İstanbul Mahkemesi 156 Numaralı Sicil (H. 1246-1247 / M. 1831-1832) cilt: 92, sayfa: 284 Hüküm no: 273 Orijinal metin no: [51a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Kıyıcı Anaştaş’ın kereste dükkânındaki gedik hissesini Akçaşehirli Keresteci Mehmed Salih Ağa’ya satıp dükkân kirasından kalan alacağını da tahsil ettiği Keresteci Fatih’de Mahmiye-i İstanbul hısnı ebvâbından Fener Kapısı dâhilinde Tevkī‘î Cafer mahallesinde mütemekkin Kıyıcı Anaştaş v. Dimitri meclis-i şer‘-i hatîrde keresteci esnâfından işbu bâ‘isü’l-kitâb Akçaşehirli el-Hâc Mehmed Salih Ağa b. el-Hâc Mehmed mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i mezbûrede Ebulfeth Sultan Mehmed Han-ı Gāzî -tâbe-serâhu- hazretlerinin câmi‘-i şerîfi avlusu ebvâbından Boyacıkapısı hâricinde doğramacı ve boyacı dükkânları beynlerinde kâin bir bâb keresteci dükkânı derûnunda mevcûde Başmuhâsebe kaleminde mukayyed beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur bir akçe tahtası ve bir minder ve bir dolab ve sâir âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin yüz yirmi sehm i‘tibârıyla altmış sehmi merkūm el-Hâc Mehmed Salih Ağa’nın ve altmış sehmi dahi akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin benim iki kıt‘a hüccet-i şer‘iyye mantûkunca yedimizde şâyi‘an mülkümüz olmağla gedik-i mezkûrdan ben ber-minvâl-i muharrer mâlik olduğum altmış sehm hisse-i şâyi‘amı tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şürût-ı müfside ve muvâza‘adan ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile merkūm el-Hâc Mehmed Salih Ağa’ya üç bin beş yüz guruşa bey‘ ü temlîk ve vech-i lâyıkı üzere teslîm eylediğimde ol dahi ber-minvâl-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl eylediğinden sonra semeni olan meblağ-ı mezkûr üç bin beş yüz guruşu müşteri-i merkūm bana tamâmen def‘ ü teslîm ve ben dahi yedinden ahz u kabz edip mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika ve mezbûr el-Hâc Mehmed Salih Ağa nısf hisse-i mebî‘a-i mezkûremde mukaddemâ şehriye on sekizer guruş kirâ tesmiyesiyle müstecirim olmağla ücret-i mezkûreden zimmetinde mütebâkī üç yüz guruşu işbu meclis-i şer‘de bana tamâmen def‘ ü teslîm ve ben dahi yedinden ahz ve tesellüm etmemle bi’l-cümle husûs-ı mezkûra ve işbu târîh-i vesîkaya gelince sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allika âmme-i de‘âvî ve kâffe-i mutâlebâtdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile ibrâ ve iskāt ve her birimiz ber-minvâl-i meşrûh âharın ibrâsını kabûl etmemizle fîmâ-ba‘d benim dükkân-ı mezkûr gediğinde aslâ ve kat‘â alâka ve medhalim kalmayıp mecmû‘u el-Hâc Mehmed Salih Ağa’nın mülk-i mahzı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dedikde gıbbe[‘t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu] Fî 8 R sene 1247 Şuhûdü’l-hâl: Keresteciler Kethüdâsı Ali Bey, Kâtib Mustafa Ağa b. Osman, Yiğitbaşı Süleyman Efendi, Keresteci Hafız Mehmed Ağa b. Mehmed, Odacı Hüseyin Çelebi b. Yusuf.