.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1257-1258 / M. 1841-1842)
cilt: 96, sayfa: 373
Hüküm no: 328
Orijinal metin no: [119-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed Tahir Efendi ile kız kardeşi Şerife Fâtımatü’z-zehra Hanım’a ait bostanı tahliye etmesi talebiyle kiracıları Kostantine’ye ve Bahçıvan Mihal’e açtıkları alacak davasında haksız bulundukları

Sultanmehmed’de bostan nizâ‘ına dâir

[Ma‘rûz]

Rumeli kuzâtı eşrâfından derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism es-Seyyid Mehmed Tâhir Efendi b. el-müteveffâ es-Seyyid Mehmed Said Efendi b. Ali nefsinden asıleten [asâleten] ve li-ebeveyn kız karındaşı Şerife Fâtımatü’z-zehra Hanım tarafından dahi husûs-ı âtîde vekâleten bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr evkāf müfettişi İstanbul pâye-i celîlesiyle mübâhî izzetlü fazîletlü es-Seyyid Mehmed Emin Âsaf Beyefendi tarafından meb‘ûs Mehmed İzzet Efendi hâzır olduğu hâlde şifâhen sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen Çarşamba günü huzûr-ı hazret-i Fetvâ-penâhî’de ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde bahçevân tâifesinden Mihal v. Tanaş zimmî muvâcehesinde zikri câî gedik âlâtına vaz‘-ı yedi mütehakkık olup arzuhâl eden Kostantine bt. Hıristo v. Atam nâm Nasrâniye tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu şahsını ârifân Premedili İbrahim b. Hüseyin ve Abdullah b. İbrahim nâm kimesneler şehâdetleriyle ber-nehc-i şer‘î sâbit olan İstefan v. Dimitri zimmî hâzır olduğu hâlde cennet-mekân merhûm ve mağfiret-nişân Ebu’l-feth Sultan Mehmed Hân-ı Gāzi -aleyhi eltâfü Rabbihi’l-Bârî— hazretlerinin İstanbul’da vâki‘ câmi‘-i şerîf ve İmâret-i âmiresi vakf-ı şerîfleri müsakkafâtından câmi‘-i şerîf-i mezkûr civârında kâin İmâret Bahçesi demekle meşhûr ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât bir bâb vakıf bostan benimle kız karındaşım mezbûre Şerife Fâtımatü’z-zehra Hanım’ın pederimiz müteveffâ-yı mezbûr es-Seyyid Mehmed Said Efendi’nin intikālinden bi’l-münâsefe tasarrufumuzda ve derûnunda mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûme dahi müvekkile-i mersûme Kostantine Nasrâniyenin bin iki yüz otuz beş senesi Zilka‘detü’ş-şerîfesi gurresinden beri bâ-hüccet-i şer‘iye irsen ve şirâen müstakılleten yedinde mülk ve hakkı ve bostan-ı mezkûrda kirâ-yı kadîmesi olan beher sene elli beşer guruş kirâ ile müvekkile-i mersûme bin iki yüz kırk dokuz senesi duhûl eden rûz-ı Kasım’dan beri benimle kız karındaşım mezbûrenin müsâneheten müsteciremiz iken müvekkile-i mersûme Kostantine Nasrâniye ber-vech-i muharrer mâlike olduğu âlât-ı gedik-i merkūmu işbu sene-i mübâreke Saferi’l-hayrı’nın yirmi ikinci günü evkāf-ı hümâyûna teberru‘ ve tashîh ettirerek yevmî altı akçe icâre-i müeccele ile taraf-ı Evkāf-ı hümâyûndan istîcâr ve usûlü üzere bir kıt‘a mütevellî temessüğü ahz ve ol-vechile gedik-i mezkûru tasarruf edip ve işbu mersûm Mihal zimmî dahi bostan ve gedik-i merkūmlarda sâlifü’l-beyân bin iki yüz kırk dokuz senesi duhûl eden rûz-ı Kasım’dan işbu târih-i i‘lâma gelince senevî ikişer yüz ellişer guruş kirâ ile müvekkile-i mersûmenin müsâneheten müsteciri olup lâkin müvekkile-i mesfûre Kostantıne Nasrâniye benimle kız karındaşım mezbûrenin ber-vech-i muharrer müsteciremiz iken ben dahi bi’l-asâle ve kız karındaşım mezbûre Şerife Fâtımatü’z-zehra Hanım tarafından bi’l-vekâle bostan-ı mezkûru zikr olunan rûz-ı Kasım’dan senevî altışar yüz kırkar guruşa müvekkile-i mezbûrenin izinsiz müstecir-i mesfûr Mihal zimmîye dahi îcâr etmemle icâre-i mezkûreden dokuz buçuk sene müddetde zimmetinde terâküm eden altı bin seksen guruşu ben bi’l-asâle ve kız karındaşım mezbûre tarafından dahi vekîli olmamla bi’l-vekâle mersûm Mihal zimmîden hâlâ taleb ederim deyü inkârına dahi mukārin takrîr-i meşrûhu üzere tasaddî eylediği da‘vâsı meşrû‘a ve iltifâta şâyân olmadığı kendine tefhîm olundukda dönüp müvekkile-i mersûme Kostantıne Nasrâniye bundan sonra bostan-ı mezkûr için senevî benimle kız karındaşım mezbûreye altışar yüz kırkar guruş kirâ versin ve illâ bostan-ı mezkûru tahliye ve bana teslîm etsin dedikde bu makūle evkāf-ı hümâyûna teberru‘ olunan gediklerin mutasarrıfları sâl be-sâl kirâ-yı kadîmelerini bilâ-cefâ edâ eyledikleri sûretde ihrâc olunmamak evkāf-ı mezkûrenin bâ-hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûn mer‘î ve mu‘teber nizâmından olmağla müvekkile-i mesfûre Kostantıne Nasrâniyeden bostan-ı mezkûrun kirâ-yı kadîmesini alıp ihrâcıyla rencîde olunmamak muktezâ-yı nizâm idiği dahi müdde‘î-i mezbûr es-Seyyid Mehmed Tâhir Efendi’ye tefhîm ve altı bin seksen guruş da‘vâ-yı mezkûresiyle dahi mersûm Mihal zimmîye bî-vech-i şer‘î mu‘ârazadan men‘ olunduğu İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu]

Fî 13 Ca sene 1258