.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 156 Numaralı Sicil (H. 1246-1247 / M. 1831-1832)
cilt: 92, sayfa: 429
Hüküm no: 427
Orijinal metin no: [78b-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Anaştaşya ile kızları Anna ve Sofya’nın bakkal dükkânı gedik hisselerini Anaştaşya’nın oğlu Bakkal Karalem’e sattıkları

Bakkāl

Vilâyet-i Anadolu’da Niğde sancağında vâki‘ İncesu kasabasında Kilise mahallesi mütemekkinelerinden Anaştaşya bt. Bratamos ve sadriye kebîre kızları Anna ve Sofya bintey Apostol nâm Nasrâniyeler taraflarından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu şahıslarını bilir Bakkāl Ananya v. Lazari ve Bakkāl Bratamos v. Nikola nâm zimmîler şehâdetleriyle sâbit olan Bakkāl Bedros v. İstefan nâm zimmî meclis-i şer‘-i hatîrde müvekkilât-ı mersûmâtdan mersûme Anaştaşya Nasrâniyenin sadrî kebîr oğlu ve mesfûretân Anna ve Sofya Nasrâniyelerin li-ebeveyn er karındaşları Bakkāl Karalem nâm zimmî muvâcehesinde bi’l-vekâle ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip İstanbul’da Ebulfeth Sultan Mehmed Han Câmi‘-i şerîfi civârında Hafız Paşa Câmi‘-i şerîfi nezdinde kâin Sipâhî dükkânı denmekle şehîr ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb <> ve kurbünde kâin Yeni dükkân denmekle meşhûr bir bâb ki cem‘an iki bâb bakkāl dükkânları derûnlarında mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûme<>lerin yüz yirmişer sehm i‘tibârıyla altmışar sehmi Vasil zimmînin ve yirmi yedişer sehmi mersûm Karalem zimmînin ve yedişer sehmi karındaşı Todori zimmînin ve yirmi ikişer buçuk sehmi müvekkilem mesfûre Anaştaşya ve üçer buçuk sehmi müvekkilelerim mersûmetân Anna ve Sofya Nasrâniyelerin yedlerinde mülkleri olmağla ben zikr olunan âlât-ı gediklerden akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin müvekkilelerim mersûmâtın ber-minvâl-i muharrer mâlike oldukları cem‘an yirmi altı sehm hisse-i şâyi‘alarını tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şürût-ı müfside ve muvâza‘adan ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ve safka-i vâhide ile bâ-izn-i şürekâ mersûm Karalem zimmîye iki bin iki yüz elli guruşa bi’l-vekâle bey‘ ü temlîk ve vech-i lâyıkı üzere teslîm eylediğimde ol dahi ber-minvâl-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl edip semen-i mezkûr bin iki yüz guruşu mersûm bana tamâmen def‘ ü teslîm ve ben dahi yedinden bi’l-vekâle tamâmen ve kâmilen ahz u kabz etmemle mebî‘-i mezkûrun tağrîr ve gabnine müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini kabûlü hâvî ibrâ-i âm ile ibrâ ve iskāt eyledik fîmâ-ba‘d âlât-ı gedik-i mezkûrların hisse-i merkūmelerinde müvekkilelerim mersûmâtın aslâ ve kat‘â alâka ve medhalleri kalmayıp gedik-i mezkûrların yirmi yedişer sehmi mukaddemâ ve yirmi altışar sehmi hâlâ ki cem‘an elli üçer sehmi müşteri-i mesfûr Karalem zimmînin mülk-i müşterâsı ve hakk-ı sırfı olmuşdur dedikde gıbbe’t-tasdîki[‘ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu]

Fî 25 Za sene 1247

Şuhûdü’l-hâl: Eş-şâhidûnü’s-sâbikūn.