İstanbul Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1257-1258 / M. 1841-1842) cilt: 96, sayfa: 410 Hüküm no: 360 Orijinal metin no: [132-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Halil Hamid Paşazade Mehmed Nurullah Beyefendi ile Niğbolu sabık Muhassılı İbrahim Ağa arasındaki alacak verecek davasının sonuçlandırılamadığı
8500 [guru]ş tecîl
[Ma‘rûz]
Dergâh-ı mu‘allâ kapıcıbaşılarından sâbıkā Niğbolu muhassılı sâhib-i arzuhâl İbrahim Ağa b. Ali <> meclis-i şer‘-i münîrde yine dergâh-ı âlî kapıcıbaşılarından derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism Halil Hamid Paşazâde Mehmed Nurullah Beyefendi tarafından husûs-ı âti’l-beyânda vekîl olduğu Hüseyin Ağa b. Bektaş ve Mehmed Sadullah Ağa b. Abdullah nâm kimesneler şehâdetleriyle ber-nehc-i şer‘î sâbit olan es-Seyyid İsmail Ağa b. es-Seyyid el-Hâc Halil muvâcehesinde müvekkil-i mûmâ-ileyh Mehmed Nurullah Beyefendi zimmetinde cihet-i karzdan bâ-tahvîl alacak hakkım olan on beş bin guruşun dört bin beş yüz guruşunu müvekkil-i mîr-i mûmâ-ileyhin mâlından ol-mikdâr meblağ bi-safkatin vâhidetin iştirâ ve kabz eylediğim iki tulum ala kürk ve bir köhne semmûr paçası kürk semeninden ve iki bin guruşunu dahi nakden istifâ etmemle bâkīsi olan sekiz bin beş yüz guruşu bin iki yüz elli altı senesi Şa‘bâni’l-mu‘azzamı’nın yirmi yedinci gününden beher şehr biner guruş verip târih-i mezkûrdan sekiz buçuk ay tamamına değin bana edâ ve teslîm etmek üzere sâlifü’l-beyân Şa‘bâni’l-mu‘azzamı’nın yirmi yedinci günü bâ-istimhâl müvekkil-i mûmâ-ileyhi imhâl ve tehîr eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer edâ-i deyne ta‘ahhüd ve ancak meblağ-ı bâkī-i merkūm sekiz bin beş yüz guruşu minvâl-i muharrer üzere müvekkil-i mûmâ-ileyhden kabza târih-i merkūmda tarafımdan Bezzâzistânî Şerif Abdullah Ağa b. Abdurrahman’ı kabûlüne mukārin tevkîl ve tahvîl-i mezkûru dahi teslîm edip bi’l-memûriye diyâr-ı âhara gittiğimden sonra vekîlim mezbûr müvekkil-i mîr-i mûmâ-ileyhden bir akçe ve bir habbe kabz etmeksizin fevt ve tahvîl-i mezkûr dahi zâyi‘ olup meblağ-ı bâkī-i merkūm sekiz bin beş yüz guruş müvekkil-i mûmâ-<> ileyh Mehmed Nurullah Beyefendi zimmetinde kalmağla hâlâ taleb ederim deyü da‘vâ ettikde vekîl-i mezbûr es-Seyyid İsmail Ağa dahi cevâbında müteveffâ-yı mezbûr Bezzâzistânî Şerif Abdullah Ağa b. Abdurrahman hayatında müdde‘î-i mûmâ-ileyh İbrahim Ağa tarafından bi’l-vekâle müvekkil-i mûmâ-ileyh Mehmed Nurullah Beyefendi’nin müdde‘î-i mûmâ-ileyhe cihet-i mezkûreden bâkī deyni olan meblağ-ı merkūm sekiz bin beş yüz guruşun beş bin beş yüz guruşu mukābelesinde târih-i taksît-i merkūmdan iki ay mürûrunda [133] müvekkil-i mûmâ-ileyhin Boğaziçi’nde Hümâyûnâbad nâm-ı diğer Bebek karyesinde vâki‘ sâhilhânesinde mâlından diğer iki tulum ala kürk ve bin guruş mukābelesinde târih-i merkūmdan üç buçuk ay mürûrunda müvekkilim mûmâ-ileyhin mâlından sâhilhâne-i mezkûrede bir tulum semmûr paçası kürk ve bâkī iki bin guruş mukābelesinde dahi beş ay mürûrunda yine müvekkilim mûmâ-ileyhin mâlından sâhilhâne-i merkūmda iki deste mercanlı bağa hoşâb kaşığı ahz u kabz ve husûs-ı mezkûra müte‘allika da‘vâdan müvekkilim mûmâ-ileyhin zimmetini kabûlünü hâvî müvekkil-i müdde‘î-i mûmâ-ileyhe izâfetle bi’l-vekâle ibrâ ve iskāt ve tahvîl-i mezkûru dahi müvekkilim mûmâ-ileyhe redd ü teslîm ol dahi ahz u kabz? ve zâyi‘ etmiş idi deyü bi’l-vekâle eylediği def‘ini ve müteveffâ-yı mezbûr Şerif Abdullah Ağa’yı dahi minvâl-i muharrer üzere tevkîlini müdde‘î-i mûmâ-ileyh İbrahim Ağa inkâr etmekle vekîl-i mezbûr es-Seyyid İsmail Ağa def‘-i mezkûrunu isbât için bir def‘a meclis-i şer‘de ikāme ettiği üç nefer kimesneler def‘-i mezkûruna mutâbık edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylememeleriyle makbûle olmayıp ve bir def‘a dahi ikāme ettiği mukaddemâ Bezzâzistân-ı atik dellâllarından Mustafa b. İbrahim ve Berber es-Seyyid Mehmed b. İbrahim nâm kimesneler dahi mazanna-i sû’ olduklarından tard olunup vekîl-i mezbûr es-Seyyid İsmail Ağa şehr-i sâbık yani Cemâziyelevvel’in yirmi yedinci günü şâhid-i âdil ikāmesine havâle olunup tarafeyn bir dahi zuhûr etmemeleriyle henüz da‘vâlarına faysal verilmediği vekāyi‘-i şer‘iye kâtibimiz cerîdesinde mazbût olduğu imtisâlen-li’l-emri’l-âlî İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu]
Fî 25 C sene 1258
|