.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 46 Numaralı Sicil (H. 1096 - 1097 / M. 1685 - 1686)
cilt: 19, sayfa: 486
Hüküm no: 579
Orijinal metin no: [98a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hacı Şahin b. Abdullah’ın Yako v. Murdehay’da alacağı olduğu

Mahrûse-i Galata müzâfâtından Beşiktaş kasabasına tâbi‘ Ortaköy’de sâkin iken bundan akdem hâlik olan Yako v. Yahuda [v.] Murdehay nâm yahudinin verâseti zevce-i metrûkesi Simoyla bt. Yasef ile evlâd-ı sıgārı Yahuda ve Yasef ve Murdehay ve Radye ve Rine ve Arhondabula ve Meyram’[a] münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra mahmiye-i İstanbul’da Mahmud Paşa kurbunda sâkin işbu sâhibü’l-kitâb el-Hâc Şâhin b. Abdullah nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde hâlik-i mezbûrun terekesini kabz ve düyûnu müsbetesini edâya kıbel-i şer‘den mansûb vasîleri olmağla tereke-i kāsıra-i hâlik-i mezbûra vâzı‘ü’l-yed olan Rafayel v. David ile mezbûre Simoyla muvâcehelerinde da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip târih-i kitâbdan bir buçuk sene mukaddem yedimde olan iki deyn temessükü nâtık olduğu üzre hâlik-i mezbûr hâl-i hayâtında bin yüz esedî guruş ikrâz ve teslîm ve ma‘lûmü’l-hudûd helâlarımı? beş yüz iki buçuk guruşa bey‘ ve teslîm ol dahi iktirâz ve teslîm ve kabz eyledikden sonra meblağayn-i mezbûreyn cem‘an bin altı yüz iki buçuk guruşumu kable’l-edâ mezbûr Yako hâlik olmağın suâl olunup terekesinden alıverilmek matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûrân cevâblarında tereke-i kāsıra-i hâlik-i merkūma vaz‘-ı yedlerini ikrâr lâkin deyn-i mezkûru inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsına beyyine taleb olundukda Unkapanı’nda sâkin Sinyora cemâ‘atinden Yako v. Salamon ve Vâlide Han’ında sâkin Yasef v. Avraham nâm yahudiler meclis-i şer‘a hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Şâhin târih-i kitâbdan bir buçuk sene mukaddem hâlik-i merkūm Yako v. Yahuda v. Murdehay nâm yahudiye hâl-i hayâtında bin yüz esedî guruş ikrâz ve teslîm ve ma‘lûm aded hâlâlarımı? beş yüz iki buçuk guruşa bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve kabûl edip yedinde deyni mezbûru nâtık iki temessükü dahi vermişdi biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın deyni merkūmu hâlik-i mezbûrdan hayâtında küllen ve ba‘zan ahz u kabz veya hibe veya âhara havâle etmeyip ve’l-hâsıl tarîk-i şer‘den bir tarîkle zimmetini ibrâ etmediğine müdde‘î-i mezbûra yemîn teklîf olundukda hasbe’l-mes’ûl yemîn billâh etmeğin mûcebince ba‘de’l-hükm mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî selhi Şa‘bâni’l-mu‘azzam li sene seb‘a ve tis‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Ağa b. Mahmud, İbrahim Çelebi b. Ahmed, Süleyman Çelebi b. Ser-bölük, Mehmed b. İdris, Ebûbekir b. Ahmed.