâc Ahmed Necib Efendi b. es-Seyyid Ali nâm kimesne muvâcehesinde mezbûr es-Seyyid el-Hâc Ahmed Necib Efendi bin üç yüz kırk bir senesi Recebi’l-ferdi gurresinden bi’n-niyâbe zabtetmek üzre medîne-i mezbûrenin mürâselesini alıp azîmesi esnâsında seni medîne-i mezbûre nevâhîsinden birine nâib nasbedip hâsılâtının humusunu sana veririm deyü bu vechile mukāvele ederek beni medîne-i mezbûreye getirip ba‘dehû merkūm es-Seyyid <> el-Hâc Ahmed Necib Efendi medîne-i mezbûreden sene-i mezbûre Şevvali’l-mükerremi gurresinde beni Tozanlı nâhiyesine gönderip ben dahi şehr-i mezbûr gurresinden Zilka‘detü’ş-şerîfesi gāyetine gelince iki ay müddetde nâhiye-i mezbûre mahsûlâtı olan dokuz yüz guruşun iki yüz guruşu ber-mu‘tâd nâhiye-i mezbûrede sarf olunup bâkī kalan yedi yüz guruşun iki yüz seksen guruşunu kendüye teslîm ve dört yüz yirmi guruşunu dahi nâhiye-i mezbûre vücûhlarından ahz etmekle bu sûretde mahsûl-i mezbûrdan gayri ez-masrûf yedi yüz guruşdan benim ber-vech-i mukāvele humus hissem olan yüz kırk guruşu mezbûrdan mutâlebe eylediğimde ol dahi bana mâlından işbu meclis-i şer‘de kırk guruş def‘ ü teslîm ve umûruma sarfla istihlâke emreylediğinde ben dahi yedinden ahz ü kabz ve emri üzre umûruma sarfla istihlâk etmemle bi’l-cümle husûs-ı mezkûra ve meblağ-ı müstehlek-i mezkûrun istirdâdına ve işbu târih-i i‘lâma gelince sâir beynimizde cereyân eden cemî‘ hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile ibrâ ve ıskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını kabûl eyledik deyü ikrâr ve tasdîkleri İstanbul Mahkemesi’nden huzûr. Fî 19 Safer sene [1]242 Nüshateyn