İstanbul Mahkemesi 148 Numaralı Sicil (H. 1241-1242 / M. 1826-1827) cilt: 90, sayfa: 227 Hüküm no: 166 Orijinal metin no: [35a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Şerife Ayşe bt. Abdullah’ın, kahvehane zannıyla kapatılan berber dükkânının yeniden açılması için izin talebi Husûsla berber dükkânı küşâdı’çün istid‘â Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen zikri âtî husûsun mahâllinde lede’l-mu‘âyene keşf tahkīki’çün cânib-i şer‘-i mutahhardan me’zûnen irsâl olunan Kâtib Hasan Şükrü Efendi dâ‘îleri ve hâssa mi‘mârı hulefâsından es-Seyyid Mehmed Râşid ve İsmail Halîfeler ile İstanbul’da Silivrikapısı kurbünde Çarşıbaşı nâm mahâlde Arabacı Bâyezid mahallesinde bakkāl dükkânı karşısında menzil tahtında köşede vâki‘ bir bâb berber dükkânına varıp berber esnâfının kethudâsı vekîli İbrahim Ağa ve şeyhi el-Hâc Musa Efendi ve yiğitbaşısı es-Seyyid Mehmed Nuri Ağa ve çavuşu Mustafa Usta ve mahâll-i mezkûrun köşe ustası Ahmed Usta b. Mustafa ve mahalle-i mezbûre ahâlîsinden Simkeş Mehmed Emin Ağa b. Mehmed ve Mehmed Ağa b. Ali ve Attar Süleyman Efendi b. Ali ve Simkeş es-Seyyid Ali b. es-Seyyid Mehmed ve Bostânî Mehmed Râşid Ağa b. Yahya ve Mustafa Ağa b. Hüseyin nâm kimesneler hazır oldukları hâlde akd-i meclis-i şer‘-i âlî ettikde zikrolunan menzil ve tahtında kâin berber dükkânının bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn müstekılleten mutasarrıfesi ve derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur hâmiş-i arzuhâlde mastûr Başmuhâsebe derkenârı nâtık olduğu üzre Hasan Usta ismine mukayyed ve mu‘teber âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmesinin tedâvül-i eydî ile şirâen müstakilleten mâlikesi Şerife Âişe b. [bt.] Abdullah nâm hatunun dâmadı tarafından husûs-ı âtide vekîl-i şer‘îsi hâssa hasekilerinden Mustafa Ağa b. Mahmud nâm kimesne meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda takrîr-i kelâm edip bundan akdemce sâdır olan fermân-ı âlî-şâna imtisâlen mecmû‘-ı kahvehâneler sedd ü bend olunduğu esnâda kāyınvâlidem müvekkilem mezbûrenin dahi ber-vech-i muharrer mutasarrıfe ve gediğine mâlike olduğu mukayyed ve mu‘teber taht-ı nizâma dâhil olan berber dükkânı dahi sehve mebnî kahvehâne zannıyla sedd ü bend ve ocağı hedm olunmuş olduğu beyânıyla dükkân-ı mezkûrun küşâdına izin ve ruhsat-ı seniyye-i veliyyü’n-nu‘mâneleri inâyet ve ihsân buyurulmasını kāyınvâlidem müvekkilem mezbûrenin niyâzıdır dedikde fi’l-vâki‘ dükkân-ı mezkûr ve derûnunda mevcûde olan gedik derkenâr-ı mezkûrda muharrer Hasan Usta ismine mukayyed ve mu‘teber ve taht-ı nizâma dâhil berber gediği olup ber-minvâl-i muharrer sehve mebnî sedd ü bend olunmuş olduğunu esnâf ve ahâlî-i mezbûrûndan her biri alâ-tarîkı’ş-şehâde haber verdiklerini kâtib-i merkūm mahâllinde ketb ü tahrîr ve ma‘an meb‘ûs ümenâ-i şer‘le meclis-i şer‘-i şerîfe gelip evvelen dâ‘îhânelerinde ve ba‘dehû Çarşamba günü kethudâ-yı sadr-ı âlî sa‘âdetlü efendi hazretlerine mahsûs odada akd olunan meclis-i şer‘de bi’z-zât mi‘mâr ağa kulları ve esnâf-ı merkūme hazır oldukları hâlde tasdîklerine mukārin alâ-vukū‘ihî ba‘de’l-inhâ ve’t-takrîr zikrolunan berber dükkânı terbî‘an kırk iki zirâ‘ olup kebîr kahvehâne şeklinde olmayarak sâir berber dükkânı misillü olduğunu sâlifü’z-zikr mi‘mâr halîfeleri inhâ etmeleriyle bu sûretde müvekkile-i merkūme Şerife Âişe Hatun’un istid‘âsına müsâ‘ade-i seniyyeleri erzânî buyurulmak re’y-i rezîn-i isâbet-karîn-i âsafânelerine menût mevâddan idüğü İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fî 21 R sene 1242