|
Bab Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1096 - 1097 / M. 1685 - 1686) cilt: 19, sayfa: 456 Hüküm no: 541 Orijinal metin no: [89a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Seyyid Esad Efendi b. Abdurrahman’dan miras kalan dükkânların satılması
Husûs-ı âti’l-beyânı mahallinde ketb [ü] tahrîr için kıbel-i şer‘-i mutahhardan matlûben irsâl olunan Mevlânâ es-Seyyid Abdülmu‘tî Efendi mahmiye-i İstanbul’da Şeyh Ebülvefâ mahallesinde vâki‘ merhûm es-Seyyid Esad Efendi’nin veresesi menzillerine varıp zeyl-i sahîfede muharrerü’l-esâmî adl-i sikāt müslimîn huzûrunda akd-i meclis-i şer‘-i âlî eyledikde mahalle-i mezbûrda sâkin iken bundan akdem vedâ‘-ı âlem eden merhûm es-Seyyid Esad Efendi b. Abdurrahman Efendi b. Ebülcûd Efendi’nin verâseti zevceteyn-i metrûketeyn Kerime bt. Abdullah ve Sâliha bt. Abdullah nâm hâtunlara ve sulbî kebîr oğulları fahrü’l-eşbâhati’l-müteşerri‘în es-Seyyid Hüseyin Efendi ve es-Seyyid Abdüsselâm Efendi ve sulbiye kebîre kızları Şerife Ayşe Hâtun ve Şerife Ümmühâni Hâtun’a münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve mütehakkik oldukdan sonra mûmâ-ileyhimâ es-Seyyid Hüseyin Efendi ve es-Seyyid Abdüsselâm Efendi ve merkūmât Kerime ve Sâliha ve Ayşe ve Ümmühâni zâtlarını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân fahrü’s-sâdât es-Seyyid Ebülbeşir Çelebi b. el-Hâc Selahaddin ve Beyzâde b. Abdülmennân ta‘rîfleriyle mu‘arrefât oldukdan sonra meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda, merhûm-ı mûmâ-ileyhin hemşîrezâdesi umdetü’l-eşrâf ve’l-a‘yân es-Seyyid Abdülkerim Çelebi b. el-merhûm el-Hâc Selahaddin mahzarında her biri ikrâr-ı sahîh-i şer‘î ve i‘tirâf-ı sarîh-i mer‘î kılıp mûrisimiz merhûm-ı mûmâ-ileyh Esad Efendi’nin terekesinden olup medîne-i Haleb dâhilinde Sevikat? Hanım demekle ma‘rûf olan sûkda vâki‘ şarkan Şeyh Said vakfı ve garben tarîk-i âm ve şimâlen Derihem? vakıf menzili ve kıbleten yine tarîk-i âm ile mahdûd bir birine muttasıl biri kasab ve biri bakkal iki bâb mülk dükkân-ı mevrûslarımızı bi cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffeti’l-hukūk ve’l-merâfık bey‘-i bâtt-ı kat‘î ile mûmâ-ileyh es-Seyyid Abdülkerim Çelebi’ye bi safkatin vâhidetin yüz yirmi esedî guruşa bey‘ ve temlîk ol dahi iştiraâ ve temellük ve kabûl ve semen-i mezbûr yüz yirmi esedî guruşu bize edâ ve teslîm biz dahi yedinden bi tamâmihî ahz u kabz ve beynimizde iktisâm ettiğimizden sonra mârrü’l-beyân iki bâb kasab ve bakkal dükkânları mahallinde zabt ve tasarrufa müşterî-i mûmâ-ileyhi taslît eyledik ba‘de’l-yevm dükkâneyn-i mezbûreynden bir vechile alâka ve medhalimiz kalmayıp mûmâ-ileyh es-Seyyid Abdülkerim Çelebi’nin mülk-i müşterâları olmuşdur keyfe mâ yeşâ ve hasbe mâ yahtâr mutasarrıf olsun dediklerinde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î husûs-ı mezbûru Mevlânâ-yı mezkûr mahallinde tahrîr ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Mahmud Bey b. Mehmed ve Ahmed b. Abdullah ile meclis-i şer‘a gelip alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis min Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve tis‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’s-sâdâti’l-kirâm es-Seyyid Mahmud Çelebi b. el-Hâc Mehmed, umdetü’l-eşrâf es-Seyyid Bedri Çelebi b. el-Hâc Selahaddin, es-Seyyid Abdülhâdi Çelebi b. Abdurrahman, Ahmed Çelebi Hekimzâde, İsmail Ağa b. Hasan, Mehmed Ağa b. İsmail, Mehmed Beşe b. Mehmed, Hasan Beşe b. Yazıcı, fahrü’l-a‘yân el-Hâc Süleyman Ağa b. Mehmed, Ahmed b. Abdi.
|