.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 148 Numaralı Sicil (H. 1241-1242 / M. 1826-1827)
cilt: 90, sayfa: 465
Hüküm no: 414
Orijinal metin no: [78a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Ayşe Hatun b. Abdullah ile İbrahim Ağa’nın, ev inşasından neccâr Dimitri v. Kiryako ile Sagomon v. Karakoç’a 450 guruş borçları olduğu

Menzil keşfi ve 450 guruşa menzil masrûfundan sulh ve ibrâ

Ma‘rûz

Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen husûs-ı âti’l-beyânın mahâllinde ketb ü tahrîri’çün cânib-i şerî‘at-ı garrâdan me’zûnen bi’l-hükm irsâl olunan Kâtib es-Seyyid Ahmed Rıza Efendi dâ‘îleri [ve] hâssa mi‘mârı hulefâsından es-Seyyid Abdülkadir ve Hâfız Mustafa Şâkir Halîfeler ile İstanbul’da Peykhâne kurbünde Uzun Şücâeddin mahallesinde vâki‘ ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb menzile varıp huzûr-ı Müslimînde akd-i meclis-i şer‘-i âlî ettikde neccâr tâifesinin Karaman kolu neferâtından Meçko Dimitri v. Kiryako ve şerîki olup medîne-i Üsküdar’da Ayazma nâm mahâlde keresteci derûn-ı arzuhâlde mastûrü’l-ism Sagomon v. Karakoç nâm zimmîler meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda şehr-i sâbık Şevvali’l-mükerreminin beşinci günü vefât eden ser-peyk-i sultânîden muhrec el-Hâc Osman Ağa b. Mehmed nâm kimesnenin verâsetini zevce-i menkûha-i metrûkesi Âişe bt. Abdullah nâm hatun ile li-ebeveyn er karındaşı peyk-i sultânî bölükbaşılığından muhrec İbrahim Ağa’ya ba‘de’l-inhisâr sahib-i arzuhâl kendi nefsinden asîl ve mezbûre Âişe Hatun tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğunu zâtı ârifân Ebezâde merhûmun Kapı Çukadârı es-Seyyid Mehmed Nuri Ağa b. Ömer ve Yorganî Ali Molla b. Mehmed Emin nâm kimesneler şehâdetleriyle ber-nehc-i şer‘î sâbit olan merkūm İbrahim Ağa mahzarında biz işbu [sene-i] mübâreke Recebi’l-ferdinin dokuzuncu günü müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Osman Ağa’nın hayatında bi-şartı’r-rücû‘ emriyle bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn mutasarrıf olduğu muhterik bir bâb menzil arsası üzerine mi‘mârân-ı mezbûrân misâhalarıyla terbî‘an yüz elli beş buçuk zirâ‘ iki direk olarak işbu mu‘âyene olunan menzil-i mezkûru binâ ve inşâ edip lâkin menzil-i mezkûrun sıva ve cam ve çârçûbeleri vaz‘ olunmaksızın merkūm el-Hâc Osman Ağa ber-vech-i muharrer bilâ-veled fevt olup menzil-i mezkûr mahlûl ve cânib-i vakfa âid ve ve râci‘ ve taraf-ı vakıfdan işbu hazır bi’l-meclis Çukadâr es-Seyyid Mustafa Ağa b. es-Seyyid Ali nâm kimesneye bi’l-icâreteyn îcâr olunmuş ise de biz müteveffâ-yı mezbûr<> el-Hâc Osman Ağa’nın ber-minvâl-i muharrer emriyle menzil-i mezkûrun heyet-i mevcûdesine müşterek mâlımızdan cem‘an yedi bin altı yüz altmış beş guruş sarf etmemizle masrûfumuz olan meblağ-ı mezkûrun altı bin guruşunu müteveffâ-yı merkūm el-Hâc Osman Ağa hayatında bize edâ ve teslîm biz dahi yedinden ahz ü kabz etmemizle bâkīsi olan bin altı yüz altmış beş guruşu asîl ve müvekkile-i mezbûrânın vâzı‘u’l-yed oldukları tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan taleb ederiz deyü tesâddî eylediğimiz da‘vâmızdan bâ-tavassut-ı muslihîn asîl-i merkūm İbrahim Ağa ile bi’t-tav‘ ve’r-rızâ dört yüz elli guruş üzerine sulh olduğumuzda ol dahi bi’l-asâle ve müvekkilesi mezbûreye dahi izâfetle bi’l-vekâle sulh ve vekîl-i mezkûru ba‘de’l-kabûl bedel-i sulh-ı mezkûrdan mâ‘adâ meblağ-ı bâkī-i mezkûr bin altı yüz altmış beş guruşa varınca ziyâdesi olan bin iki yüz on beş guruşa ve bi’l-cümle ebniye-i mezkûre husûsuna ve işbu târih-i i‘lâma gelince sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyeye müte‘allika âmme-i da‘vâdan biz asıl ve vekîl-i merkūm İbrahim Ağa ile müvekkilesi mezbûre Âişe Hatun’un zimmetlerini bi’l-asâle asîl ve vekîl-i mezbûr dahi kezâlik bi’l-cümle ebniye-i mezkûre husûsuna ve işbu târihe gelince cemî‘ hukūk-ı şer‘iyeye müte‘allika amme-i da‘vâdan bi’l-asâle ve bi’l-vekâle bizim zimmetimizi her birimiz ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile ibrâ ve ıskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın asâleten ve vekâleten ibrâsını kabûl eyledik dediğini asîl ve vekîl-i merkūm İbrahim Ağa tasdîk ve ber-vech-i meşrûh kabûlü hâvî ibrâ eylediğini ve ibrâdan müstesnâ bedel-i sulh-ı mezkûr dört yüz elli guruş müdde‘iyân-ı [78b] şerîkân-ı mersûmâna müvekkilesi mezbûre ile ma‘an zimmetlerinde sahîhan deynleri olduğunu bi’l-asâle ve bi’l-vekâ[le] ikrâr ve i‘tirâf etmeğin alâ-mûcib-i i‘tirâfihî bedel-i sulh-ı mezkûr dört yüz elli guruşun müdde‘iyân-ı şerîkân-ı mersûmân <> Dimitri ve Sagomon zimmîlere edâ ve teslîmiyle bi’l-asâle ve müvekkilesi mezbûreye izâfetle bi’l-vekâle ilzâm eylediğini kâtib-i mezbûr mahâllinde ketb ve tahrîr ve ma‘an meb‘ûs ümenâ-i şer‘den Çukadâr Selim Ağa b. Osman ve Muhzır İbrahim Çelebi b. İsmail ile meclis-i şer‘-i şerîfe gelip kendi nefsinden asîl ve şerîki mersûm Dimitri zimmî tarafından vekîl-i müseccel-i şer‘îsi mesfûr Sagomon zimmî ile asîl ve vekîl-i merkūm İbrahim hazır oldukları hâlde bi’l-asâle ve bi’l-vekâle tasdîklerine mukārin alâ-vukū‘ihî ba‘de’l-inhâ ve’t-takrîr asîl ve vekîl-i merkūm İbrahim Ağa ibrâdan istisnâ olunan bedel-i sulh-ı mezkûr dört yüz elli guruşu asîl ve vekîl-i mesfûr Sagomon zimmîye huzûr-ı şer‘de teslîm eylediğinde ol dahi bi’l-asâle ve bi’l-vekâle tamamen ahz ü kabz eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr.

Fî 25 min-Za sene 1242

Nüshateyn