.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1257-1258 / M. 1841-1842)
cilt: 96, sayfa: 489
Hüküm no: 423
Orijinal metin no: [166-4]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hatice Hanım’ın ev hissesini ve bir cariyesini zapt ettiği iddiasıyla kocası Mustafa Ağa’ya açtığı davada haksız bulunduğu

Menzil nizâ‘ı

[Ma‘rûz]

Sâhibe-i arzuhâl mu‘arrefetü’z-zât Hatice Hatun bt. Abdullah Çarşamba günü huzûr-ı hazret-i Fetvâ-penâhî’de ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde hâlâ zevci olup zikri âtî vakıf menzil ve mülk-i câriyeye vaz‘-ı yedi mütehakkık olan derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism Bezzâzistânî el-Hâc Mustafa Ağa b. Abdullah muvâcehesinde zevcim mezbûr el-Hâc Mustafa Ağa bâ-irâde-i seniyye Hazîne-i Evkāf-ı Hümâyûn tarafından idâre olunan evkāfdan merhûme Dâye Hatun Vakfı müsakkafâtından bâ-temessük-i mütevellî bi’l-icâreteyn müstakıllen mutasarrıf olduğu İstanbul’da Mahmudpaşa Câmi‘-i şerîfi kurbünde Tarakçılar sûkunda vâkıfe-i merhûme-i merkūmenin ismiyle müsemmâ mahallesinde kâin ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb vakıf menzilin nısf hisse-i şâyi‘asını bin iki yüz kırk dört senesi şehri Rebî‘ülevvelinin yirmi dokuzuncu günü bana bâ-re’y-i mütevellî ferâğ ve tefvîz ben dahi tefevvüz ve kabûl edip nısf hisse-i şâyi‘a-i menzil-i mezkûra mutasarrıfe iken şehr-i sâbık yani Recebi’l-müreccebinin yirminci gününden berü zevcim mezbûr nısf hisse-i şâyi‘a-i mezkûreyi fuzûlî zabt ve vaz‘-ı yed ve âhardan üç bin altı yüz yirmi beş guruş semen-i medfû‘ ve makbûza nefsi’çün iştirâ ve kabz edip yedimde mâlım ve mülküm olan tahmînen dokuz yaşında Çerkesiyyetü’l-asl Melekzad nâm bir re’s câriyemi dahi târih-i merkūmdan berü kezâlik fuzûlî zabt ve vaz‘-ı yed etmekle bâ-re’y-i mütevellî nısf hisse-i şâyi‘a-i menzil-i mezkûr ile câriye-i mezkûreden keff-i yedine tenbîh olunmak matlûbumdur deyü da‘vâ ettikde <

    > zevci mezbûr dahi cevâbında ben ber-vech-i muharrer mutasarrıf olduğum menzil-i mezkûrun nısf hisse-i şâyi‘a-i mezkûresini zevcem müdde‘iye-i mezbûre Hatice Hatun’a bana ölünceye değin bakmak şartıyla târih-i merkūmda bâ-re’y-i mütevellî ferâğ ve tefvîz eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer tefevvüz ve kabûl edip lâkin şart-ı mezkûr ile olan ferâğın sahîh ve mu‘teber olmamağla nısf hisse-i şâyi‘a-i mezkûreyi bâ-re’y-i mütevellî bana redd ve ferâğa tenbîh olunmak murâdımdır deyü vakf-ı mezkûrun bi’l-meşrûta mütevellîsi Mehmed İzzet Efendi b. Hasan tarafından vekîl-i müsecceli Câbî-i vakf es-Seyyid Ahmed Kâmil Efendi b. Halil hâzır olduğu hâlde mârrü’z-zikr Recebi’l-mürecceb’in yirminci günü hâlâ Evkāf Müfettişi izzetlü fazîletlü es-Seyyid Mehmed Emin Âsaf Beyefendi huzûrunda zevcem mezbûreden inkârına mukārin da‘vâ ve ber-vech-i muharrer müdde‘âmı menzil-i mezkûru mahâllinde tahdîd ve irâe dahi eden beş nefer şühûd-ı mu‘addilûn şehâdetleriyle muvâcehesinde ber-nehc-i şer‘î isbât edip mûcebince nısf hisse-i mezkûreyi bana bâ-re’y-i mütevellî redd ü ferâğa zevcem mezbûreye [167] tenbîh birle yedime bir kıt‘a i‘lâm-ı şer‘î i‘tâ olunmağla ben dahi müdde‘iye-i mezbûrenin nısf hisse-i şâyi‘a-i mezkûreyi bana bâ-re’y-i mütevellî red <> ve ferâğından zabt ve ol-vechile bi-hakkın vaz‘-ı yed edip ve zevcem müdde‘iye-i mezbûre tarafından bi’l-vekâle câriye-i mezkûreyi âhardan ol-mikdâr guruşa benim için iştirâ ve kabz ve bana teslîm ve semen-i mezkûr üç bin altı yüz yirmi beş guruşu işbu sene-i mübâreke Muharremi’l-harâmının on beşinci günü menzil-i mezkûrda yedimden ahz u kabz ve vech-i muharrer üzere ikrâr dahi etmiş iken sonra câriye-i mezkûreyi fuzûlî zabt eylediğinden vekîl-i sâbitü’l-vekâlem gāib ani’l-meclis es-Seyyid Hafız Mehmed Emin Efendi b. el-Hâc Mahmud vekâletiyle yine sâlifü’l-beyân Recebi’l-mürecceb’in yirminci günü hâlâ İstanbul Bâb Mahkemesi Nâibi müderrisîn-i kirâmdan es-Seyyid Ahmed Efendi huzûrunda câriye-i mezkûreyi vâzı‘atü’l-yed olan zevcem mezbûreden câriye-i mezbûre hâzıra olduğu hâlde taleb ve da‘vâ eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer inkâr ettikde ben da‘vâ-yı mezkûremi sekiz nefer şühûd-ı mu‘addilûn şehâdetleriyle muvâcehesinde vech-i şer‘î üzere isbât edip mûcebiyle hüküm ve yedime diğer bir kıt‘a i‘lâm-ı şer‘î i‘tâ olunmağla câriye-i mezkûreyi dahi bi-hakkın ahz edip vaz‘-ı yed ederim deyü mazmûnları takrîr-i meşrûhuna mutâbık ve müfettiş ve nâib-i mûmâ-ileyhimânın hâtemleriyle mahtûm iki kıt‘a i‘lâm-ı şer‘î ibrâzıyla eylediği def‘lerini ve mazmûn-ı i‘lâm-ı mezkûrları zevcesi müdde‘iye-i mezbûre Hatice Hatun tâyi‘aten ve kat‘iyyen [kat‘iyyeten] ikrâr ü i‘tirâf etmeğin mûcebiyle da‘vâ-yı mezkûreleriyle zevci mezbûr el-Hâc Mustafa Ağa’ya bî-vech-i şer‘î mu‘ârazadan men‘ olunduğu İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu]

    Fî 9 Ş sene 1258