Bab Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1096 - 1097 / M. 1685 - 1686) cilt: 19, sayfa: 424 Hüküm no: 500 Orijinal metin no: [81a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mehmed b. Ahmed’in Mustafa b. Mehmed’e olan borcunun terekesinden ödenmesi Sarrâc tâife[sinden] işbu bâ‘isü’l-kitâb Mustafa Çelebi b. Mehmed nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde mahmiye-i İstanbul’da Lütfi Paşa mahallesi ahâlîsinden olup medîne-i Edirne’de ticâret vechi üzre sâkin iken bundan akdem vefât eden sarrâc Mehmed b. Ahmed b. Abdullah’ın terekesini kabz ve düyûnunu edâya yedinde mazmûnu mübeyyin hüccet-i şer‘iyye ile vasiyy-i muhtârı olmağla tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘[-ı yed] olan Ali Çelebi b. Hüseyin mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Mehmed zimmetinde yedimden müşterâ ve makbûz beynimizde ilm-i şer‘ ile ma‘lûm saraç metâ‘ı bahâsından beş bin akçe hakkım olup meblağ-ı mezbûru bana zimmetinde edâsı lâzım deyni olduğunu ikrâr dahi edip kable’l-edâ fevt olmağın vasiyy-i [mezbûra] suâl olunup terekesinden meblağ-ı mezbûr alıverilmesi matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Ali Çelebi [cevâbında] tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin deyn-i mezbûru inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsına beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden Hüseyin Çelebi b. Ali ve Mehmed Çelebi b. Ali nâm kimesneler li ecli’l-istişhâd meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müteveffâ-yı mezbûr sarrâc Mehmed b. Ahmed b. Abdullah bundan akdem hâl-i hayâtında müdde‘î-i mezbûra cihet-i mezkûreden beş bin akçe zimmetinde lâzımü’l-edâ deyni olduğunu bizim huzûrumuzda ikrâr ve i‘tirâf etmişidi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın ba‘de’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebince ba‘de’l-hükm, mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâdis aşer min Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve tis‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: ( ).