İstanbul Mahkemesi 156 Numaralı Sicil (H. 1246-1247 / M. 1831-1832) cilt: 92, sayfa: 263 Hüküm no: 254 Orijinal metin no: [46b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Pirinççi İbrahim Ağa, Bakkal Yorgi ve diğer şahısların bakkal ve mağaza gedik hisselerini Şileli Hüseyin Ağa’ya sattıkları Tuzcular sûkunda bakkāl ve ona merbût mağaza Mahmiye-i İstanbul’da Molla Zeyrek mahallesinde kâin pirinççi esnâfında İbrahim Ağa b. Halil b. Abdullah tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl-i sâbitü’l-vekâlesi Ahmed Reşid Efendi b. el-Hâc Selim ile bakkāl tâifesinden Yorgi v. Yanaki zimmî tarafından husûs-ı âti’z-zikrde vekîl olduğu es-Seyyid el-Hâc Ali Ağa b. Osman ve es-Seyyid el-Hâc Halil Ağa b. Salih nâm kimesneler şehâdetleriyle sâbit olan Yağkapanı tüccârından Hüseyin Ağa b. Abdurrahman ve kendiden asıl ve li-ebeveyn er karındaşı Dimitri v. el-hâlik Bakkāl Kosti v. diğer Yanaki zimmî tarafından zikri câî husûsda vekîl-i sâbitü’l-vekâlesi Todori zimmî ve şahsı mu‘arrefe Kadinko bt. Kosta Nasrâniye ile li-ebeveyn kız karındaşları kezâlik şahısları mu‘arrefe Katrine ve Eleniko ve Eftime Nasrâniyeler ve kezâlik şahsı mu‘arrefe Loksini bt. Londri Nasrâniye ve bakkāl tâifesinden Yorgi v. başka Yanaki zimmî ve anası mu‘arrefetü’ş-şahs Vasiliki bt. Kosta nâm Nasrâniyeden her biri meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde işbu bâ‘isü’l-kitâb Şileli es-Seyyid el-Hâc Hüseyin Ağa b. es-Seyyid Ömer nâm kimesne mahzarında bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i mezbûre hısnı ebvâbından Zindan Kapısı hâricinde Tuzcular sûkunda köşebaşında kâin Hacı Osman dükkânı denmekle arîf ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât bir bâb bakkāl dükkânı ve dükkân-ı mezkûra merbût mârru’z-zikr Zindan Kapısı dâhilinde Buğdaycılar sokağında kâin Attâr Hüseyin Ağa mağazası denmekle şehîr ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb mağaza derûnlarında mevcûde bakkāl esnâfı beynlerinde gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmelerin yüz yirmişer sehmden cem‘an iki yüz kırk sehm i‘tibârıyla otuz üç sehmden altmış altı sehmi vekîl-i merkūm Ahmed Reşid Efendi müvekkilim merkūm İbrahim Ağa’nın ve yirmi üçer sehmden kırk altı sehmi vekîl-i merkūm Hüseyin Ağa müvekkilim merkūm Yorgi zimmînin ve yirmişer sehmden kırk sehmi asıl ve vekîl-i merkūm Todori zimmî ve mesfûrât Kadinko ve Katrine ve Eleniko ve Eftime Nasrâniyelerden her biri babamız hâlik-i mersûm Kosti zimmîden ırsen bizim ve onar sehmden yirmi sehmi mersûme Loksini Nasrâniye benim ve otuz dörder sehmden altmış sekiz sehmi mersûm Yorgi zimmî ve anası mersûme Vasiliki Nasrâniye bizim akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin bâ-hücec-i şer‘iyye yedimizde ırsen ve şirâen mülkümüz olmağla vekîl-i merkūm Ahmed Reşid Efendi gedik-i mezkûrdan müvekkilim merkūm İbrahim Ağa’nın ber-minvâl-i muharrer mâlik olduğu altmış altı sehm hisse-i şâyi‘asını üç bin üç yüz guruşa ve vekîl-i merkūm Hüseyin Ağa gedik-i mezkûrdan müvekkilim mersûm Yorgi zimmînin ber-vech-i muharrer mâlik olduğu kırk altı sehm hisse-i şâyi‘asını iki bin üç yüz guruşa ve asıl ve vekîl-i mersûm Todori zimmî ve mersûmât Kadinko ve Katrine ve Eleniko ve Eftime Nasrâniyeler kezâlik gedik-i mezkûrdan ber-minvâl-i muharrer mâlikeler olduğumuz kırk sehm hisse-i şâyi‘amızı iki bin guruşa ve mersûme Loksini Nasrâniye kezâlik gedik-i mezkûrdan ben ber-vech-i muharrer mâlike olduğum yirmi sehm hisse-i şâyi‘amı bin guruşa ve mersûm Yorgi zimmî ve anası mesfûre Vasiliki Nasrâniye kezâlik gedik-i mezkûrdan ber-vech-i meşrûh mâlikler olduğumuz altmış sekiz sehm hisse-i şâyi‘alarımızı üç bin dört yüz guruşa tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şürût-ı müfside ve muvâza‘adan ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile merkūm es-Seyyid el-Hâc Hasan (Hüseyin) Ağa’ya bi’l-asâle ve bi’l-vekâle bey‘ ü temlîk ve her birimiz vech-i lâyıkı üzere teslîm eylediğimizde ol dahi ber-vech-i meşrûh iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl eylediğinden sonra semenleri olan cem‘an on iki bin guruşu merkūm es-Seyyid el-Hâc Hasan (Hüseyin) Ağa bize tamâmen def‘ ü teslîm ve biz dahi yedinden bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ahz u kabz etmemizle mebî‘-i mezkûrların tağrîr ve gabinlerine müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini kabûlü hâvî bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile ibrâ ve iskāt eyledik fîmâ-ba‘d [47a] gedik-i mezkûrlarda bizim ve müvekkillerimiz merkūmûnun aslâ ve kat‘â alâka ve medhallerimiz kalmayıp gedik-i mezkûrlar müşteri-i merkūm es-Seyyid el-Hâc Hüseyin Ağa’nın mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dediklerinde gıbbe’t-tasâduki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî 19 Muharrem sene 1247 Şuhûdü’l-hâl: Pazarbaşı Süleyman Ağa, Kethüdâ-i muhzırân İsmail Ağa, Muhzır Hüseyin Çelebi, Bölükbaşı Abdi Çelebi, Çukadâr Ali Ağa b. Mehmed.