.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1096 - 1097 / M. 1685 - 1686)
cilt: 19, sayfa: 471
Hüküm no: 559
Orijinal metin no: [93a-2]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Rodolko v. Espo’nun yapağıcı Yako v. Yahud’da alacağı olması

İngiltere tüccârından olup hâlâ mahrûse-i Galata’da Bereketzâde mahallesinde sâkin Rodolko v. Espo nâm müste’men meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde tâife-i yahudun Erdel cemâ‘atinden olup Ortaköy’de sâkin iken bundan akdem hâlik olan Kohen demekle ma‘rûf yapağıcı Yako v. Yahud nâm yahudinin evlâd-ı sıgārının tesviye-i emirleriyçün kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olmağla terekesine vâzı‘ü’l-yed olan Rafayel v. Vadso nâm yahudi muvâcehesinde üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip târih-i kitâbdan on dört ay mukaddem frengî altın tebdîl etmek için bin guruşluk para ve bin dört yüz elli sekiz guruşluk şerîfî altın cem‘an iki bin dört yüz elli sekiz guruşumu hâlik-i merkūm Kohen Yako’ya hayâtında alâ tarîki’s-sarf def‘ ve teslîm ol dahi yedimden ahz u kabz ettiğinden sonra kable teslîmi’d-deyn merkūm hâlik olmağın hâla vasiyy-i mezbûre suâl olunup meblağ-ı mezbûr cem‘an iki bin dört yüz elli sekiz guruşumun ayniyâtı mevcûd ise a‘yânını, müste[h]leke ise hâlik-i mezbûre terekesinden bana red ve teslîme tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl vasiyy-i merkūm cevâbında hâlik-i mezbûrun terekesine bi’l-vesâye vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin husûs-ı mezbûru inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan sıdk-ı makāline muvâfık beyyine taleb olundukda cemâ‘at-i mezbûreden olup mârrü’z-zikr Ortaköy’ünde sâkin Avram v. Mosi ve Yako v. Abram nâm yahudiler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka târih-i kitâbdan on dört ay mukaddem işbu müdde‘î-i mezbûr Rodolko frenk altınla tebdîl etmek için bin guruşluk para ve bin dört yüz elli sekiz guruşluk şerîfî altın cem‘an iki bin dört yüz elli sekiz guruşunu …? demekle ma‘rûf [93b] olan hâlik-i mezbûr yapağıcı Yako’ya hayâtında bizim huzûrumuzda alâ tarîki’s-sarf def‘ ve teslîm ol dahi yedinden ahz u kabz etmişidi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olup müdde‘î-i mezbûr red ve tahlîf-i şer‘î ile tahlîf olundukdan sonra mûcebince ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis ve’l-ışrîn min Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve tis‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mustafa Çelebi b. Ahmed Kethüdâ-yı muhzırân, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Mehmed Çelebi b. İdris, Ebûbekir b. Hüseyin.