Bab Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1096 - 1097 / M. 1685 - 1686) cilt: 19, sayfa: 444 Hüküm no: 524 Orijinal metin no: [86a-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Mehmed Çelebi b. Abdullah’ın vakfettiği eve yapılan tamir masrafı Husûs-ı âti’l-beyânı mahallinde keşf ve tahrîri için savb-ı şer‘-i münîrden bi’t-taleb irsâl olunan es-Seyyid Abdülmu‘tî Efendi hâssa mi‘mârlarından üstâd Derviş Mehmed Halîfe b. Abdullah ile mahmiye-i İstanbul’da Fenerkapısı dâhilinde Abdi Subaşı mahallesinde vâki‘ bir tarafdan Mustafa Çelebi b. Ahmed ve bir tarafdan Rıdvan b. Abdullah mülkleri ve bir tarafdan cidâr-ı hısn ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd olup merhûm Mehmed Çelebi b. Abdullah hayâtında vakf ve süknâ ve tevliyyetini kendiden sonra atîkası Canfedâ’ya ba‘dehâ ile’l-inkırâz evlâdına ba‘dehüm Reis Ahmed b. Mehmed’e ba‘dehû kezâlik evlâdına ba‘dehüm li ebeveyn karındaşı Yusuf’a ba‘dehû kezâlik evlâdına ba‘de inkırâzi’l-kül mahalle-i mezbûre mescid-i şerîfi imâmına şart ve ta‘yîn eylediği vakıf menzile varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî udûl-i müslimîn huzûrunda akd-i meclis-i şer‘-i şerîf eyledikde menzil-i mezbûra meşrûtiyyet üzre sâkin ve mütevellîye olan müteveffâ-yı merkūm Ahmed’in sulbiye kızı ve hasren vârisesi Ayşe Hâtun tarafından husûs-ı âtîye vekîl-i müsecceli olan Hasan Çelebi b. Mehmed meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda bi’l-vekâle takrîr-i kelâm ve ta‘bîr ani’l-merâm edip müvekkilem mezbûre Ayşe’nin babası merhûm Ahmed hayâtında menzil-i mezbûrun ebniyesi muhterik olmağla malıyla nefsiyçün işbu fevkānî bir oda ve tahtânî bir oda ve bodrum ve sâir ta‘mîre muhtâc mevâzi‘ini binâ ve ta‘mîr ve kable’l-keşf vefât etmeğin hâlâ ebniye-i mezbûre mesâha ve tahmîn olunmasın müvekkile-i mezbûrenin matlûbudur dedikde mi‘mâr ebniye-i mezkûreyi mesâha ve tahmîn eylediğinde tûlen ve arzen bi hesâb-ı terbî‘î yüz sekiz zirâ‘ sakfının zirâ‘ı otuzar akçeden üç bin yedi yüz seksen akçe ve yüz beş zirâ‘ tahta perdenin zirâ‘ı onar akçeden bin altı yüz yirmi beş akçe ve yüz on üç buçuk zirâ‘ dolma duvarın zirâ‘ı yirmi beş akçeden iki bin sekiz yüz yirmi beş akçe ve iki dolab sandığı dört yüz akçe ve altı ağaç pencere ma‘a kapak dokuz yüz akçe ve bir sâde musandıra beş yüz akçe ve üç aded ocak bin beş yüz akçe ve dört aded raf seksen akçe ve iki cam yüz yirmi akçe ve yüz elli zirâ‘ tahta döşeme otuzar akçeden üç bin yüz seksen ve sekiz yama direği yüz altmış akçe ve bir nerdübân oda yüz akçe ve üç kapı üç yüz akçe ve on sekiz zirâ‘ sundurma sakf dört yüz elli akçe ve bir sokak kapısı dört yüz akçe ve bir çeşme beş yüz akçe ve yüz kırk yedi zirâ‘ mahlût taş duvarın zirâ‘ı kırkar akçeden beş bin altı yüz seksen akçe min haysi’l-mecmû‘ ebniye-i mezkûre yirmi iki bin dokuz yüz akçe ile ancak olur noksân ile olmak ihtimâli yoktur deyû mi‘mâr-ı merkūm ve ebniye ve sukūf-ı ahvâle kemâl-i vukūfu olan Müslimûn-ı merkūmûn icmâ‘ ve ittifâk eylediklerinden sonra vâki‘ hâli Mevlânâ-yı mezkûr mahallinde ketb ü tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Receb Çelebi b. Şaban ve Mahmud b. Mehmed ile meclis-i şer‘a gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi aşer min Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve tis‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Süleyman Efendi b. Abdullah İmâm-ı mahalle-i mezbûre, Ahmed Efendi b. Hüseyin İmâm-ı Çukur, Hüseyin Ali b. Ali, Mehmed Bey b. Abdullah Haffâf, Ahmed Çelebi b. Mehmed.