İstanbul Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1257-1258 / M. 1841-1842) cilt: 96, sayfa: 433 Hüküm no: 377 Orijinal metin no: [142-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Tesbihçi Nikola’nın borcuna karşılık iki adet dükkân gediğini sattığı Nefise ve Emine hatunlara borcunu ödediğinden dükkânların geri verilmesi talebiyle açtığı davada haksız bulunduğu İki bâb çorapcı dükkânı nizâ‘ı ve hükmü i‘lâmı. Ma‘rûz Arzuhâl eden Tesbihci Nikola v. Hanazi bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr evkāf müfettişi İstanbul pâye-i celîlesiyle mübâhî izzetlü fazîletlü es-Seyyid Mehmed Emin Âsaf Beyefendi tarafından meb‘ûs Mehmed İzzet Efendi hâzır olduğu hâlde Çarşamba günü huzûr-ı hazret-i Fetvâ-penâhî’de ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde zikri âtî vakıf gedik âlâtlarına bâ-temessük-i mütevellî mutasarrıfeler ve vaz‘-ı yedleri mütehakkık ve zâtları mu‘arrefeler olan Nefîse Hatun bt. el-Hâc Veliyüddin ve Emine Hatun bt. Hüseyin muvâcehelerinde Kaşıkçı esnâfından derûn-ı arzuhâlde isimleri mezkûr Süleyman Ağa b. Hasan ve şerîki Ömer Ağa b. Halil hâzır oldukları hâlde şerîkân-ı hâzırân-ı mezbûrân Süleyman Ağa ve Ömer Ağa’ya cihet-i deyn-i şer‘îden bâ-i‘lâm-ı şer‘î mahkûmün-bih on beş bin beş yüz kırk üç guruş deynim mukābelesinde bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn müstakıllen mutasarrıf olduğum Hudâvendigâr-ı sâbık müstağrak-ı bihâr-ı rahmet-i hâlık vâlid-i kesîrü’l-mehâmid-i hazret-i Hilâfet-penâhî mazhar-ı gufrân-ı İlâhî hazret-i Sultan Gāzi Mahmud Han -aleyhi eltâfü Rabbihi’l-Mennân- evkāf-ı celîleleri müstegallâtından İstanbul’da Çakmakçılar sûkunda değirmen peşkunu tahtında kâin biribirine muttasıl iki bâb çorapçı dükkânları derûnlarında mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur vakıf âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmeleri bin iki yüz elli altı senesi Zilka‘detü’ş-şerîfesinin yirmi dokuzuncu günü hâzırân-ı şerîkân-ı mezbûrâna vefâen bâ-re’y-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ve teslîm eylediğimde onlar dahi ber-vech-i muharrer tefvîz [tefevvüz] ve teslîm [tesellüm] etmeleriyle mezbûretân kabûl ettiklerin[de]n sonra benim iznimsiz sene-i sâbıkā yani bin iki yüz elli yedi senesi Muharremi’l-harâmının dokuzuncu günü âlât-ı gedik-i merkūmları mezbûretân Nefîse ve Emine hatunlara ale’l-iştirâki’s-seviyy bâ-ma‘rifet-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ve teslîm etmeleriyle mezbûretân âlât-ı lâzıme-i mezkûrelere vaz‘-ı yed ederler lâkin ben hâzırân-ı mezbûrân Süleyman Ağa ve Ömer Ağa’nın ber-vech-i muharrer ferâğlarını mücîz olmadığımdan deyn-i merkūm on beş bin beş yüz kırk üç guruşu hâzırân-ı şerîkân-ı mezbûrâna edâ ile âlât-ı gedik-i merkūmları bâ-re’y-i mütevellî zabt u tasarruf murâd eylediğimde mezbûretân Nefîse Hatun ve Emine Hatun bî-vech mümâna‘at etmeleriyle suâl olunup ber-vech-i muharrer mümâna‘atları men‘ ü def‘ olunmak murâdımdır deyü evkāf-ı celîle-i mezkûrenin kāimmakām-ı mütevellîsi hâlâ evkāf nâzırı ecille-i ricâl-i Devlet-i aliyyeden sa‘âdetlü semâhatlü Mustafa Kânî Beyefendi taraflarından mürsel vekîlleri Abdulkadir Efendi b. Mahmud hâzır olduğu hâlde da‘vâ ettikde mezbûretân Nefîse Hatun ve Emine Hatun dahi cevâblarında müdde‘î-i mesfûr Nikola zimmî deyn-i merkūm on beş [bin] kırk üç guruş mukābelesinde ber-vech-i muharrer mutasarrıf olduğu âlât-ı gedik-i merkūmları sâlifü’l-beyân elli altı senesi Zilka‘desinin yirmi dokuzuncu günü târihinde hâzırân-ı mezbûrân Süleyman Ağa ve Ömer Ağa ale’l-iştirâki’s-seviyy re’y-i mütevellî ile ferâğ ve tefvîz ve teslîm ve âlât-ı gedik-i merkūmlara müte‘allika âmme-i da‘vâdan şerîkân-ı mezbûrânın zimmetlerini kabûllerini hâvî ibrâ ve iskāt ettikden sonra şerîkân-ı mezbûrân âlât-ı lâzıme-i merkūmeleri mârrü’z-zikr sene-i sâbıkā Muharreminin dokuzuncu günü târihinde ol-mikdâr guruş bedel-i makbûz mukābelesinde bize ale’l-iştirâki’s-seviyy bâ-re’y-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ve teslîm ettiklerine binâen gedik-i mezkûrlara vaz‘-ı yed eylediğimizden müdde‘î-i mersûmun zabt ü tasarrufuna mümâna‘at ederiz deyü hâzırân-ı mezbûrân Süleyman Ağa ve Ömer Ağa tasdîkleriyle eyledikleri def‘lerini müdde‘î-i mersûm Nikola zimmî inkâr etmekle mezbûretân Nefîse Hatun ve Emine Hatun def‘-i mezkûrlarını her biri mahallerinden lede’t-tezkiye adl ve makbûlü’ş-şehâde idikleri ihbâr olunan Çakmakçılar civârında Dâyehatun mahallesi İmâmı es-Seyyid el-Hâc Süleyman Efendi b. es-Seyyid Hüseyin ve Tarakçı esnâfı yiğitbaşısı es-Seyyid Ahmed Ağa b. es-Seyyid Ali nâm [ki]mesneler şehâdetleriyle huzûr-ı hazret-i Fetvâ-penâhî’de bi’l-muvâcehe vech-i vecîh-i şer‘î üzere isbât etmeğin mûcebiyle müdde‘î-i mersûm Nikola zimmî da‘vâ-yı mezkûresiyle mezbûretân Nefîse Hatun ve Emine Hatun’a bî-vech-i şer‘î mu‘ârazadan ba‘de’l-men‘ âlât-ı gedik-i merkūmları mezbûretân Nefîse ve Emine hatunların kemâ-kân bâ-re’y-i mütevellî zabt ü tasarrufları iktizâ eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu] Fî 10 B sene [1]258